BAŞBAKAN ÇAM DEVİRDİ!..ŞİİRLERİ KARIŞTIRINCA TÜRK DİL KURULTAYI TARİHİNE GEÇTİ!..
Başbakan Erdoğan, dün toprağa verilen şair Dağlarca'yı anmak için, ona ait olduğu sandığı bir şiiri okudu. Yalnız o şiir, Dağlarca'nın değildi.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Ankara'da dün başlayan Uluslararası Türk Dil Kurultayı'nda, önceki gün kaybettiğimiz şair Fazıl Hüsnü Dağlarca'dan söz etti ve bir de şiirini okudu. Oysa, Başbakan'ın okuduğu "Sanat" isimli şiir, Dağlarca'ya değil, bir başka ünlü şaire, Faruk Nafiz Çamlıbel'e aitti. Başbakan Erdoğan, 11 yıl önce okuduğu bir şiir yüzünden dört ay hapis yatmıştı.
BAŞBAKAN Recep Tayyip Erdoğan'ın dün Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile birlikte katıldığı 6. Uluslararası Türk Dil Kurultayı'nda bir "şiir kazası" yaşandı. Erdoğan, açılış konuşmasının başında dün toprağa verilen ünlü şair Fazıl Hüsnü Dağlarca'yı andı. Erdoğan, Dağlarca için, "Türkçemizin abideleşmiş şairi, sadece şiir solumuş, Türkçe'nin zengin imkánlarıyla bu topraklarda bir nehir gibi akıp gitmiştir" dedi.
Dahasonra, Dağlarca'nın mısralarıyla dünya şiir tarihinde eşi görülmemiş bir birikim bıraktığını belirten Erdoğan, "İnanıyorum ki zarif şiiri, temiz Türkçesi ile Dağlarca'nın sesi yüzyıllar boyu bu dağlarda, bu ovalarda, bu şehirlerde yankılanacak, gelecek nesilleri aydınlatmaya devam edecektir" dedi. Erdoğan, bu sözlerinin ardından da Dağlarca'ya ait olduğunu belirterek, "Sanat" adlı şiiri okudu. Ancak, Erdoğan'ın tamamını okuduğu şiirin Dağlarca'ya değil, Faruk Nafiz Çamlıbel'e ait olduğu ortaya çıktı.
Şiirden hapis
Erdoğan'ın, 12 Aralık 1997'de seçim çalışması için gittiği eşi Emine Erdoğan'ın memleketi Siirt'teki konuşmasında okuduğu şiir nedeniyle de başı derde girmişti. Erdoğan, bu şiirdeki, "Minareler süngü kubbeler miğfer / Camiler kışlamız müminler asker" dizeleri nedeniyle Diyarbakır DGM'de yargılandı. Erdoğan, TCK'nın daha sonra kaldırılan 312. maddesi uyarınca, "Halkı din ve ırk farkı gözeterek kin ve düşmanlığa açıkça tahrik etmekten" mahkûm oldu. Bu mahkûmiyet yüzünden İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevine de son verilen Erdoğan, dört aylık hapis cezasını da dokuz yıl önce Pınarhisar Cezaevi'nde çekti.
Erdoğan, kurultay konuşmasında da Atatürk'ün Nutuk'unu, Mehmet Ákif Ersoy'un Safahat'ını anlamakta güçlük çeken nesillerin, medeniyet iddiasındaki herkesi düşünceye sevketmesi gerektiğini söyledi.
Türkçe endişesi
Erdoğan, "Üzülerek söylüyorum ki, dilimiz hoyrat bir saldırı ile yüzyüzedir. Medya ve sanal álemin kontrolsüzlüğü, dilimiz Türkçenin ve diğer dillerin geleceği açısından kaygı vericidir" dedi. Konuşmasının başında Dağlarca'yı anan Erdoğan, Türk diline büyük katkı yapan yazar ve şairleri sayarken Názım Hikmet, Orhan Veli, Attila İlhan, Necip Fazıl, İsmet Özel, Adalet Ağaoğlu, Orhan Pamuk, Yaşar Kemal ve Orhan Kemal'den de söz etti. Erdoğan, konuşmasının ardından 617 bin sözcüklük sanal Büyük Türkçe Sözlüğü de internette kullanıma açtı. Cumhurbaşkanı Gül de, Türk diline katkıları nedeniyle liyakat nişanıyla ödüllendirilen yabancı bilim adamlarına ödül verdi.