Bedri Usta'nın kitabı Hıncal Uluç'u kızdırdı! 'Piç etmişler' deyip saydırdı!

Sabah gazetesi yazarı Hıncal Uluç, "Yazık Etmişler Mardinli'ye" adlı yazısında ünlü kebapçı Bedri Usta'nın hayatının anlatıldığı ve Destek Yayınları tarafından çıkarılan "Ustalıkla Pişer Hayat" kitabına çok sert tepki gösterdi.

Uluç, Bedri Usta'nın kendisinin de dostu olduğunu belirterek, yeni çıkan kitabını okuduğunu ve daha ilk sayfada şok geçirdiğini söyledi.

Bedri Usta'nın şivesine alıntı yapan Uluç, kitapta bunu göremediğini belirterek, "Okuyorum, rastgele açtığım sayfaları.. İlk sayfada dondum kaldım. Başka sayfaları açtıkça, buz kestim..
Kitap "Anlatı" şeklinde yazılmış. Öyle uzun söyleşi falan değil. Usta anlatmış. Biri onun ağzından yazmış.. Güya onun ağzından yazmış.. Bizim o Mardin / Adana aksanı ve şivesi ile dünya tatlısı anlatan ve bana her defasında dinleten, beni son yıllarda durmadan Kalamış'a çeken Bedri Usta gitmiş, enfes bir İstanbul şivesiyle konuşan, ödüllü bir İstanbul Devlet Tiyatrosu Sanatçısı gelmiş, o anlatıyor.." dedi.

Kitap için çok sert sözler sarfeden Hıncal Uluç, "Yahu olur mu?. Böyle bir cinayet nasıl işlenir?. Bu Bedri Usta falan değil.. Bu Özlem.. Özlem kim mi?. Bilmem. Kapak içinde iki "Özlem" var çünkü. Yayın Koordinatörü Özlem Esmergül ve Editör Özlem Yalkut..
Bedri Usta anlatmış. Bunlar, yeniden yazmışlar. Düzeltmişler(!) güya, ama kimse kızmasın, o anıları, o yaşam öyküsünü "piç" etmişler.. Kitabın kapağında en altta "Ateşe atılan yalnızca kebap değildir" lafı yazıyor, Mardin Filozofu'nun. Doğru demişsin, Bedri Ustam.. Bu defa ateşe atılan senin kitabın!.. "Ustalıkla Pişer Hayat" adı.." ifadelerini kullandı.

İşte Hıncal Uluç'un kaleme aldıkları:

Bedri Usta, hayatta en sevdiğim dostlarımdandır. Yıllardır onun değiştirmeyi ve yenisini açmayı çok sevdiği dükkânlarına taşındım durdum..
Harika kebapları ve mezeleri için desem olmaz.. Beni Bedri Usta'ya çeken şey, onun doyulmaz sohbeti oldu hep..
Telefon ettiğimde yer ayırtmak için, kaç kişi gidiyorsak onu söyler ve "Artı bir" diye eklerdim. Kendisi de bizimle oturacaksa giderdim çünkü.. Ötesini İstanbul'da pek çok mekânda bulabilirsiniz.. Ne kebapçılar, hele de Adana kebapçılar var..
Ama benim için Bedri Usta bir tane..
O çarpıcı Mardin / Adana şivesi ile anılarını tekrar tekrar dinlemekten bıkmadım.. Öyleki, o anlatmasa ben anlattırırım mesela bin defa dinlediğim, hayatında ilk defa uçağa binmesinin hikâyesini..
O enfes Mardin / Adana karışımı şivesiyle nasıl keyifli anlatır ve nasıl keyif bulaştırır masaya "Yeşil Otobos" derken..
Etraf keyifli olunca, masadaki yiyecekler de daha lezzetli oluyor. Ağız tadı beyinden geçiyor çünkü..
Geçen hafta gittiğimizde, masaya bir kitap koydu Usta..

