Berkin'in babası reklama kadar dayanabildi!
Berkin Elvan'ın babası Sami Elvan, CNNTürk'te Enver Aysever'in sorularını yanıtladı.
Berkin'in babası Sami Elvan CNN Türk'te Enver Aysever'in programına
katıldı. Sami Elvan Başbakan Erdoğan'a seslenerek Berkin'in
katilinin bulunmasını istedi. Baba Elvan ayrıca "Evimin önüne bir
ayakkabı kutusu istiyorum. Her gün Berkin evden çıkarken benden
harçlık alırdı. Berkin’in harçlığını her sabah o ayakkabı kutusuna
bırakacağım. O zaman belki Berkin’in katilini bulup getirirler"
diye konuştu.
Canlı yayıınlanan programda Sami Elvan oğlunun ölümüyle ilgili
ortaya atılan iddialara yanıt vererek başladı.
Sami Elvan, “Bizim 9 aydır orada, hastanede en alt kademesinden
tutundan da en üst kademeye kadar en ufak bir kuşkumuz yok. Berkin
ile birlikte onlar da mücadele ettiler. Ama maalesef çocuk çok
zayıfladı. Direnci azaldı. Beslenmedi, sadece mamayla besleniyordu.
Yoğun bakımda makinelerle yaşıyordu.” dedi.
Yayından önce doktor kontrolünden geçen Sami Elvan şunları
söyledi;
"SANKİ BİRİLERİ BERKİN'İ UZAYDAN VURMUŞ"
“Benim bildiğim sadece görgü tanıkları var. Polislerin kimisi
nerede görev yaptığımı bilmiyorum diyor. Kimisi biber gazı eğitimi
aldım ama orada kullanmadım. Üç maymunu oynuyorlar. Sanki Berkin’i
birileri uzaydan vurmuş. Her şey ortada ama ortada bir suçlu yok. 9
ay sonra çocuğumuzu sonsuzluğa uğurladık ama hala ortada bir suçlu
yok.”
“Vali’ye telefonla aradığında sitemde bulundum. Törenle ilgili
bilgi almak istedi. Sizin programınız nedir dedi. Ben de anlattık.
En ufak da ondan bir talebim olmadı. Başka bir Berkin vakası
yaşanmasın, aile olarak bunu istiyoruz dedim. Sonradan çıkmış
olaylar. Yeni haber aldık.”
"O BAŞBAKAN'A SESLENİYORUM"
“Eğer biz de bu ülkenin vatandaşıysak, bu bayrak altında
yaşıyorsak, ben de bu devlete vergi veriyorsam, Berkin ekmek almaya
gitti. O Başbakana sesleniyorum. İstese benim çocuğumun katilini 1
saat içinde getirir. Emri o verdi. Zaten polisler emir kulu. Benim
polisim destan yazdı dedi. Emri verdi. O 7 kişinin de durumu öyle.
Mısır’da ölenler için diledi ama bizim için baş sağlığı dilemedi.
Demek ki biz bu ülkenin vatandaşı değilmişiz. Berkin’in fenalaştığı
güne kadar bizi devletin en alt kademesinden en üst kademesine
kadar bizi kimsenin aramadığını biliyorum. Hükümet tarafından en
ufak bir telefon dahi almadım. Günlük ya da saatlik haberlerini
hastaneden alıyorlardı. Benden daha iyi biliyorlardı. Neden
alıyorlardı onu bilemiyorum. Bugün başbakanımız ağzını açtığında
dinden bahsediyor. Eğer ki vicdanı varsa benim çocuğumu öldüreni
ortaya çıkarsın. Ben çıkaracağına inanmak istiyorum.”
DURUMUM İYİ DEĞİL
“Berkin 2 yaşında geldi o mahalleye ve 14 yaşına kadar yaşadı.
