"BENİM BABAM DA WİKİLEAKS'IN YÖNETMENİ GİBİ KAHRAMANDI!"
Öldürülen gazetecinin kızı Gaye, “Benim babam da Wikileaks'in yönetmeni gibi kahramandı” diyor.
Balıkesir’de Güney Marmara’da Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Cihan Hayırsevener’in kızı Gaye hukuk mücadelesi başlattı. Gaye, “Benim babam da Wikileaks’in yönetmeni gibi kahramandı” diyor.
Balıkesir’in Bandırma ilçesinde yayımlanan ‘Güney Marmara’da Yaşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni’ydi Cihan Hayırsevener. 29 yıllık gazeteciydi. 1999’da adım attığı Bandırma’da kurduğu Yaşam Gazetesi’nde mesleğini sürdürüyordu. Geçtiğimiz yıl aralık ayında işinden evine dönerken sokak ortasında kurşun yağmuruna tutuldu. Kendisini kimin vurduğunu soran meslektaşına “Biliyorum” dedi, ama katilinin adını söylemeye zamanı yetmedi.
Hayırsevener’in söyleyemediği katili Serkan Erakkuş polis tarafından yakalandıktan sonra tutuklanarak cezaevine gönderildi. Hayırsevener’in, cinayetten ikibuçuk ay önce yapılan büyük operasyonda ‘ihaleye fesat karıştırmak’ suçlamasıyla tutuklanan rakip gazete İlkhaber’in kurucusu İhsan Kuruoğlu ile ilgili yaptığı haberler ve araştırmalar sonucu öldürüldüğü öne sürüldü. Hayırsevener’in ölümünün ardından kendisi de gazeteci olan kızı Gaye Hayırsevener Clifford ise hukuk mücadelesi başlattı.
Babasının haksızlığa tahamülü olmayan, cesur ve inatçı bir kişi olduğunu belirten Gaye, “Öldürülmesinin sebebi işini yapmasıydı, gazetecilik yapmasıydı, gerçekleri yazmasıydı. Amerikan Ordusu’nun Afganistan’daki skandal belgelerini yayınlayan ve dünya gündemine damgasını vuran Wikileaks diye bir site var. Babamı o sitenin Genel Yayın Yönetmeni Julian Assange’e benzetiyorum. Benim babam da onun gibi bir kahramandı” diye konuştu.
Yılmadı savaştı
Babasının aslında İstanbullu olduğunu ve kısa bir süreliğine gittiği Balıkesir’e aşık olarak kalma kararı aldığını belirten Gaye Hayırsevener, “Balıkesir’i o kadar çok sevmişti ki kentte dönen oyunları, çeteleri, yolsuzlukları hazmedemiyordu. Hayatını bunlarla savaşmaya adamıştı. ‘Bu kentin çetelerden kurtulması lazım. Herkesin elini taşın altına sokması lazım’ diyordu. Tehditler alıyordu ama korkmadan yılmadan kötülerle savaşıyordu. Çevresindeki arkadaşları ona ‘Boşuna uğraşıyorsun. Bu çetelerin önüne tek başına geçemezsin’ diyormuş. Onları mahkum ettirdi ama bunu da canı ile ödedi” şeklinde konuştu.
