BBC'de olay program! Sunucusu da, konuğu da çıplak!
BBC Radyosu'nun iki sunucusu, kendileri ve konuklarının çıplak olarak katıldığı "Çıplak Yayın" adlı birer saatten 10 bölüm yayınlanacak bir internet programının yayınına başladı.
BBC Sheffield Radyosu için bir yıldır hazırlanan ve program ile
kadınların kendi bedenleriyle yaşadıkları sorunlara ve çıplaklıkla
ilişkilerine dikkat çekmeyi hedefliyor.
Programı sunan iki gazeteci Jenny Eels ve Kat Harbourne, özel
hayatlarında da iyi arkadaşlar. "İnsan tuhaf hissediyor ve utanıyor
ama çıplaklık herkeste bu duyguları uyandırdığından eşit
koşullardayız" diyorlar.
NEREDEN ÇIKTI BU FİKİR?
Program öncesinde konuklarıyla birlikte soyunmaya başlarlarken
Jenny anlatıyor:
"Kat bu fikri ortaya attı ben de onu hayata geçirmeye zorladım.
Çıplak ve cesur olmanın şahane bir şey olduğunu düşündüm"
diyor.
"İnsanların, çıplak olunca içlerini de daha rahat döküp
dökmeyeceğini görmek istedik sanıyorum. Döküyorlar mı? Konuştuğumuz
hanımlara bakarak, kesinlikle, hiç tereddütsüz kesinlikle
döküyorlar diyebiliriz" diye sürdürüyor.
Jenny söze giriyor. "İnsanlar çıplakken o kadar açık ve o kadar
dürüstçe konuşuyorlar ki, şaşkına döndüm. Nefesim kesildi. Bu
anlamda çok duygusal bir süreçti" diyor.
AMAÇ BEDENLE İLGİLİ OLUMSUZ İMAJI KIRMAK
Jenny ve Kat Sheffield radyosunun hazırladığı bu programla beden ve
çıplaklıkla ilgili sorunları açmayı ve tartışmayı hedefledi.
Ama Kat programın kendileri açısından çok kişisel bir boyutu da
olduğuna dikkat çekiyor.
"İkimiz de 30'larında kadınlarız ve özellikle kadınlar bedenlerini
değiştirmeyi, daha zayıf, daha fit, daha bronzlaşmış, kıvırcık ya
da düz saçlı olabilmek için büyük vakit harcıyorlar. Birden bunun
ne büyük zaman kaybı olduğu kafama dank etti. Yıllar önceki bir
fotoğrafıma bakınca, 'Vay canına şahaneymişim' diyorum ama o sırada
kendimi şişman, çirkin buluyor beğenmiyordum."
"Sıradan kadınlarla, sürekli kendileriye yaşadıkları didişmeyi
konuştuğumuzu ve hem kendimizin hem başka kadınların, bedenimizle
ilgili olumsuz imajlarımızın yarattığı döngüyü bir şekilde
kırdığımızı düşünün!"
İkili, soyunarak program yapmanın herkesin yapabileceği bir şey
olmadığını kabul ediyor. Ama "biraz gevşemek ve gerçekten birlikte
olduğun insana güvenmek gerekiyor" diyorlar.
Konukları arasında ressamlara çıplak poz veren bir model, radyo ve
televizyon spikeri bir trans, rahatsızlığı nedeniyle bağırsakları
bedeninin dışında bir torbada yaşayan bir feminist blog yazarı,
yirmili yaşlarında rahmi alınan bir kadın ve hayatında ilk çıplak
gördüğü insanın, evlendikten sonra kocası olduğunu anlatan Müslüman
bir kadın var.
Kat, "Bu yayını yapmasak asla dinleyemeyeceğimiz öyküler dinledik.
En üzücü olan ne kadar çok kadının kendileri ve bedenleri hakkında
olumsuz duygular beslediğini görmekti" diyor.
EBEVEYNLERİN ETKİSİ BÜYÜK
Programlar boyunca ortaya çıkan bir başka önemli tema da anne ve
babaların çocukların bedenleriyle ilişkisi üzerindeki büyük
etkisi.
"Konuştuğumuz kadınlardan önemli bir kısmı annelerinin sürekli
rejimde olduğunu ve onların her gün aynanın önünde kendisine bakıp
beğenmemesinin kendilerini ne kadar etkilediğini anlattı" diyor
Kat.
"Bunu izleyerek büyümenin kendilerinin bedenleri ile ilgili imajını
derinden etkilediğini söylüyorlar" diye ekliyor Jenny.
Konuklardan biri ressamlara canlı modellik yapan Alison, dindar ve
muhafazakar bir evde büyümüş. Programda seks ve ona bağlanabilecek
konuların evde asla konuşulamadığını anlatıyor.
Regl döngüsü başladığında annesine haber vermiş ve annesi onu
tokatlayarak "böyle şeyleri konuşmuyoruz" demiş.
Annesi uzun yıllar sonra ölüm döşeğinde bunu hatırlayıp Alison'dan
özür dilemiş.
Alison, "O ana kadar bunun üzerine çok kafa yormamıştım" diyor.
EVDE KAYDEDİLDİ
Bütün bu zor konuşmalar ve samimi iç dökmeler Jenny veya Kat'ın
evinde ya da bazı durumlarda konuğun kendisini rahat hissettiği bir
başka ortamda kaydedildi.
Örneğin Alison kaydın poz verdiği bir ressam atölyesinde
kaydedilmesini istemiş.
İki sunucu da programa başladıklarından beri bedenleri hakkında
daha güçlü daha olumlu hissettiklerini anlatıyor
Jenny gülerek "Konuştuğumuz bütün kadınlar beş dakika sonra çıplak
olduklarını unuttuklarını söylüyor" diyor ve çıplak olmanın bütün
katılanları inanılmaz derecede olumlu etkilediğini aktarıyor.
Kuşkusuz kadın çıplaklığı daha önce bazı televizyon programlarında
da denenmiş bir yöntem. Ama Kat, televizyonda bunun daha ziyade
"Çıplaklığın bir şok etme yöntemi olarak kullanılması" diye tarif
ediyor.
İnternetten sesli yayın ise tamamen farklı Kat'a göre. Şok etme
etkisi yok. Onun yerine konuşanların samimiyetini sağlıyor, onları
güçlendiriyor.
Kat ve Jenny programın kendilerini de değiştirdiğini
söylüyorlar
"Bu çalışmaya başlayalı bir yıl oldu ve şu anda bedenim hakkında
yüzde yüz daha iyi hissediyorum" diyor Jenny.
Kat da soyunmanın kendisini çok zorladığını ama şimdi daha güçlü
hissettiğini söylüyor.
Kat ve Jenny programlarıyla kadınların giysilerinin içindeki
bedenleriyle daha barışık olmasına katkı vermek istiyor. Sheffield
radyosu da bu internet yayınına paralel olarak bugünden itibaren
kadınların bedenleriyle ilgili algılarını konu alan bir dizi
program yayınlayacak.