Başbakan Erdoğan o manşetleri atanları topa tuttu! Allah cezanızı versin!
Başbakan Erdoğan, Yasin El Kadı ile ilgili atılan manşetler için sinirlendi, Allah cezanızı versin diyerek tepki gösterdi.
Kanal 7'de yayınlanan İskele Sancak Programı'na katılan Başbakan
Erdoğan, gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu. Meclis'e
fezlekeleri gelen 4 eski bakana sahip çıkan Başbakan, "Bu dört
arkadaşım gazete küpürleriyle yargılanamaz ortada bir suç varsa
tabii ki yargılanırlar ama ortada bir suç yok." dedi.
Yasin El Kadı ile ilgili iddialara da yanıt veren Erdoğan, "Yasin
El Kadı için El Kaide'ye destek veren diye manşet atıyorlar Allah
cezanızı versin. Bu adamı tanımasam inanacaktım, bu adam Türkiye'ye
yatırımlar yapacaktı. Yasin El Kadı El kaide karşıtı Türkiye
hayranı bir insan." dedi.
Başbakan Erdoğan'ın açıklamaları:
"Biliyorsunuz İzmir'de büyük bir su sorunu vardı biz hemen el attık
ve Göldes Barajını inşa ettik. Merkezi yönetim olarak çözdük. Bu
büyükşehir belediyesinin sorunu. İstanbul'da su sorununu benim
dönemimde Istranca dağlarından su getirerek çözdük.
CHP Yalova'dan tankerle su getirerek sorunu çözecekti. Yağmur
bombası atarak çözecekti. Çözemedi. İzmir'de biz hemen Gördes
barajını inşa ettik. İzmir'in su potansiyeli bizim merkezi yönetim
olarak getirdiğimizdir. Altyapı itibariyle de sağlıklı değil. Çöpte
felaket bir durum var. Bunca yıldır CHP'de, burada hala vahşi
depolamadan modern depolamaya geçemediler. İzmir buna layık mı?
Bunu çözmemiz lazım.
"İDEOLOJİ SİYASETE EGEMEN OLURSA İZMİR DAHA ÇOK
ÇEKER"
Burada zihniyeti değiştirmemiz lazım. İdeoloji siyasete egemen
olursa İzmir bu çileyi daha çok çeker. İstanbul'de benim dönemimde
modern depolamaya geçtik. İzmir'de raylı sistemi beceremediler.
Beceremeyince Ulaştırma Bakanına şu işe el atalım dedim. Oradaki
halkımız artık bu sıkıntıyı aşabilsin. Buna müdahale etmek
suretiyle de bu iş aşıldı. Raylı sistem burada bu hizmeti veriyor.
Bundan sonraki süreçte İzmir Ak Parti belediyeciliği ile tanışacak
olursa uçuşa geçebilir. 1414 proje başkan adayımız açıkladı. Bir
projeler silsilesi. Dev projeler var" dedi.
"İZMİRLİNİN YAŞAM TARZINA MÜDAHALE EDİLECEK SÖYLEMİ BÜYÜK
BİR İFTİRA"
Erdoğan, yaşam tarzına müdahale iddialarıyla ilgili ise "CHP
zihniyetinde yalan, takiye, fitne çok mevcut, İzmirli'nin yaşam
tarzına müdahale edilecek söylemi büyük bir iftiradır. Zaten
anayasada insanlarımızın bu tarz hakları korunmaktadır. Bunu
söyleyenlerin yaşam tarzlarında ne değişti? Bir dayatma mı oldu? Ne
yiyip ne içtiğine mi baktık. Bakıyorsunuz miting yaptığımız yerden
gelirken herkes istediği gibi yiyip içiyor. Müdahale söz konusu
değil. Bu iftiraları istanbul'da belediye başkanıyken de yaptılar.
Otobüsleri erkek kadın diye ayıracak alkolü yasaklayacak dediler"
diye konuştu.
"SON GELİNEN NOKTA SİYASİ HAYATIMDA EN ZORLU
SÜREÇ"
Erdoğan, siyaset sahnesine çıktığı andan bu güne karşılaştığı en
çetin sürecin hangisi olduğu sorusuna, "Belediye başkanlığımdan bu
yana baktığınızda, partimin kapatılması çok talihsiz olaydı. Fakat
en son gelinen nokta bu yaşadıklarımda paralel yapı tezgahı zirve
yaptı. Tabii bu insanların içinde tanıdıklarımız var. Bu insanlara
yaptığımız ikazın haddi hesabi yok, biz bazı şeylere tahammül
ettik, onları uyardık, mesela dershane meselesi 1-2 yıllık bir
mesele değil taa Hüseyin Bey'in bakan olduğu zamandan beri varolan
bir konu, tabii ortada büyük bir rant var. Bunların hepsini bir
yere koyun bu adamlar Başbakan'ı dinliyor ve mahkeme kararı
diyorlar. Bunlar bunu yapacak kadar alçaklaşmışlardır,
adileşmişlerdir.
