13 Tem 2008 12:26 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:09

"BENİ KAYBEDENLER DÜŞÜNSÜN!"..AYŞE ARMAN,'KALBİ KIRIKLARIN OYA ABLA'SINI DİNLEDİ!..

Ayrılığın ilk yılı Oya Germen kendini kötü hissettiğini söylüyor ama şimdi köprünün altından çok sular geçmiş ve bu meseleyi kafasında halletmiş...

Neco ile 31 yıllık evliliğinden sonra dimdik ayakta duran Oya Germen:BENİ KAYBEDENLER DÜŞÜNSÜN!


Düşünün 31 yıllık, kıyısından köşesinden açık vermemiş bir evlilik var ortada. Ve bir gün koca, herkesi şaşırtan bir şekilde "Ben gidiyorum" diyor ve bir başka kadınla birlikte oluyor. Haliyle büyük tantana kopuyor. Ben bu öykünün erkek tarafıyla, Neco ile röportaj yaptım, o yeni bir hayatı tercih ettiğini anlattı, sonra kızı Ayşe Özyılmazel´le konuştum, ondan da baba-kızın küsme ve barışma hikayelerini dinledim.

Sonra Neco evlendi ve şimdi de yeniden baba olmaya hazırlanıyor. 31 yıllık eski eş Oya Germen´le konuşmak ancak şimdi nasip oldu. Bu çağın ilişkilerine bir örnek aslında bütün bu yaşananlar. Ailelerin bölünmesi, yeni ailelerin oluşması, çocukların iki aileyle büyümesi. Ve biliyor musunuz herkes kendi açısından haklı. Ayrılığın ilk yılı Oya Germen kendini kötü hissettiğini söylüyor ama şimdi köprünün altından çok sular geçmiş ve bu meseleyi kafasında halletmiş.../_np/0336/5970336.jpg

Bir zamanlar normal bir aileydiniz, gül gibi iki kız, prezantabl bir koca... Nasıl bir hayattı?

-Gayet güzeldi. Çocuklarıyla uyum içinde yaşayan, birbirini seven son derece mazbut insanlardık. Karı koca, ikimiz de ev hayatını çok severdik. Başımıza gelenlere inanamıyorum.

İlk 10 yıl iyiydi de sonra mı tekledi...

-Ben kendi adıma hiçbir zaman teklemedim.

Onu hep sevdiniz mi?

-Benim için önemli olan sevgi, şefkat, ilgi. Neco´da hepsi vardı.

Hiç mi aksayan bir şey yoktu?

-Aksayan derken...

Bir bakıyorsunuz adam gitmiş. İyi de niye gitmiş bu adam? Gideceğini hiç mi hissetmediniz?

-Hayır hissetmedim. Bu şehirde yaşamak istemiyordu. Problemi oydu. Başka da problemi yoktu.

Sizinle ilgili bir sorun yoktu yani...

-Valla kadın olarak kendime baktığımda, her zaman kendisini yenileyen, hep bir şeyler yapmaya çalışan, neşeli, güler yüzlü, fedakar bir kadın görüyorum. Ama artık anladım, bunlar yetmiyormuş, erkekler değişiklik seviyormuş. Problem benden kaynaklanmadı yani...

Yanlış anlamayın sakın, kimse sizde kusur aramıyor ki...

-Arasınlar canım. Beni kaybedenler düşünsün. Ben sahip olduğum donanımla bir erkeğin yaşam kalitesini yükselten bir kadınım, özel bir kadınım. Neco artık duruldu, her şeye daha farklı bakıyor, daha olgun, birlikte yaşlanırız diye düşündüğüm bir dönemde başıma bunlar geldi... /_np/0337/5970337.jpg

Yani kendinizi en güvende hissettiğiniz dönemde...

-Evet ya. Birlikte Bodrum´da arsa arıyorduk. Üç aile ev yapacaktık, hayatımızı yavaş yavaş Bodrum´a kaydıracaktık, İstanbul´da da küçük bir ev muhafaza edip, bundan böyle orada yaşayacaktık.

Ben sizin İstanbul´dan hiç kopmak istemediğinizi, kokteylleri, davetleri bırakmaya niyetli olmadığınızı duymuştum...

-Ne alakası var. Tam tersi. Beni en çok benim hakkımdaki yorumlar hayrete düşürüyor. Çünkü hiçbiri gerçek beni yansıtmıyor. Ben orada burada gezmeye, tozmaya meraklı bir insan değilim, hiç olmadım. O kadar yanlış tanıtıldım ki. Bakın, ben iki senedir Neco´dan ayrıyım, ekonomik özgürlüğü olan bir kadınım, evet geniş bir muhitim de var ama beni hiç dı