Başbakan Davutoğlu'ndan AYM ve Can Dündar açıklaması
Anayasa Mahkemesi'nin Candar Dündar ve Erdem Gül'le ilgili kararıyla ilgili tartışmalara Başbakan Ahmet Davutoğlu da katıldı.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, MİT TIR'ları haberleri nedeniyle
tutuklu yargılanırken Anayasa Mahkemesi’nin kararının ardından
tahliye edilen gazeteciler Can Dündar ve Erdem Gül ile ilgili
konuştu. Başbakan Davutoğlu, “MİT haberlerinde bir casusluk söz
konusu” ifadesini kullandı.
Türkiye ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti arasında su projesi için
imzalar atıldı. Başbakan Ahmet Davutoğlu ile KKTC Başbakanı Ömer
Kalyoncu düzenledikleri basın toplantısında suyun adada barışa
hizmet etmesini dileklerini iletti.
Ortak basın toplantısında gazetecilerin soruları üzerine Davutoğlu
şunları söyledi:
YAPILMAMASI GEREKEN BİR HAREKET: Gizli kalması
gereken belgeleri yayınlayarak, kanunu bakımdan sakıncalı belgeleri
yayınlamışlardır. Yapılmaması gereken bir hareket. Dünyanın hiçbir
yerinde basın özgürlüğü olarak değerlendirilmez.
AMAÇLARI SANIK SANDALYESİNE OTURTMAKTI: Bizi
Suriye politikamızı eleştirebilirler. Ekonomi politikalarımızı
eleştirebilirler. Ancak bir operasyon yürütülmüşse, bu operasyon
gizlilik altına alınmıştır. Bu belgeleri onlara verenlerin amacı
devleti, hükümeti baskı altına almak, sanık sandalyesine
oturtmaktır.
BİR MÜDAHALEDİR: MİT kollarının yürüttüğü çalışma
hakkında işlem başladı. Tutuksuz yargılanma esastır dedim. Bireysel
başvuru hakkını biz getirdik. Bütün yargı süreçleri tamamlandıktan
sonra, AİHM'den önce bir başvuru merci olarak kullanılabilir.
Anayasa'da da bu açıktır. Böyle bir durumda niçin Anayasa
Mahkemesi'ne başvurulmuş olabilir. Ancak işin esasına göre dava
devam ediyor. O dava sürerken, esastan koparılıp bir basın
özgürlüğü davası olarak yansıtılması müdahaledir. Birincil mahkeme
kararını verir. Yürüyen davaya müdahil olmuş görüntüsü verilmesinin
kimsenin hakkı yok. Hukuki sistem hepimizi sınırlar, herkes riayet
edecek. Bu tür yetki aşımları olacaksa bu doğru tanımlanmalıdır.
Temel hukuk prensiplerine herkes saygı göstermelidir.
SUR'DAKİ OPERASYON: Sur'da, Cizre'de ve Silopi'de,
bütün bunlar bizim Türkiye'nin her şehrinde, kentinde kamu düzenini
ihya etmemiz sorumluluğumuzun bir parçası. Bundan taviz vermeyiz. O
silah bırakılıncaya kadar gereken yapılacaktır. Valimiz bizimle de
istişare ederek çağrıda bulunuyor. Adım adım şehirlerde normale
dönüyoruz. Diyarbakır'daki vatandaşlarımız bize "namusumuzu
koruyun" diye başvurdu. Namusunu da şerefini de canını da korumak
zorundayız.
DEMİRTAŞ'IN SÖZ SÖYLEME HAKKI YOK: Selahattin
Demirtaş'ın söz söyleme hakkı yok. Dönsün desin ki, "Silahları
bırakın, sizlerin hukukunu da koruyacağız" desin.
CİZRE'DEKİ BODRUMDA BİR ŞEY ÇIKTI MI?: Cizre'de
bodrum katı meselesi ortaya çıktı. Bir şey çıktı mı? Bütün
meseleleri provakasyondur. Biz bunları çok gördük. Bu operasyon
tamamlanacak. Türkiye'nin her yerinde huzur olacak. Bunların tek
sorumlusu Türkiye'de kaos çıkarmak isteyen Demirtaş zihniyetidir.
TBMM'de herkes istediği fikri ifade edebilir, ancak kimsenin
dokunulmazlığa sığınarak suç işleme hakkı yoktur. Gereken hukuki
süreçleri yakından takip edeceğiz.
NUMAN KURTULMUŞ VE MUSTAFA AKIŞ'IN AÇIKLAMALARI:
Sayın Kurtulmuş'un ifadelerinde herkesin eleştiri yapma hakkı
vardır. Sayın Başdanışman'ın açıklaması bana gelmiş değil.
Bürokratik konumadaki birinin açıklamalarına cevap verme gibi bir
tutum içine girmem. Bir Başbakan'ın, bir bürokratın açıklamasına
yorum yapmayı doğru görmem.
YENİ ANAYASA: TBMM Başkanı'na mektubumu ilettim.
Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'nun mektubunda bir dayatma söz konusu.
Uzlaşı dediğimiz karşı tarafa bir şey dikte etmeden konuşmak
demektir. Biz açık bir tutum sergiledik. Bizim tutumumuz başkanlık
sistemidir. Siz parlamenter sistemi istiyorsanız bunu getirin,
oturup konuşalım. Hiçbir önşart koymayalım, arkadaşlarımız bunları
tartışsın. Anayasanın ruhunda anlaşırsak, sistemi halka sorarız.
Ancak bunlarda mutabık kalmadan, önce formu belirleyelim. Biz her
şeyi konuşuruz. Bu tutum Sayın Kılıçdaroğlu'nun kendi fikrine
güvenmediğinin işareti. Biz kendimizden eminiz, ne istediğimizi
biliyoruz. Partimiz içindeki komisyonda arkadaşlarımız
çalışmalarını sürdürüyor.