19 Mar 2018 14:43 Son Güncelleme: 20 Kas 2018 00:57

Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bozdağ:

- "Afrin'de şu anda kontrol sağlandı ama Afrin'de Türkiye'nin işi bitmedi. Daha yapacak çok işimiz var"- "Terör örgütü orayı Türkiye'ye bırakmış değil. Bunun da altını özellikle çizmekte fayda görüyorum. Terör örgütüne ait bazı sosyal medyada kendilerinin çekildiğine dair haberler yer alıyor. Bir...

İSTANBUL (AA) - Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Bekir Bozdağ, "Afrin'de şu anda kontrol sağlandı ama Afrin'de Türkiye'nin işi bitmedi. Daha yapacak çok işimiz var." dedi.

Bozdağ, Türkiye Diyanet Vakfı'na bağlı İslam Araştırmaları Merkezi (İSAM) ve 29 Mayıs Üniversitesi Rektörlüğü'nü ziyaretinin ardından basın mensuplarının gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.

Afrin ilçe merkezinin kontrol altına alınmasının ardından nasıl bir yol haritası izleneceğine ilişkin soru üzerine Bozdağ, Afrin'de dün itibarıyla tam anlamıyla kontrolün sağlandığını, bu vesileyle başta Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar'a, kuvvet komutanlarına, arazide harekatı yürüten komutanlara ve harekata katılan Mehmekçik'e teşekkür etti.

Çanakkale Savaşı'nın 103. yıl dönümünde, Çanakkale ruhuyla Mehmetçik'in büyük bir başarıya imza attığını dile getiren Bozdağ, "Allah hepsinden razı olsun, milletimiz adına bir kez daha şükranlarımızı sunuyoruz." dedi.

- "Halk normalleşen bölgede, normal hayatına hızla dönecektir"

Afrin'de şu anda kontrolün sağlandığını ancak Türkiye'nin işinin bitmediğini daha yapacak çok iş olduğunu vurgulayan Bozdağ, şöyle devam etti:

"Bugün meydana gelen patlamada orada siviller ve ÖSO mensupları hayatını kaybetti. Terör örgütü mensubu teröristlerin, kaçmadan önce bölgede pek çok tuzaklamalar, mayınlamalar yaptığını biliyoruz. Öncelikle o bölgedeki bütün alanların bu tuzaklardan temizlenmesi, silah, patlayıcı ve benzeri risk oluşturacak her şeyden arındırılması gerekiyor. Bu zaman alacaktır. Daha sonra terör örgütlerinin bölgede yakıp yıktıkları yerlerin, alt yapı ve üst yapısıyla imarı gerekecektir. Orada hayatın normalleşmesi için çok hızlı adımlar atmamız gerekiyor.

Bunun için zaten çok önceden başlayan hazırlıklar, çalışmalar var. Bunların da gereği yapılacak ve halk normalleşen bölgede, normal hayatına hızla dönecektir. Orada Fırat Kalkanı Harekatı alanında, Türkiye'nin yaptığı ve yaşadığı tecrübeden hareketle, halkın bölgede ihtiyaçlarının karşılanması, güvenliğinin sağlanması ve diğer bütün adımların atılması sağlanacaktır. Gıdadan sağlığa, eğitime kadar her alanda erişim ve ulaşımda sıkıntı yaşanmaması için de çalışmalar devam etmektedir."

- "Kendileri çekilmediler, korktular, kaçtılar"

"Terör örgütü orayı Türkiye'ye bırakmış değil." diyen Bozdağ, terör örgütüne ait bazı sosyal medya sitelerinde, oradan kendilerinin çekildiğine dair haberlerin yer aldığını ifade etti.

Başbakan Yardımcısı Bozdağ, şunları kaydetti:

"Bir defa kendileri çekilmediler, korktular, kaçtılar. Bunun da altını özellikle çizmekte fayda görüyorum. Türk Silahlı Kuvvetleri'nin, Mehmetçik'in karşısında daha fazla direnemeyeceklerini anladılar ve orayı, bırakıp kaçmak zorunda kaldılar. Şu anda bölgede terör örgütüne ait mühimmat ve silahlara baktığınızda, bunu çok net görüyorsunuz. Eğer teröristler kendileri kaçmak zorunda kalmayıp da planlı bir şekilde stratejik olarak ayrılmayı tercih etmiş olsalardı, oradaki silahları, mühimmatları alırlardı.

Biz ABD'ye, 'PYD, YPG terör örgütüne verdiğiniz silahları toplayın' diye defalarca ricada, çağrıda bulunduk ama maalesef toplamadılar. Tabii silahları toplamak yine Türk askerine kaldı. ABD'nin terör örgütüne verdiği silahların önemli bir kısmı da Afrin'de ele geçirildi. Onlar artık toplanmış oldu. Artık bundan sonra geri kalan silahların toplanmasında ve teröristlerin etkisiz hale getirilmesine sıra gelmiştir."

- "Bedel ödemeyeyim derseniz, teröristlere meydanı boş bırakacaksınız"

Bozdağ, bir gazetecinin "Operasyon başlarken, ana muhalefet partisinin lideri Afrin'e girilmemesi gerektiğini, çok zayiatın olacağını ifade etmişti. Beklenen bir zayiat söz konusu olmadı." hatırlatması üzerine şöyle konuştu:

"Ülkenizin ve milletinizin güvenliği ve bekası için eğer siz devlet olarak, yönetim olarak riskleri göze almazsanız ülkenizi güvenli bir şekilde yaşatma imkanını kaybedersiniz. Türk Silahlı Kuvvetleri, Türkiye'yi yöneten AK Parti hükümeti ve Başkomutanımız Recep Tayyip Erdoğan beyefendi, Türkiye'nin ve Türk milletinin çıkarlarını korumak için her türlü riski daima göze almıştır. Bundan sonra da milletimizin ve devletimizin hukukunu ve güvenliğini korumak için her türlü riski tereddütsüz göze almaya devam edeceğiz. Risk her işte var. Eğer siz terör ile mücadele ediyorsanız, bunun sonuçları arasında şehit ve gazi olmak var. Bir bedel ödemek var. Bedel ödemeyeyim derseniz o zaman teröristlere meydanı boş bırakacaksınız."

