26 Kas 2017 18:01 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 18:44

Başbakan Yıldırım dedesi Hacı Bekir Yıldırım'ın adını taşıyan camiyi açtı

- Başbakan Yıldırım:- "Bizim dinimiz öldürmeyi değil, yaşatmayı emrediyor. Bir insanı yaşatmak bir alemi yaşatmaya bedel. Hal böyleyken bu sapık ideoloji ve bu terör örgütü maalesef bölgemizi 5-6 yıldan beri kana buladı, dinimize en büyük kötülüğü yaptı. Şiddetle kınıyoruz. Bunlar Müslüman olamaz...

İSTANBUL (AA) - Başbakan Binali Yıldırım, İslam dininin öldürmeyi değil, yaşatmayı emrettiğini belirterek, "Bir insanı yaşatmak bir alemi yaşatmaya bedel. Hal böyleyken bu sapık ideoloji ve bu terör örgütü maalesef bölgemizi 5-6 yıldan beri kana buladı, dinimize en büyük kötülüğü yaptı." dedi.

Yıldırım, Tuzla'da, dedesi Hacı Bekir Yıldırım'ın adını taşıyan "Hacı Bekir Yıldırım Camisi"nin açılışını gerçekleştirdi.

Açılış töreni öncesi, vatandaşlarla selamlaşıp, kısa süre sohbet de eden Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, Mısır'daki camiye yönelik saldırıyı şiddetle kınadıklarını belirterek, "Mübarek cuma günü, cuma namazında hiçbir şeyden haberi olmadan, kendilerini Allah'a, Allah'ın mekanında teslim etmiş insanlara alçakça saldırıp, 300'ün üzerinde masum insanın hayatına girdiler, katlettiler." şeklinde konuştu.

Yıldırım, "Bunu da ne yazık ki İslam adına yaptıklarını söylüyorlar. Bizim dinimiz öldürmeyi değil, yaşatmayı emrediyor. Bir insanı yaşatmak bir alemi yaşatmaya bedel. Hal böyleyken bu sapık ideoloji ve bu terör örgütü maalesef bölgemizi 5-6 yıldan beri kana buladı, dinimize en büyük kötülüğü yaptı. Bunların yaptığının ne Müslümanlıkla ne de insanlıkla alakası var. Şiddetle kınıyoruz, bunlar Müslüman olamaz, bunlar insan dahi olamaz." ifadelerini kullanarak, Mısır halkına baş sağlığı dileklerini iletti.

- "80 milyon vatandaş Mısır halkının acılarını paylaşıyor"

Türkiye Cumhuriyeti'nin 80 milyon vatandaşının Mısır halkının acılarını paylaştığını, bu acılı günlerinde onların yanında olduklarını dile getiren Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Umarım bu acı olay bir ders olur ve terörle iş birliği yaparak, başka terör örgütlerini yok etmeye çalışanlara iyi bir mesaj olur. Bunun geçerli bir yol olmayacağını umarım anlamışlardır. Terörle mücadelede herhangi bir çifte standarda girmeden 'ama', 'fakat' demeden bütün ülkelerin birlik, beraberlik içerisinde, dayanışmayla bu mücadeleyi sürdürmeleri gerekiyor. Aksi halde daha başka canların da yanma ihtimali vardır. Türkiye son 40 yılda bu mücadeleyi en etkili şekilde verdiği gibi, terörden de en fazla canı yanmış, bedel ödemiş bir ülkedir. Onun için terörün ne demek olduğunu, nelere mal olduğunu biz çok iyi biliriz."

Başbakan Yıldırım, "DEAŞ gibi, El Kaide gibi zararlı örgütler, İslam'ı da temsil etmiyor, insanlığı da temsil etmiyor. Nasıl böyle bir şey olabilir, öldüren de Allah'u Ekber, ölen de Allah'u Ekber diyor. Böyle bir şey olabilir mi?" ifadelerini kullandı.

Yıldırım, konuşmasında Tuzla'ya yapılan yatırımlara da değinerek, Yayla, Aydınlı, Orhanlı, Mimar Sinan mahallelerinde 4 cemevi yaptıklarına dikkati çekerek, "Camiler de bizim, cemevleri de bizim." dedi.

Açılışa, Başbakan Yıldırım'ın eşi Semiha Yıldırım, Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, Başbakan Yardımcısı Recep Akdağ, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, AK Parti Genel Başkan yardımcıları Hayati Yazıcı, Mehmet Mehdi Eker, Erol Kaya, Hamza Dağ, AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş, AK Parti milletvekilleri Mustafa Şentop, Ekrem Erdem, Halis Dalkılıç, Osman Boyraz, Hasan Sert, Hasan Turan, Serkan Bayram, Mahmut Atilla Kayan ile bazı belediye başkanları da katıldı.

Caminin açılışının yapmasının ardından Başbakan Yıldırım'a, bir tablo hediye edildi.