BASIN KARTI OLMAYAN MESLEKTEN SAYILMADI!
AK Parti ile CHP arasında yaşanan makale gerginliğine basın kartı tartışmaları da eklendi!
AKP Genel Başkan Yardımcısı Ömer Çelik, Avrupa Birliği (AB)
Dışişleri Bakanlarının “Türkiye’yi komşularına ilham verici bir
örnek” olarak nitelendirdiği, AB ve Türkiye konulu makalesini
eleştiren CHP Genel Başkan Yardımcısı Faruk Loğoğlu’na sert yanıt
verdi.
AKP’nin Dış İlişkilerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Ömer
Çelik, yaptığı yazılı açıklamada, Loğoğlu’nun eleştirilerinin “Türk
siyasetinin temel sorunlarından birinin ciddi ve inandırıcı bir
muhalefet eksikliği olduğunu gösterdiğini” ifade etti. AB Dışişleri
Bakanları’nın Türkiye’nin geldiği güçlü noktayı teslim eden
stratejik bir bakış ortaya koyduğunu belirten Çelik, “Buna
karşılık, Sayın Loğoğlu, örneği daha önce görülen biçimde,
Türkiye’nin prestijinin teslim edilmesinden rahatsızlık duymuştur”
dedi.
-“SANKİ MECLİS’TEN GÖTÜRÜLDÜLER”-
AKP’nin gizli ajandası olduğu yönündeki propagandaların, hızla başlayan AB reform süreci ve demokratik iyileştirmelerle çürütüldüğünü savunan Çelik, “Sayın Loğoğlu, Türkiye’yi şikayet eden mektubunda, sanki sekiz muhalefet mensubu milletvekili meclisten hapishaneye götürülmüş havası yaratmaya çalışmaktadır. CHP’nin seçimde aday gösterdiği ve meclise girmeye hak kazanan isimler, Türkiye’de, Hükümeti meşru siyasi yöntemler dışında, bir cunta oluşumuyla, askeri darbeyle yıkmaya kalkışmak suçundan yargılanmaktadır” ifadelerini kullandı. Çelik, CHP’yi 12 Haziran 2011 seçimleri öncesinde tutuklanmış olan isimleri milletvekili adayı göstererek krizin ortaya çıkmasında başrol oynamakla suçladı.
-BASIN KARTI OLMAYANI MESLEKTEN SAYMADI-
CHP’nin gerçekleri çarpıtarak “tutuklu gazeteciler” konusunu bir kara propaganda aracı haline getirdiğini ifade eden Çelik, basın kartı olmayanların “meslekten olmadığını” belirttiği açıklamasında, “Adalet Bakanlığı, Türkiye Gazeteciler Sendikası ve Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformunun hazırlamış olduğu liste üzerinde yaptığı çalışma ile ‘tutuklu gazeteci’ olarak nitelendirilen isimlerin meslekten olmadığını; sayılan isimler arasında sadece 6 kişinin basın kartı sahibi olduğunu belirlemiştir. Ayrıca yargılama süreçleri ve listedeki isimlerin aldığı hükümler ile isnat edilen suçlar dikkate alındığında, listedeki hiç bir ismin, gazetecilik faaliyeti üzerinden yargılanmadığı görülecektir. Bu kişiler gazetecilik faaliyetiyle ilgisi olmayan suçlardan yargılanmaktadır” iddiasında bulundu.
-"CHP UTANCA İMZA ATTI"-
Çelik, açıklamasında, Türkiye’nin artık CHP ile özdeşleşen "militan yargı" düzenini geride bıraktığını, AKP’nin kimsenin görüş ve düşüncelerinden dolayı yargılanmadığı bir Türkiye olduğunu, AKP’nin 10 yıldır devam eden karalama ve jurnalleme kampanyalarına rağmen, Türkiye’ye yönelen tehditleri demokratikleşme, hukukun üstünlüğü ve özgürlüklerin artırılması ile bertaraf ettiğini, Türkiye’yi yabancı ülkelere şikayet eden CHP’nin Türkiye’nin gerçeklerini görmekten aciz olduğunu ifade etti. Çelik’in açıklamasında özetle şu ifadelere yer verildi:
“AK Parti’nin samimiyetini ve somut icraatını gören milletimiz
bu çabaları takdir etmeye devam edecektir. Kendi halkının bu
takdirini sığ muhalefet algısı ile anlamayı başaramayan zihniyetin,
AB Dışişleri Bakanları tarafından kaleme alınmış ve hakkı teslim
etme niteliğinde olan makaleyi doğru okuması beklenmemelidir. AK
Parti iktidarları ile yükselen ‘Güçlü Türkiye’ imajından rahatsız
olanların beyhude karalama kampanyaları ne ülkemizde ne de
uluslararası camiada karşılık bulmayacaktır. Başarısız muhalefet
geleneğini sürdürmekte olan CHP, Türk demokrasisi açısından
maalesef bir utanca imza atmış, bu şikayet mektubu da bir siyaset
ve demokrasi vizyonsuzluğu olarak tarihe geçmiştir.”