- "En önemli hedef, bölgede terör devleti oluşturulması projesini çökertmek"

Afrin bölgesinde yürütülen Zeytin Dalı Harekatı'nın, sadece bölgeyi PYD, YPG, PKK, KCK ve DEAŞ teröristlerinden temizleme hedefiyle sınırlı olmadığının altını çizen Bozdağ, bunun sadece hedeflerden biri olduğunu söyledi.

En önemli hedefin, bölgede bir terör koridoru ve terör devleti oluşturulması projesini çökertmek olduğunu vurgulayan Bozdağ, Zeytin Dalı Harekatı'nın dün ulaştığı son başarılı hedeflerle beraber, terör koridoru ve terör devleti oluşturma projesini de yok ettiğini, çökerttiğini, Türkiye'nin sınır güvenliğine, ülkenin bölünmez bütünlüğüne dönük tehditleri ve riskleri önemli ölçüde azalttığını kaydetti.

Hem bölgedeki halkın terör örgütünün baskısı ve zulmünden kurtarılması hem sınır boyunda yaşayan vatandaşların, terör örgütünün saldırılarından korunması bakımından da önemli bir başarı ortaya konulduğunu ifade eden Bozdağ, "O yüzden takdir edilmesi gereken bir durumdur. Afrin'e girmeden, bu terör örgütünün yuvasını dağıtmadan orada başarılı olmamız mümkün değildi." dedi.

- "Hiçbir yerleşim yeri yakılmadan, yıkılmadan bölge terörden arındırıldı"

Bozdağ, dün "Afrin'e girme" diyenlerin, bugün Türk Silahlı Kuvvetleri'nin başarısı ve aldığı risk karşısında Türk Silahlı Kuvvetleri'ni tebrik etmek zorunda kaldığını belirterek, bu başarının herkesin göğsünü kabartan bir başarı olduğunu dile getirdi.

Bu harekatın başlangıcından beri, gerek PKK, YPG, PYD terör örgütlerinin, gerekse bu terör örgütünün destekçilerinin, gerekse batı medyasının ve Amerikan medyasının, uluslararası ajansların, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sivillere zarar verdiği yönünde pek çok yalan haberi bilerek, bir algı operasyonu oluşturmak için servis ettiğini anlatan Bozdağ, "Türk Silahlı Kuvvetleri, teröristle mücadele ederken sivillere zarar veriyor algısını oluşturmak ve kamuoyunu aleyhimize geçirmek için... Bu harekat sırasında mabetlere, okullara, hastanelere, sivil halkın yoğun yaşadığı yerlere ve sivil halkın meskun bulunduğu alanlara hiçbir zarar verilmemiştir. Hiçbir yerleşim yeri, yakılmadan, yıkılmadan bölge terör örgütlerinden ve teröristlerden arındırılmıştır. Sivillere zarar vermeden, terör örgütlerini ve teröristleri yok etmek isteyenler, Türkiye'yi, Türk Silahlı Kuvvetleri'ni örnek almalıdır. " diye konuştu.

- "Algı operasyonu yapanlar, gerçekler karşısında utanmışlardır"

ABD'nin Rakka'da yaptığı operasyonda her tarafın yakılıp yıkıldığını hatırlatan Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Musul'da teröre karşı mücadele yapıldı, her taraf yakıldı yıkıldı. Irak'ın işgali yapıldı Mart 2003'te, ondan sonra Irak'ta neler oldu? Yüzbinlerce sivil hayatını kaybetti ve pek çok yerleşim yeri yakıldı, yıkıldı. Büyük bedeller ödendi. Türk Silahlı Kuvvetleri gerek yurt içinde terörle mücadelesinde, gerek Fırat Kalkanı Harekatı'nda, gerekse Zeytin Dalı Harekatı'nda sivil herhangi bir kimsenin bırakın burnunu kanatmayı, onların herhangi birinin zarar görmesine meydan vermeden harekatı başarıyla tamamlamıştır. Umarız ki Türkiye aleyhine algı operasyonu yapanlar, ortaya çıkan bu gerçekler karşısında utanmışlardır."

- "Türkiye, her türlü desteği vermeye devam edecektir"

Bozdağ, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Afrin'de kalıcı veya işgalci olmadığını vurgulayarak, "Bizim harekatımızın hedefi bölgeyi terörden arındırmak. Bölgede huzur, barış, güven, istikrar ortamını yeniden ve daha güçlü bir şekilde tesis etmek. Bölgeyi teröristlerden kurtardıktan sonra bölgeyi gerçek sahiplerine teslim etmektir." dedi.

Fırat Kalkanı Harekatı sırasında da bölgeyi DEAŞ teröristlerinden arındırdıktan sonra orada bir yönetim modelinin ortaya çıktığını, Türkiye'nin bölge halkıyla beraber oranın huzur, güven ve barış içinde yaşamasını sağlayacak bir formülü ortaya koyduğunu belirten Bozdağ, "Zeytin Dalı Harekatı bölgesinde yönetim, Fırat Kalkanı Harekatı bölgesinde olduğu gibi olacaktır. Türkiye, bölgede şu an sağlanan huzur, barış ve güven ortamının kalıcılığını sağlamak için her türlü desteği bundan sonra da vermeye devam edecektir." değerlendirmesinde bulundu.