05 Eyl 2011 12:13 Son Güncelleme: 23 Kas 2018 12:46

"BASRİ'YE MASTÜRBASYON YAPTIM!" SERDAR TURGUT'UN SON BOMBASI!

Habertürk Gazetesi yazarı Serdar Turgut 'büyük konuşmayacaksın' deyip köpeği Basri'ye nasıl mastürbasyon yapmak zorunda kaldığını köşesine taşıdı.

İşte Serdar Turgut'un 'Basri Bey'e mastürbasyon yaptım..' başlıklı o yazısı:

Hayatta bu da benim başıma katiyen gelmez demeyeceksin.
Farklı cinsel tercihlere aşağılayıcı davranmayacaksın.
"Alay etme, bir gün senin de başına gelebilir" diyenlerle alay etmeyeceksin.
Bu dünyada cinsellik söz konusu olunca her şeyin her an olabileceğini, her şeyin birden değişebileceğini kabul edeceksin.
Önyargılardan tamamen kurtulacaksın. Başkalarının tercihlerini yaşamalarını müstehzi izlemeyeceksin; bunları bir gün aynen senin de yapabileceğini baştan kabul edeceksin.
"Bu normal, bu anormal" diye konuşmayacaksın, farklı davranan insanları anormal diye damgalamayacaksın; çünkü bir gün senin davranışının dışarıdan nasıl görülebileceğini hiç aklından çıkarmayacaksın.
Ben bütün bunları acı acı ve zor yoldan öğrendim. Yaşayarak, bedel ödeyerek doğruları buldum.
Başıma hiç gelmeyeceğini sandığım şey başıma geldi. "Katiyen yapmam" dediğim şeyi yapmak zorunda kaldım. Hayat bana kötü bir oyun oynadı.

KENDİMİ BASRİYE MASTÜRBASYON YAPARKEN BULDUM
"Hayatta dişi olmayan hiçbir şeye dokunmam" deyip büyük konuşurken bir gece kendimi Basri'ye mastürbasyon yaparken buldum.
O gecenin perde arkası şöyle gelişti: Bizim iki pomeranian cinsi köpeğimiz var; biri dişi diğeri erkek.
Kardeş de değiller. Azma zamanı geldiği için seks arayışı başladığında erkeğin tüm düşünme yeteneklerinin nasıl sıfırlandığını, erkeğin azması durumunda nasıl delirme aşamasına geldiğini, nasıl birbiri ardına çok saçma, inanılması güç düzeyde abuk hareketleri sanki normalmiş gibi yapabildiğini yakından izleme imkânını buldum.

ERKEKLERİN NASIL ZAVALLI CANLILAR OLDUĞUNU GÖRDÜM
Erkek köpeğimin deli danalar gibi oradan oraya koşup kafasını duvarlara vurmasını izlerken erkeklerin nasıl zavallı yaratıklar olduğunu yeniden gördüm.
Bir daha azgın teke sendromuna yakalanmış erkekleri değerlendirirken, insanlığın normal insanları değerlendirmek için oluşturduğu kavramları kullanmamaya karar verdim.
Genç kadınlarla birlikte olmak için her türlü rezilliği yapabilen yaşlı erkeklere sempatiyle yaklaşılması gerektiğine, azmış köpeğimi izlerken karar verdim. Köpek azmış haliyle nasıl deliyse o insanlar da o halleriyle tımarhanelik durumdalar.
Neyse, bizim köpek yemeden içmeden kesildi; çünkü dişi olanı henüz hazır değildi veya dişi köpek sevişme öncesinde biraz duygusallık, biraz şefkat bekliyor da olabilirdi.
Ama erkek tarafı o aşamada bunları düşünebilecek halde değildi. O sadece dişinin üstüne çullanıp işi bitirmek istiyordu. Tıpkı insan erkekler gibiydi yani.

NASIL YANİ?
Sonunda baktım iş kötüye gidecek, köpeğimi veterinere götürdüm. Veteriner, "Bunu baskı altına alacak haplar tabii ki var, ama bunlar uzun dönemde kansere yol açabilir" dedi.
"O zaman ne yapacağız" dedim.
Cevabı aldığımda ise "Keşke demez olaydım" diye de düşündüm, ama laf bir kez ağzımdan çıkmış oldu.
Veteriner bey, "Köpeğin doğal yoldan boşalmasını sağlayacaksın" dedi.
Birden panikledim ve sadece kısık sesle, "Nasıl yani?" diyebildim.
El kadar pomeranianı benim üstüme çullanmış gidip gelirken düşünmeye başladım... Tamam cinsellik söz konusu olduğunda çok hoşgörülü olmaya çalışıyorum ama bu bana göre bile biraz fazlaydı.
Veteriner, suratımda beliriveren dehşet ve korku ifadesini görünce, "Korkma, onu kastetmiyorum, ona sadece mastürbasyon yaptıracaksın" dedi. Bana bir çift ameliyat eldiveni verdi, "Bu işin en sağlıklı tek çözümü budur" diye lafına nokta koydu.
Artık eve dönmek istemiyordum.
"Acaba dişi bir pomeranian bulup eve götürsem mi", "Acaba köpek fahişe servisi de var mı" diye arayışa başladım. Kendimi kurtarmak için o anda yüksek paralar harcayarak çözümler bulmayı bile kabul etmiştim.
Sonunda alternatif bir çözüm bulamadık, iş bana kalmıştı.
Detayları anlatmayacağım şimdi ama Basri adlı köpeğim hayli rahatlamış gözüküyor. Fakat şimdi de bana nedense sürekli sevgiyle bakıyor. "Basri, aramızdaki ilişkiyi bir sonraki aşamaya götürmek isterse ne yaparım" diye acı bir şekilde düşünmeye başladım.

YA BU DA OLSAYDI?
Başıma gelenlere rağmen yine de çok şanslı bir kişi olduğumu düşünüyorum. Çünkü benim bir de Yaman adlı kangal köpeğim var. Yaman bir gün evden kaçıp sokağa çıktığında, insanlar evlerine kaçıp "Dağdan ayı indi" diye jandarmayı filan çağırmışlardı.
Anlayacağınız Yaman hayli büyük bir köpek.
Şimdi düşünüyorum da "Ya Yaman, Basri gibi azmış olsaydı, ya veteriner onu rahatlatmamı isteseydi ben ne yapardım" diyorum kendi kendime. Bunun düşüncesi bile ürkütücü.
Yaman'ın sadece cinsel organının boyu bizim Basri'nin boyu kadar olmalı.
Bugünlerde sadece Basri'nin azmış olması benim gerçekten de şanslı bir insan olduğumu gösteriyor.

Serdar Turgut/Gazete Habertürk 4 Eylül Pazar

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYINIZ