26 Oca 2008 07:21 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 12:54

"BEN O KANALDA ÇOK FAZLA ÇİRKİN ADAM GÖRMEYE TAHAMMÜL EDEBİLMEK İÇİN PROGRAMLARI SARHOŞ KAFAYLA İZLİYORUM!." SERDAR TURGUT HANGİ KANALI SARHOŞ OLMADAN İZLEYEMİYOR?....

Bazılarına göre ben böyle bir kanalı sarhoş seyrederek günah işliyormuşum. Ben de evimde böyle bir kanalın yayına sokulmasını ahlaka aykırı olarak görüyorum. Eğer reyting ölçümü de yapılırsa bu kanalın reytingi sıfır olmayacaktır.

Batı´nın ahlaksızlıkta yelpazesi hayli geniştir. Önemli olan arayıp bulmayı bilmektir. Ben hayatının önemli bölümünü Batı´nın bana uyan ahlaksızlıklarını arayıp bulmaya adamış bir insan olarak, bu konuda otorite sayılabilirim. İstediği takdirde Başbakan´a danışmanlık bile yapabilirim

Başbakan´ın "Batı´nın ilmini, sanatını almadan maalesef değerlerimize ters düşen ahlaksızlıklarını aldık" diye konuşmasını okuyunca çok üzüldüm, çok da kırıldım.

Çünkü yakınen biliyorum ki; Batı´nın hem ilmini hem de ahlaksızlığını aynı anda almak mümkündür.

Örneğin; ben sabah Kant okuyup dışarıya dolaşmaya çıkıp değerlerimize ters düşen şekilde davranabilirim. Sonra da eve dönüp Hegel okumaya hiç sektirmeden devam edebilirim. Tüm bu süreci müthiş bir iç huzuru içinde yaşarım. Sürecin ahlaksızlık bölümü, mutlu olduğum anlardır. Çünkü normal bir insanın Kant ya da Hegel okurken fazla mutluluk duyabilmesi de mümkün değildir.

Ayrıca mademki Batı´dan böyle bir şikayet de var, o zaman şikayetçilerin Batı´dan değerlerimize ters düşmeyen uyumlu ahlaksızlıkları alıp almadığını da sormak gerekiyor.

Çünkü Batı´nın ahlaksızlık konusunda yelpazesi hayli geniştir. Her kesimden insanı tatmin edecek mutlaka bir çeşit ahlaksızlığı vardır. Önemli olan arayıp bulmayı bilmektir.

Ben hayatının önemli bölümünü Batı´nın bana uyan ahlaksızlıklarını arayıp bulmaya adamış bir insan olarak, bu konuda otorite sayılabilirim. İstediği takdirde Başbakan´a danışmanlık bile yapabilirim.

Ben vodka martini yudumlarken ahlaklı davranmakta olduğumu düşünürüm. Keza iyi bir şarap bulup içmek de ahlaklı bir davranıştır. Buna `Mutluluk ahlakı´ denir. `Hayatta eudaimonizm diye bir şey yoktur´ diyenin de -Başbakan bile olsa- alnını karışlarım. Sokrat, Platon, Aristo gibi antik çağ düşünürleri `İnsanoğlu mutlu olmak için ne yapmalı?´ sorusuna cevap aramış ve bunu ahlak kavramına bağlantılı formüle etmişlerdir.

Madem ahlak meselelerine girmek istiyor, Başbakan´a da bunu denemesini tavsiye ediyorum. Zevkli olacağına eminim.

Eğer Başbakan bizleri rahatsız etmekten mutluluk duyuyorsa yandık. O zaman hem mutlu hem de ahlaklı olurken bizi de harcayabilecek demektir.

Eğer "Antik çağ felsefesi ile uğraşacak vaktim yok" diyorsa, Başbakan´a Francis Bacon´u tavsiye ediyorum. Bunu okursa, "Batı´dan ahlaksızlık aldık" diye konuşmadan önce mutlaka bir ya da iki kez düşünürdü.

Bacon´un dedikleri Başbakan dahil tüm AKP yönetimini şoke edecektir ama o dinsel inançlar ve buyruklar olmadan da ahlaka ulaşılabileceğini söylemektedir.

Batı´dan ahlaksızlık dışında almış olduğum bilimsel terbiyeden dolayı, içinde yazılanlar bana tatsız gelse de bir kitabı baştan sona okumayı öğrenmiş durumdayım. AKP´lilere Batı´ya ait bu bilimsel terbiyeyi öğrenip uygulamalarını acilen tavsiye ediyorum.

`Biraz daha fazla Batılı düşünürü okuyup sindirmiş olsalardı, Türkiye bu halde olmazdı´ diye de düşünüyorum.

Ben derim ki; AKP Batı´dan fazla ahlaksızlık alındığından büyük endişe duymasın.

Ahlaksızlık diye anladıkları şeyin iletişim araçları ile yaygınlaştırıldığını düşünüyorlar ise son yaşanan güzel gelişmeden umarım haberdardırlar. DIGITURK´ün 109´uncu kanalından Suudi televizyonu yayınlanmaya başladı. Bu, ahlaksızlıktan başı dönmüş gibi algılanan Türk milletini terbiye edemeyecekse neyin terbiye edebileceğini de bilemiyorum. O televizyon gördüğü