10 Ağu 2008 11:19 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:10

"BEN NEDEN NTV VE CNNTÜRK'TE ÇALIŞAMIYORUM...' EKRANLARIN TEK KADIN SPİKERİNDEN İLGİNÇ SORU!..

Arzu Erdoğral...Türkiye´nin tek "türbanlı" haber spikeri...1977´de İstanbul´da dünyaya gelmiş. Küçük yaşlarda hangi mesleği seçeceği belli olmuş.Çünkü TV´de en çok ilgilendiği program haber bültenleriymiş.Türbanlı spiker Vatan'a konuştu.


Son dönemlerde alevlenen türban tartışması konusunda türbanın simge olduğu için kurban edildiğini söyleyen Erdoğral, Atatürk´le ilgiliyse ilkeleriyle değil malzeme yapılmasıyla ilgili sorunu olduğunu belirtiyor ve ekliyor: "Türkiye´de gerçekten laiklik olsaydı inanacağım en büyük sistem laiklik olurdu."


Arzu Erdoğral... Türkiye´nin tek "türbanlı" haber spikeri... 1977´de İstanbul´da dünyaya gelmiş. Küçük yaşlarda hangi mesleği seçeceği belli olmuş. Çünkü TV´de en çok ilgilendiği program haber bültenleriymiş. Zaten Şehremini Lisesi´ni bitirir bitirmez, soluğu o zamanların ilk spikerlik kursunda almış. Tecrübeli isimlerden dersler almış. Mezun olduktan sonra da, hocası Gülgün Feyman, henüz 17´sindeki Erdoğral´ı Kral TV´de stajyer olarak işe sokmuş. Bir süre İnterstar kanalında muhabirlik yaptıktan sonra, Radyo Fener´de haber spikerliği yapmış. Ve ardından TV8´de ana haber bültenleri sunmaya başlamış. Ta ki hayatının dönüm noktası olarak gördüğü "büyük dönüşün" gerçekleştiği ana dek... Yedi sene önce, başını örtme kararı aldığı günden beri büyük zorluklara göğüs germek durumunda kalmış. Kendi deyimi ile iki tarafa da yaranamamış. "Arada kalmışlık" duygusuna esir düşmekten alamamış kendisini.


TV spikerliği maceranız nasıl başladı?
1997 senesi... 28 Şubat süreci günleriydi. O dönemlerde "kesintisiz temel eğitim" tartışmaları yaşanıyordu. Bir yandan da "imam hatip liseleri" eylemleri devam ediyordu. 1997´de TV8 açılınca, ana haber spikeri olarak işe başladım. Başlangıçta eylemleri izleyip, haberlerini de yapıyordum. Hatta Sultanbeyli´deki bir eylemi görüntülerken olay yerinde yaralandım. Daha sonra oyunculuk deneyimim oldu bazı dizilerde. Ama habercilik ağır bastı.


Kapanmaya karar vermeniz nasıl oldu?
Ailemin bir dönüşü oldu. Ben çok açık giyinen bir insanken, insanlara ön yargılı bakıyordum. "Onlar aşık olamaz, eğlenemez" diye düşünüyordum. Farklı düşündüğüm, ateizme kaydığım zamanlar da oldu. Ve bu dönemden sonra, "bir dönüş" oldu.


Başınızı kapama kararı almanızı tetikleyen sebep neydi?
Ailem, her aile gibi normal yaşıyorken, ağabeyimin eşi namaz kılmaya başladı. Ben ilk önce çok ürktüm, "değişecekler" diye düşündüm, ama zamanla gördüm ki değişmediler, hatta daha da iyi oldular. Onların değişmediklerini görünce, ben de etkilendim. Kur-an´ı Kerim´i gördükten sonra incelemek istedim ve çok etkilendim.


Türban simge olduğu için kurban oluyorsun

Neydi sizi etkileyen?
Sanki birçok cümlede beni anlatıyordu. "İnsanlar vardır, başlarına bir bela gelince, `Allah´ım hiçbir şey istemiyorum, yeter ki şu beladan kurtulayım´ der, sonra da eski yaşantılarına geri dönerler. Bu cümle sanki beni tarif ediyor gibiydi. Örtünmeyi tercih ettiğimde, 23 yaşındaydım. Ne için yaşadığımı sorgulamaya başladım. Amaç neydi? Başımı kapama kararı aldığımda, TV8´deki haber spikerliğinden yeni ayrılmıştım.


Bu kararın kariyerinizi nasıl etkileyeceğini düşündünüz mü?
Çok düşündüm. Toplumda hep bir önyargı var. Türbanı taktığın zaman sen sanki her şeyini kaybetmiş gibisin... Başımı örttükten sonra, ilk hafta evimden karşı caddeye bile geçemedim. İnsanlar benim tarikata girdiğimi, delirdiğimi düşündü.


Ailenizin bu kararınıza tepkisi ne oldu?