Benim o zamanki evim birinci kattaydı. Ne bir hırsızlık ne bir şey,
en ufak bir sorun yaşamadım. Bilmiyorum niçin benim çocuğumu
vurdular. 14 yaşında bir çocuğun siyasi düşüncesi olamaz. Nereye
çekersen götürür. Bütün çocuklar dışarıdaydı. Ben demiyorum ki
çocuğum Taksim’e gitmemiştir. Eğer oradaki insanlar suçluysa, eğer
ekmek almaya gitmek suçsa benim çocuğum suçludur. Eşim, akrabalarım
şu an komalık durumda. Benim de şekerim yükseldi. Durumum iyi
değil.”
“Berkin çok sıcakkanlı, zeki bir çocuktu. Son zamanlarında biraz
okulu aksatmıştı onu biliyorum ama ergenliğe girişine bağlıyorum.
Öğretmenleri her gün yanıma gelip benimle birlikte aynı duyguları
paylaşıp ağlamaktan kendilerini alamıyorlardı.“
BERKİN HERKESİN ÇOCUĞU
“Daha önceden Denizler, İbrahimler, Mahirler yaşadı bu ülkede.
Berkin de onlar gibi, Berkin artık herkesin çocuğu. Dün metrobüs
duraklarında insanlar Berkin’in resimlerini gördüler. İnsanların
nasıl çığlık attıklarını, kendilerini yerlere attıklarını gördüm.
Kimsenin artık sokakta can güvenliği yok. Cenaze çok kalabalıktı.
Milletvekilleri, sanatçılar… Her kesimden insanlar vardı.
Sendikalar oradaydı. TÜSİAD açıklama yayınlamış, Güler Sabancı
konuşmuş. Bunlar önemli şeyler.”
“Ben bundan sonra adalet için mücadele edeceğim. Şu an o kadar
doluyum ki. Nerede ne gibi bir eylem yapılıyorsa, nereye
başvuruluyorsa onu yapacağım. Zaten bitirmişler beni. Zaten beni
öksüz bıraktılar. Benim evimin önüne bir ayakkabı kutusu istiyorum.
Her gün Berkin evden çıkarken benden harçlık alırdı. Berkin’in
harçlığını her sabah o ayakkabı kutusuna bırakacağım. O zaman belki
Berkin’in katilini bulup getirirler.”
“Berkin herkesin evladı. Herkes üstüne düşeni yapmalı. Benim
toplumdan tek istediğim bunları yapanların yargılanması. Gündemde
tutulması. Başka bir istediğim yok.”
“O ÇOCUĞUNU İFADEYE VERMEYE BİLE GÖNDERMEDİ”
“İşin gerçeği şu saatten sonra Başbakan beni ne kadar teselli
edebilir bilmiyorum. Bugün kendisini benim yerime koysun. Ona göre
yapılması gerekeni yapsın. Ben şu an niçin buradayım, çocuğumu
bugün son yolculuğuna uğurladım ve o orada üşüyor. O çocuğunu ifade
vermeye bile göndermedi. Benim çocuğum en azından hırsızlıkla
suçlanmadı. Onurlu gitti. O yüzden de halk yanındaydı.”
ÇOCUKLARIM KÖTÜ DURUMDALAR
“Çocuklarımın hepsi çok kötü durumdalar. Evde doktorlar var şu an.
Bugün eşimin akrabalarından ikisini hastaneye kaldırmışlar. Eğer ki
Berkin’imiz yaşasaydı adı Berkin Ethem Elvan olacaktı. Berkin’le
ilgili doktorlarımız konusunda en ufak bir sıkıntı yok. Onların da
yeri geldiğinde bizimle birlikte ağladığını biliyorum.”
Sami Elvan'ın bu sözlerinden sonra canlı yayına reklam arası
verildi ancak baba Elvan canlı yayına dönmedi. Konuyla ilgili
twitter'dan bir açıklama yapan Enver Aysever "Sami Elvan'ın sağlık
durumu şu an kontrol altında Bilginize. Bir baba evladını
toprağa verince ne kadar iyiyse o kadar iyi!" bilgisini paylaştı.