BİR GAZETECİNİN KARISI PR'CI OLURSA NE OLUR?..İŞTE HÜRRİYET KELEBEK'TE DÖNEN TUHAF İLİŞKİLER!..

Yıllardır tartışılan bir konu; 'Gazetecinin karısı veya kocası halkla ilişkiler işi yapmalı mıdır yapmamalı mıdır?'. Burada yani ülkemizde halkla ilişkiler, PR (public relations) denince akla gelen ilk etkinlik alanı müşterinin haberlerini basında çıkartmaktır. Ne kadar sık ve büyük haber çıkartırabiliyorsanız müşteriniz o kadar memnun kalacaktır. Aslında yapılan tek iş basın tanıtımıdır ama meslek adı kartvizitlerde 'Halkla İlişkiler' diye geçer. Elbette Halkla İlişkiler'in üstatları, mesleği hakkını vererek yapanlar da vardır ama şu an konumuz onlar değil.

Dönem dönem bazı gazetecilerin adı usulsüz haber yapma iddialarına karışır. Salt gazete okuru bu durumu fark etmez-edemez ama gazeteciler bir yazının, içinde haber olduğu için mi yoksa sadece 'kıyak' için mi yazılmış sorusunun cevabını henüz başlık aşamasında çözer.
Son günlerde bu tip bir konuya Hürriyet Gazetesi'nin Kelebek ekinde yazan Kubilay Keskin'in de adı karışmış durumda. Anlatılanlar şöyle; Kubilay Keskin'in eşi Fatma Hanım PR işi yapmaktadır. Yani halkla ilişkiler. Birçok müşterisi vardır. Bu müşterilerle çıkartacağı haber sayısı üzerinden fiyat anlaşması yapar. İlk aylarda 2 bin ila 2 bin 500 TL arasında ödeme alırken ilerleyen aylarda fiyatı düşürür. Çünkü aynı köşede sık sık adı geçen firma şüphe uyandıracaktır.

Yani iddianın özeti; Fatma Hanım parayı alır ve eşinin Kubilay Gecelerde adlı sayfasında haber çıkartır. Bu iddiaların doğruluğu veya yanlışlığı ilerleyen günlerde çiftin bize yapacakları açıklamalarla netlik kazanacak şüphesiz. Ancak adı Fatma Hanım'ın 'müşteri' listesinde geçen bazı otel, golf tesisi, tekstil markaları ve restoranların Kubilay Keskin'in sayfasında sıklıkla yer aldığı da inkar edilemeyecek bir gerçek. Tatsız bir tesadüf müdür? Bilemeyeceğim.

Uzun zamandır konuşulan, tarafımdan demlenmeye alınmış bir konudur bu. Aklımın eremediği bir tarafı da bunca konuşulanı Kelebek ve Hürriyet yönetiminin nasıl duymamış olduğudur. Hepsi bir yana; Kelebek gibi güçlü bir mecrada, Keskin'in sayfası gibi suiistimale açık, üzerine dedikodu yapılmaya müsait bir alanda çalışıyorsanız özel ilişkilerinize de dikkat etmeniz gerekir. Bu dikkatin ilk ayağı eşinizin bu işi yapmıyor olması gerektiğinin bilincine varmanızdır.

Bizler 'halkla ilişkiler' işini sadece 'basın ilişkileri' mantığıyla yürütenlerden itinayla uzak durmaya özen gösteririz. Çünkü işimiz 'tanıtım' yapmak değil, 'haber' yapmaktır. Bu iki meslek doğası gereği birbirinden tamamen zıt duruşlar sergilemektedir. Hal böyleyken hayat arkadaşınızın bu işi yapması doğru değildir. Ben de diyorum ki gelin bu söylentiler üzerinden tartışmaya açalım konuyu. Bir gazetecinin eşi 'basında haber çıkartmak' mantığı üzerine kurulu bir iş yapmalı mıdır yapmamalı mıdır?

Tuğçe Tatari/Akşam