Basın Konseyi'nden Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a mektup!
Basın Konseyi, tutuklu gazetecilerle ilgili olarak Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a bir mektup gönderdi.
Basın Konseyi, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ'a mektup yazarak, tutuklu
gazetecilerin maruz kaldığı kabul edilemez koşullar hakkında ne
düşündüğünü sordu ve aylardır cevap alınamayan soruları
sıraladı.
Basın Konseyi'nin mektubu şöyle:
Sayın Bakan,
Malumunuz olduğu üzere, halen 150’yi aşkın gazeteci meslektaşımız
tutukludur.
Biz Basın Konseyi olarak, meslektaşlarımızın tutuksuz yargılanması
gerektiğini başından beri savunuyoruz.
Gazeteciler hakkındaki iddianamelerin bir an önce yazılıp,
davaların açılması ve yargılamaların ivedilikle başlaması
gerektiği, gerçeğimizdir. Bundan hareketle; yargılamaların
başlamasıyla, tutukluluk hallerinin azalacağına inanıyoruz ve
geciken adaletin, adalet olamayacağı kanısındayız.
Geçtiğimiz günlerde gazetelere de yansıyan kapatılan Özgür Gündem
gazetesinin Yazı İşleri Müdürü İnan Kızılkaya'nın cezaevinden
yazdığı bir mektuba dikkatinizi çekmek görevimizdir:
Kızılkaya mektubunda, ağır tecrit koşullarına dikkat çekerek,
“Haber verme, kamuoyunu bilgilendirme ve ifade özgürlüğü
faaliyetlerim gerekçe gösterilerek tutuklanıp yargılanmama karşın,
bir gazeteci olarak çok sınırlı iletişim imkanım var” diyor.
Polislerin kendilerine çok sert davrandığını belirtiyor ve "Sınırlı
sayıda mektup alabiliyorum. Meslek örgütleri olan Türkiye
Gazeteciler Sendikası, Çağdaş Gazeteciler Derneği’ne gönderilen
mektuplar ‘sakıncalı’ bulunup disiplin kurulu tarafından
yasaklandı. İtiraz hakkımın nasıl sonuçlanacağını merakla
bekliyorum." diyor.
Mahkemelere gidişleri esnasında gardiyanların “Sen teröristsin,
gazeteci değilsin” gibi hakaretlerine maruz kaldığına dikkat çeken
Kızılkaya, “Halen bir tutuklunun en temel haklarını kullanamıyorum.
Bir gazeteci olarak çok sınırlı iletişim imkanlarım var ve
gerektiği kadar hukuki destekten faydalanamıyorum” diyor ve "Bu
tecrit koşulları kırılmadan, mahkeme önünde kendimi donanımlı
şekilde savunmam imkansızdır.’' diye ekliyor.
Basın Konseyi olarak bu duruma dikkatinizi çekerek, sormak
istiyoruz:
-Gazetecilik faaliyetleri nedeniyle anayasal haklarını
kullanırlarken tutuklanarak aylardır cezaevlerinde tutulan
gazetecilerin maruz kaldığı kabul edilemez bu durum hakkında ne
düşünüyorsunuz?
- Adalet Bakanı olarak mahkemelere müdahale hakkınızın olmadığını
kuşkusuz biliyoruz. Ancak vicdani açıdan yaşananlara tepkiniz nedir
acaba?
- Yeri gelmişken, yine sormak istiyoruz:
Tutuklu gazetecilerle MESLEK KURULUŞU olarak çok sayıdaki görüşme
talebimizin de makamda bekletildiği bilgisi, acaba sizinle
paylaşılıyor mu?
Bu durumu da size hatırlatır, en iyi dileklerimizi iletiriz.
Saygılarımızla,
Basın Konseyi adına
Başkan
Pınar Türenç