BEHZAT Ç. GAZETECİLERİ UTANDIRDI!
Anlı şanlı köşe yazarlarımızın değinmediği “Doktora Şiddet” meselesini hakkıyla ele alan dizi “Behzat Ç.” oldu
Behzat Ç. gazetecileri utandırdı!
“Muhteşem Yüzyıl”ın (Show TV) Kanuni’si o tarihe geçen “Olmaya devlet cihanda bir nefes sıhhat gibi” sözünü şu ana kadar söyledi mi dizide? Bunu kaçırdım! Ama kaçırmadığım bir şey var ki, kim söylemiş olursa olsun, bu söz çok doğru . Yaklaşık beş günlük yatay hayat gösterdi ki, sağlık her şey. Ve yine aynı yatay hayatın gösterdiği bir şey var ki, yokluğumuzda okurumuz telaş etmiş.
Arayıp soranlara ve şu gazetede işimi neşeyle yapmamın nedeni olan sevgili ağabeyim Rıfat Ababay’a özellikle teşekkür ederim. Döndük. Şükür diyelim. Ah keşke bir de “Behzat Ç.” isimli dizide bin yılın Akbaba’nın gerçek isminin İsmet olduğunu öğrenmeseydim iyi olacaktı. Ne bileyim, Akbaba’dan bir anda İsmet’e dönüşüm bir tuhaf iz bıraktı dimağımda. Neyse.
O değil de bizim siyaset ve gündelik yazan anlı şanlı köşe yazarlarımızın ucundan bile değmediği “Doktora Şiddet” meselesini yine hakkıyla ele alan dizi “Behzat Ç.” oldu. Toplumda meselelerin tartışılması halini dizilere bırakan meslektaşlar düşünsün konumlarını artık. Bugün şiddetten, dizi süresi uzunluğuna kadar birkaç alanda can sıkan her meseleyi dizi senaristleri gündeme getiriyor. Gazeteciler de bakıp, “helal vallahi” diyerek ayıplarını cilalıyorlar. İyi ki diziler var demeyip de ne diyelim o zaman? Belki şunu söyleyelim bazı meslektaşlara; “Sen niye varsın onu anlamadım ben!”..
Mesut YAR / POSTA