'BEHZAT Ç. DERHAL KENDİNE GELMELİ NAMAZA BAŞLAYIP HACCA GİTMELİ!"
"Dizilerdeki her polis, evli, üç çocuk babası, namazında niyazında olmalı ve zinhar küfretmemeli."
Behzat Ç. kendine gel!
Alkolizme mütemayil, amirleriyle ve otoriteyle ilişkileri
sorunlu, standart kural ve prosedürlerin dışına çıkan, kadınlarla
gel-gitli bir ilişkisi olan, zamanında bir travma yaşamış ve
bununla yüzleşememiş polis ya da dedektif tiplemesi edebiyat,
sinema ve televizyonda çok yaygın. Bunlar da genel olarak iyi
kurgulanmışlar ve kötü kurgulanmışlar olarak ikiye ayrılır.
Fena da olmazlar çoğu zaman. Sadece polisiye muammayı değil, o
muammayı çözmek peşinde koşanın zihnindeki muammaları da takip
etmek imkânı sunar. Tarihi neredeyse polisiyenin tarihi kadar eski
olan bu polis/dedektif karakteri memleketimizde yasaklanmak
üzeredir. İşte RTÜK’ün buyruğu:
“Rol model olan Behzat Ç. ile cinayet büro elemanları, Savcı Esra,
Behzat’ın ağabeyi ve başka karakterlerin de hemen her yaşam
kesitinde, barda, meyhanede, evde, apartmanda, sokakta,
üzüntülüyken, sevinçliyken, hatta bazen görevleri sırasında bile
alkol aldıkları ve küfürlü konuştukları” belirlendi. RTÜK,
“senaryoya katkı sağlamayacak bu görüntülerin, kanıksanacağına
dikkat çekti.”
Böyle buyuran RTÜK, bir de diziye 273 bin lira ceza
kesiverdi.
Daha önce Tekirdağ MHP Milletvekili Bülent Belen, Behzat Ç.’yi
Meclis’e taşımış ve dizideki ‘alkol kullanımı, evlilik dışı
ilişkiler, Türk aile yapısı ve devleti temsil eden görevlilere
yakışmayan davranışlar hakkında hangi tedbirlere başvurulduğunu’
sormuştu.
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise bu soru üzerine dizinin
‘dikkatle takip edildiğini’ söylemişti. İşte o dikkatli izlemenin
neticesi bu ağır para cezasıyla gelmiş oldu.
Yine daha önce bir polis memurunun bir savcıyla nikâhsız
beraberliğine memleket olarak kafa takılmış ve çift biraz da bu
baskıdan olsa gerek evlenivermişti.
RTÜK’ün, boş zamanı çok olduğu anlaşılan milletvekillerinin ve
Bülent Arınç’ın tam saha baskısı bu şekilde devam ederse Behzat Ç.
içkiyi ve küfretmeyi de bırakacak gibi görünüyor. Oldu olacak
tövbekâr olup hacca gitse ve hacı Behzat Ç. olarak suç dünyasının
üzerine mübarek bir kâbus gibi çökse de fena olmayabilir.
Memleket olarak bu kurgu karakterin peşini o kadar kolay
bırakmamalıyız. Bayramda büyüklerinin elini öpmezse de ceza
gelmeli. Hatta bir süre sonra, yani dizi birkaç sene daha devam
ederse Behzat Ç. ve eşinin geleceği hakkında da RTÜK, Arınç vs. söz
sahibi olmalıdır.
Mesela bu taze evliler derhal çocuk yapmalıdır. Yapılmazsa
ceza.
Para çarçur edilmemeli, biriktirilip TOKİ’den ev alınmalıdır.
Alınmazsa ceza.
Siyasi meselelere zaten asla girilmemeli, suçlular edebiyle
yakalanmalı, gömlekler ütülü, tırnaklar temiz, ayakkabılar cilalı
olmalıdır.
Zamanla bütün senaristler de RTÜK memurları arasından tayin edilmelidir. Son verdiği kararda RTÜK hangi görüntülerin ‘senaryoya katkı sağlayacağını’ hangilerinin sağlamayacağını tespit etmiş bulunmaktadır. Bu uzmanlık ve yetenek sadece ceza kesmek için kullanılmamalı, RTÜK dizi de çekmelidir.
Dizilerdeki her polis, evli, üç çocuk babası, namazında
niyazında olmalı ve zinhar küfretmemeli. RTÜK’ün bu haklı uyarı ve
cezasından sonra geç de olsa ben de uyandım ve iyi bir muhbir
vatandaş olarak dizileri bu gözle izleyecek ve gerekli makamlara
gerektiği zamanda vaziyeti bildireceğim. Herkese tavsiye ederim. Bu
kutsal görev sadece MHP Tekirdağ Milletvekili’ne, Bülent Arınç’a ya
da RTÜK uzmanlarına bırakılmayacak kadar önemlidir.
Özgür MUMCU / RADİKAL