Bekir Bozdağ'a Adalet Bakanı iken rüşvet verdim! Gizli tanık ifadesi ortaya çıktı…
İsmail Saymaz, Ayhan Bora Kaplan soruşturmasında gizli tanık olan Serdar Sertçelik'in "Bekir Bozdağ'a rüşvet verdik, dosyamızı kaldırdı" iddiasını köşesine taşıdı.
Ayhan Bora Kaplan soruşturmasının gizli tanığı ile soruşturmayı yürüten polisler hakkında açılan davada eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ hakkında da bir iddia gündeme geldi. Gizli tanık Serdar Sertçelik'in, dosyasının bozulması için dönemin Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a para verdiğine dair telefon konuşmaları iddianameye eklendi.
Konuyu köşesine aktaran İsmail Saymaz, iddiaların araştırılmadan davaya eklenmesini eleştirdi, "İddialar doğruysa niçin araştırılmıyor? İftiraysa neden iddianameye konarak, Bozdağ’a kara çalınıyor?" diye yazdı.
İsmail Saymaz'ın yazısının ilgili bölümü şöyle:
"Ayhan Bora Kaplan’ı soruşturan altı polis ile gizli tanık Serdar Sertçelik ve Sertçelik’in kaçmasına yardım eden 12 kişiye Ankara 13. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı.
İddianamede Sertçelik ile eski Ankara Emniyeti Organize Suçlarla Şube Müdür Yardımcısı Şevket Demircan’ın yedi ayrı telefon görüşmesinin dökümüne yer verildi.
Sertçelik, 26 Nisan 2024 tarihli görüşmede, eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’ın adını geçiriyor. Bozdağ’la bağlantılı bir hukuk bürosuna avukatı İ.Y. aracılığıyla 400 bin Euro ödediğini ve davasının bozulduğunu ileri sürüyor.
Sertçelik, şu iddialarda bulunuyor:
‘İ. abi ben firarken, eve geldi. Bozdağ’ı aradı. O zaman Bozdağ, Adalet Bakanı. Bozdağ’ın hukuk bürosu var, dışardan iş hallettirdiği… Bozdağ, meclise çağırdı İ. abiyi. ‘Grup toplantısına gidiyoruz, gel görüşelim’ diye. İ. abi gitti, konuştu. O zaman 400 bin Euro verdim Bozdağ’ın hukuk bürosuna. Dosyamı bozdular.’
Bir diğer kayıtta Sertçelik ve Demircan arasında şu diyaloglar yaşanıyor:
Sertçelik: Müdürüm takipsizlik değil, yeniden yargılama aldık. 30 ay kapalıda (cezaevi) yatacaktım normalde. Beş ay sonra tahliye oldum.
Demircan: İsim ver bakayım, not alıyım. Söylemem lazım.
Sertçelik: İ.Y., Bozdağ’la yanımda konuştu megafondan. Sonra meclise gitti, görüştüler. 400 bin Euro istediler, verdim. Sonra yakalandım. Zaten yakalanmasam olmuyordu. Cezaevine girdim, beşinci ayda tahliye oldum.’
İddianamede, iddialar araştırılmamış.
İftira olup olmadığı üzerinde durulmamış.
Bir gizli tanığın eski Adalet Bakanı Bozdağ hakkındaki şüphe götürür suçlamaları süzgeçten geçirilmeden iddianameye konmuş.
Savcının yapmadığını ben yaptım.
Eski Adalet Bakanı’nın çevresine ulaştım ve iddiaları sordum.
Bozdağ’ın yakınları iftira atıldığını söylüyor.
Bozdağ’ın İ.Y. adlı bir avukatı tanımadığını, hukuk bürosunun bulunmadığını, Sertçelik’le doğrudan ya da dolaylı bir temasının olmadığını vurguluyorlar. Bozdağ’ın gizli tanığa iftira suçundan dava açacağını ifade ediyorlar.
Sertçelik’in iddialarının doğru olduğunu savunmuyorum. Fakat iddianameye konduğuna göre gereği yapılmalı diye düşünüyorum.
İddialar doğruysa niçin araştırılmıyor?
İftiraysa neden iddianameye konarak, Bozdağ’a kara çalınıyor? Eski Adalet Bakanı’nın itibarını zedelemekten çekinmeyen yargı, sıradan vatandaşın haysiyetini hiç umursar mı?
Bu da Bozdağ’a, eski ve yeni Adalet Bakanlarına ders olsun..."