"SORUYORUM DİNLEMELERİN İSLAMİYETTE YERİ VAR
MI?"
Bize İslami ahkam kesme. Böyle bir şeyi anlatabilmek mümkün mü. Bir
Başbakan'ın dinlenmesi söz konusu olamaz. Benim uluslararası
görüşmelerimi dinleyeceksin böyle bir şey olabilir mi? Burada
devlet sırrı var. Bu adamlar güvenli (kriptolu) denen telefonları
dinledi. Ben soruyorum bunun İslamiyette yeri var mı?
"BUNLAR GÖRÜNTÜLÜ KAYIT BİLE YAPTILAR"
Bunlar görüntülü kayıt bile yaptılar, sayın Baykal, Hamzaçebi
bunlar hepsi çıktı ortaya" cevabını verdi. Yapılanlarla ilgili
yasal takibat sürecine girilip girilmediği sorusuna Erdoğan,
"Bunlar bir kısım yargıyı ellerine almışlar daha önce lehime
verilen kararlar Yargıtay tarafından onanıyordu bu süreçten sonra
adam annemle ilgili çocuklarımla ilgili hakaretler savuruyor
davaları üst mahkeme bozuyor. HSYK'daki adamlar yargı mensubu
insanlar 'Biz Başbakan'a bunun hesabını soracağız' diyorlar. Tabii
bilmiyorlar Allah'ın hesabı var. Bak şimdi meydanlar dolup
taşıyor.
"BU DAVA İÇİN KEFENİMİ GİYİP YOLA ÇIKTIM"
Ben ilk günden söyledim bu dava için vatanım için kefenimi giyip
yola çıktım. Gereği neyse bunu yapacağız. Kalk sen Pensilvanya'dan
bu ülkeyi karıştır buna müsaade edemeyiz. Kainatın imamıymış,
nerenin imamı olursan ol. Yanında yıllarca beraber olmuş arkadaşı
Latif bey neler anlatıyor. 15 yıl onu takip ettirmiş. Ne yapıyorsun
ne ediyorsun bileceğim diyor. Ben imam hatip mezunuyum. Hocalarım
bana böyle şey öğretmedi. Bu çete, örgüt. Cemaat denmez. Tertemiz
cemaatlar var.
Bir diğer konu alufte. Bir siyasi bir alufteyle olacakmış gece
yarısı haber verdirdim diyor. Sen bu işleri mi takip ediyorsun. Sen
alim bir zat mısın bir istihbarat elamanı mısın?" cevabını
verdi.
"AÇIKLAMA MANİDAR"
Erdoğan, "İstanbul Başsavcısının yaptığı açıklama manidardır. Adam
daha birçok klasör gelecektir dedi. Burası ilginç; bunlar koordine
olmuş şekilde bunlar yukarıya üssüne haber vermeden istediklerini
yapıyor. Yani bunlar valiye haber vermeyecek amirine haber
vermeyecek istediğini yapacak ondan sonra haber verse izin
verilmezdi diyeceksin. Bu kadar alçaklık bu kadar adilik olmaz.
"YASİN EL KADI'YA 'EL KAİDE'YE DESTEK VERİYOR' DİYE MANŞET
ATIYORLAR ALLAH CEZANIZI VERSİN"
Yasin El Kadı için El Kaide'ye destek veren diye manşet atıyorlar
Allah cezanızı versin. Bu adamı tanımasam inanacaktım, bu adam
Türkiye'ye yatırımlar yapacaktı. Yasin El Kadı El kaide karşıtı
Türkiye hayranı bir insan. El- Kaide Türkiye'ye yerleşmeye çalıştı,
buna karşı tedbirlerimizi alıyoruz. Biz müsaade etmedik,
biliyorsunuz açıklamaları var benimle ilgili" dedi.
(Suudi iş adamı Yasin El Kadı, El Kaide örgütüne malidestek
sağladığı gerekçesiyle BM’nin kara listesine alınmış, ancak delil
yetersizliği nedeniyle geçen yıl listeden çıkarılmıştı.)
PARALEL YAPI NE İSTİYOR?
Erdoğan, paralel yapının ne istediği yönündeki soruya şu cevabı
verdi: "35 yıllık bir proje. Pensvilvanya'daki emekli olmuş bir zat
değil. İstifaen Diyanetten ayrılmış. İlkokul mezunu bir zat. Yeşil
pasaport uydurmuşlar. 1999'da ABD'ye kaçmış bir zat. oraya
yerleşti. Vatanını sevdiği için de 15 yıldır vatan hasretiyle
yanıyor.