Altında "Bedri Usta / Mardin Filozofu" yazıyor. Bedri Usta'nın çoktandır söylediği kendi kitabı bu yani..
"Mardin Filozofu" gerçekten doğru laf.. O Mardin'den başlayan yaşanmışlık içinde, Bedri Usta bir filozoftur gerçekten.
Gülerken düşündüren filozof!.

Onun, benim için en harika yemeği "Adana tava" ısmarlamıştık..
"Meze de yığma masaya ki, onlarla doymayalım, tavanın hakkını verelim.." Bekleyeceğiz tabii. Önce hazırlanacak, vakit alır. Sonra fırına verilecek, vakit alır.. Beklerken kitabı aldım elime, karıştırmaya başladım. Okuyorum, rastgele açtığım sayfaları..
İlk sayfada dondum kaldım. Başka sayfaları açtıkça, buz kestim..
Kitap "Anlatı" şeklinde yazılmış. Öyle uzun söyleşi falan değil.
Usta anlatmış. Biri onun ağzından yazmış..
Güya onun ağzından yazmış..

Bizim o Mardin / Adana aksanı ve şivesi ile dünya tatlısı anlatan ve bana her defasında dinleten, beni son yıllarda durmadan Kalamış'a çeken Bedri Usta gitmiş, enfes bir İstanbul şivesiyle konuşan, ödüllü bir İstanbul Devlet Tiyatrosu Sanatçısı gelmiş, o anlatıyor..
Yahu olur mu?. Böyle bir cinayet nasıl işlenir?.
Bu Bedri Usta falan değil.. Bu Özlem..
Özlem kim mi?. Bilmem. Kapak içinde iki "Özlem" var çünkü.
Yayın Koordinatörü Özlem Esmergül ve Editör Özlem Yalkut..
Bedri Usta anlatmış. Bunlar, yeniden yazmışlar. Düzeltmişler(!) güya, ama kimse kızmasın, o anıları, o yaşam öyküsünü "piç" etmişler..
Kitabın kapağında en altta "Ateşe atılan yalnızca kebap değildir" lafı yazıyor, Mardin Filozofu'nun.
Doğru demişsin, Bedri Ustam..
Bu defa ateşe atılan senin kitabın!..
"Ustalıkla Pişer Hayat" adı..

DESTEK YAYINLARI'NDAN AÇIKLAMA GELDİ

Destek Yayınları da, Hıncal Uluç'un bu sert çıkışına cevap verdi. Açıklamada şöyle denildi:

Gazeteci Hıncal Uluç’un 17 Eylül 2021 tarihinde Sabah gazetesindeki köşesinde yayımlanan eleştiri yazısı hakkında: Basımı yayınevimizce yapılan, dünyaca ünlü et ustası Bedri Usta’nın yaşamöyküsünün kaleme alındığı Bedri Usta-Mardin Filozofu adlı anlatının amacı sıfırdan başlayıp sadece kendi ayakları üzerinde durarak azimle, inatla, özveriyle zirveye ulaşmış bir dehanın çarpıcı hikâyesini okura aktarabilmekti. Bedri Usta’nın gerçekten de kulağa çok hoş gelen şivesini öne çıkararak yazılmış bir metnin ancak sahneye konmak üzere yazılmış bir vodvil metni olabileceği kanaatindeyiz. Kitabın yazılış amacının önüne geçerek şive üzerinden bir kurgu oluşturmak karakteri karikatürize etmek anlamına gelir ki bu yayınevimizin prensiplerine aykırıdır. Ayrıca yemekleri değil de sohbeti için restoranına gittiğinizi söylediğiniz Bedri Usta’nın şivesini kendisinden çıkardığınızda aslında anılarının ve yaşamöyküsünün hiçbir anlamı olmadığı tespitiniz kanımızca saygıyı hak eden bir şahsiyete yapılabilecek en büyük haksızlıktır.