BEHLÜL İLE BİHTER İTALYANCA KONUŞACAK! PEKİ AMA NASIL?

Berlusconi’nin kanalında İtalyanca Bihter ve Behlül!

Aşk-ı Memnu furyası bizde bitmiş olabilir.

Ama dünyada yeni başlıyor! “Nasıl yani?” demeyin, olan oldu bile.
“Aşk-ı Memnu”nun senaryo haklarını yurtdışında temsil eden Türk menşeili şirket Global Agency, en sonunda meşhur dizimizi İtalya’ya sızdırmayı başarmış.
Ama hayır, dizinin orijinali gösterilmeyecek İtalya’da.
Sadece senaryosu satıldığı için İtalya’nın ünlü oyuncuları canlandıracak Behlül’ü, Bihter’i, Adnan Bey’i ve Firdevs’i...
Global Agency’nin sahibi İzzet Pinto, “Bu Türkiye için bir ilk” diyor.
“Dizilerin senaryo hakkını satabilen dünyada bir Amerika var, bir de Arjantin... Şimdiye kadar biz sadece dizilerin orijinalini satabiliyorduk.
Mesela en son Binbir Gece’nin haklarını Yunanistan’a sattık.
Ama senaryo hakkını sattığımız ilk dizi Aşk-ı Memnu oldu.”
Bu arada Aşk-ı Memnu’nun İtalyanca versiyonu Berlusconi’nin Mediaset adlı kanalında gösterilecekmiş. “Muhtemelen 2011 yılında yayınlamaya başlarlar” diyor Pinto.
İtalyanlar dışında Almanya da ilgileniyormuş Aşk-ı Memnu’yla.
Yakında Almanca Aşk-ı Memnu izlenmeye başlarsa şaşırmamalı yani...
NOT-1: Pinto’ya şunu da sordum tabii: “İyi de bu dizi bir edebiyat uyarlaması. Kitabı yazanın hakları yok mu?”
Şöyle yanıt verdi Pinto: “Evet edebiyat uyarlaması, ama kitaptan uyarlanan binlerce sayfalık bir senaryo var. Kitap başka senaryo başka. Biz sadece senaryo hakkını sattık. Kitabı değil.”
NOT-2: İzzet Pinto’nun elinde bir de “Kiralık Anne” diye bir yarışma formatı var. Onu da Ukrayna’ya satmış. Bu yarışma bizde olsa bayağı tartışma çıkarır hani. Çünkü 6 tane çocuksuz çift var, 12 tane de kiralık anne adayı.
Durumu çaktınız; kazanan çift, kiralık anneden çocuk sahibi olma imkanı ve bir de para kazanıyor!

Ambulanssız Çeşme’ye yeni oteller geliyor

Çeşme’de hafta sonu, yaz sezonunun en kalabalık hafta sonlarından biriydi.
Bir yerden bir yere gitmek için taksi bulamıyordun (zaten çok az), bazı noktalarda trafik aniden tıkanıyordu, çoğu mekan ağzına kadar doluydu, çok iyi iş yapıyordu.
Ama bu yoğunluk henüz hiçbir şey.
Çeşme önümüzdeki yıllarda iki büyük otelin açılmasıyla daha da hareketlenecek.
Öğrendiğime göre bu otellerden biri, eskiden Kum Beach olarak bilinen, şu anda Fun Beach olan kumsala yapılacak Delano Oteli.
Morgans Grubu’nun Miami’deki ünlü oteli Delano, soğuk denizi ve kumsalıyla meşhur Fun Beach’i tamamen yok edecek mi, plaj halkın kullanımına kapatılacak mı; orası şimdilik meçhul.
Bir diğer otel projesi ise Four Seasons.
Peki bu kadar büyük oteller projesi varken, ortalık deli gibi insan kaynarken, Çeşme’nin ambulanssız bir yer olmasına ne demeli?
Hafta sonu bir jet-ski kazasında yaralanan 17 yaşlarındaki bir genç için uzun süre ambulans bulunamamış mesela.
Çünkü o anda koca Çeşme’de ambulans yokmuş!
Beklenen ambulans çeşitli aramalar taramalar sonrası ancak bir saat sonra gelebilmiş.
Bu da bir Türkiye klişesi işte. Bir yandan had safhada ekonomik gelişme yaşanır, öte yandan altyapı çöküştedir, kimse farkında değildir.
NOT: Varolan yeni oteller de genişleme eğiliminde... Mesela, Boyalık Koyu’nda ahşap ağırlıklı dizaynıyla dikkat çeken 7800, yan tarafındaki boş araziyi de satın almış, ilave bir otel yapacakmış.

En pahalı mojitoya gel!

Türkbükü Maça Kızı’nda içtiğim 32 liralık mojitonun, bugüne dek içtiğim en pahalı mojito olduğunu yazmıştım.
Meğer daha pahalı mojitolar varmış hayatta.
Okurlar -sağolsunlar- üşenmeyip yazmışlar.
Bir tanesi 50 liraya Antalya’daki Mardan Palace’da içilmiş mojitonun.
Diğeri de 35 liraya Çeşme’deki Marrakech adlı mekanda!
Bu durumda 32 liralık mojito cidden masum kaldı yahu...

Onur Baştürk/Hürriyet