"DÖN ÇAĞRISINI NEDEN YAPTIM"
İki üç yıl önce bir çağrı yaptım. Artık dönün dedim. Bu millet sizi
bekliyor. Tezgahların döndüğünden haberimiz yok. Bu adamların ne
olduğunu bilmiyorduk biz bu adamlara refere olduk bunların
olimpiyatlarına katıldık, sürekli Türkiye'ye gelmek istiyor ama
gelemiyormuş gibi bir durum varmış diye duydum çıktım çağrı yaptım
ülkene dön dedim. Ama ne bilelim böyle olduğunu. Bizim o çağrımıza
farklı cevaplar geliyor. Huzurlu bir yönetim sıkıntıya düşmesin
diye gelmediği gibi cevaplar geliyor. Bugüne kadar gelmedi kolay
kolay da gelmez.
Ne diyor Savaş Ay'ın o programında siyaset sorulunca kendisine Hz.
Cebrail parti kursa ben ona da oy vermem. diyor. Sen Hz. Cebrailin
melek olarak işi bellidir. Bu itikadi noktada da bir sıkıntı
meydana getirir".
Erdoğan, '17 Arlık sonrası ana hedef sizsiniz. Yeni şeylerle
karşılaştınız. 17 Aralık'tan bu yana geçen süreç içerisinde sizi
hedef alan konularda ne düşünüyorsunuz?' sorusuna, "Ben bunları hiç
kaale almıyorum. Benim şahsımı aşmış. Ulusal güvenliği tehdit var.
Abdestinden şüphesi olmayının namazından şüphesi olmaz. Adam ona
gönderilen montajlarla konuşuyor. Şu kadar milyar dolar bunlar para
saymayı da bilmiyor. Odaya sığmayacak kadar parayı götürüyorsun.
Akıl mantık almıyor. Bu devletin bekası için atılması gereken
adımları atmaya zaten başladık seçim sonrası bu süreci hızlandırma
zorunluluğumuz var.
"LÜTFEN AKLINIZI KİRAYA VERMEYİN"
Süreç içerisinde her şey meydana çıkmaya başladı. Hangi parti
güçlüyse ona oy verin diyorlar. Kainatın imamının ictihadlarını
fetvasını görüyorsunuz. Bu fetvaya inanlara sesleniyorum. Lütfen
aklınızı kiraya vermeyin. Bizim inancımızda Kula kulluk yoktur.
Faniye kulluk yoktur. Baki olan ise Allah'tır. Sen Pensilvanya'daki
zatın Kulu musun? O söylediyse onda hikmet vardır. Hikmet arayışını
bırak. Miractan Peygamber efendimiz iniyor kamyonete bindiriliyor.
Peygamber Efendimiz gelmiş statta folklorik gösterileri izliyor.
Çok saf temiz kardeşlerimizin olduğuna hala iniyorum evlerde
yurtlarda saf temiz çocukları kandıran ablaları abileri
kastetmiyorum. Beddua seansları yapıyorlar. Bunlar döner
kendilerini vurur. Bunu iyi düşünmemleri lazım. Düşünebiliyor
musunuz bu Pelsinvanya'daki zatın 28 Şubat sürecinde başörtüsüyle
ilgili verdiği fetvalar var. Nereden nereye. Bakın bu zat 5 ay önce
bu beddualarla ilgi ne diyordu ama kayış atınca bakın nasıl beddua
ediyor. Bunların bizi seçim dışında bizi iktidardan alma planları
vardı, bu haberleri aldım ama Allah'ın verdiği canı Allah'tan başka
kimsenin almaya gücü yetmez. Allah'a çok şükür girdiğim ameliyattan
daha sağlıklı çıktım ve meydanlardayım" cevabını verdi.
FEZLEKELERİ MECLİS'E GELEN 4 ESKİ BAKANI
SAVUNDU
Erdoğan, fezlekelerle ilgili soruya, "Arkadaşlarımız o tarihte
Meclis'te bulunacaklar fakat dikkat edilirse muhalefet partisi
soruşturmaya yönelik bir adım atmadı sadece toplantı yapılmasını
istedi, burada farklı bir amaç var acaba 10 gün kala bir şey
bulabilir miyiz? Çabaları var tabii bunlar hukuktan da anlamıyor
hukukçuları var ama görüyorsunuz Anayasa mahkemesine başvurmayı
beceremiyorlar. Zaten bunların yeter sayısını toplayacağı konusu da
muallakta. Bu dört arkadaşım gazete küpürleriyle yargılanamaz
ortada bir suç varsa tabii ki yargılanırlar ama ortada bir suç
yok."