BAŞBAKAN'IN AÇTIĞI BEYAZ SAYFAYI BİZ NEDEN GÖREMİYORUZ?
Akşam yazarı Tuğçe Tatari Fehmi Koru'nun analizini yerden yere vurdu.
Akşam yazarı Tuğçe Tatari, dün yaptığı "tek kişilik protesto"yu
bugün sonlandırdı ve Fehmi Koru’nun "Başbakan, medyayla ’yeni bir
sayfa’ açma niyetinde" analizini yorumladı.
"Bazen yapılan ’derin’ analizler karşısında aptallaşıyorum.
Acaba bu bir ’mizah yazısı’ olabilir mi diye düşünüyorum. Okumakta
olduğum gazetenin anasayfasını çevirip tekrar bakıyorum.
Karikatür dergilerinden birini okumadığıma ancak öyle emin
olabiliyorum!
Nedeni basit...
Sözkonusu Christiane Amanpour röportajından günler sonra; ’Bunlar
Boğaz’a karşı alkollü içeceklerini yudumlayarak yazıyorlar’ diye
yapılan köşe yazarı tarifi geliyor aklıma.
Üzerinden sadece bir kaç gün geçmiş. Yani o röportajdan bu yana
yapılabilecek bir ’tahmini analiz’ için somut bir değişim yok!
***
Kurumlar ve patronlarla yaşanan ’kavga’ zaman içinde bireysele
dönüşmüş, Başbakan ve köşe yazarı kavgalarına tanıklık eder
olmuştuk.
Başbakan’dan ’şahsen yanıt’ almayanın ’eksik gazeteci’ sayılacağı
günler yaşarken, ’toplu hakarete’ de bağımlı hale geldik.
Şöyle alt alta koyalım da bir bakalım, Başbakan bugüne kadar
gazetecilere neler demiş:
- Köpek
- Dalkavuk
- Terörist
- Namussuz
- Terbiyesiz
- Edepsiz
- Ahlaksız
- İlkesiz
- Talimatla çalışan
- Alkolik
Bunlar ilk etapta, çabuk aklıma gelenler. Geçmişe dönük, kapsamlı
bir araştırma yaparsak daha nicelerini de örnek verebiliriz.
Hal böyleyken; Biri çıkıp da ’Başbakan bugün gazetecilere hakaret
etmedi demek ki beyaz sayfa açılıyor’ diye yazınca insan hayrete
düşüyor.
O sayfa nerede, kimin için açılıyor ve biz neden göremiyoruz?