'Balkona bayrak asan dayı' ilk kez konuştu - Sayfa 2

Türkiye'nin sosyal medyada konuştuğu "Balkona bayrak asan dayı" konuştu. İsmi Salih Tahtalıoğlu olan o "fenomen dayı" yapılan capslerden memnun olduğunu söyledi ama söz konusu balkonun biraz değiştiğini de anlattı. Salih Tahtalıoğlu'na Habertürk'ten Elif Key ulaştı.

213
'Balkona bayrak asan dayı' ilk kez konuştu - Sayfa 3

Google’a yüzlerce kere sorulmuş, “Bayrak asan adam, bayrak asan amca, bayrak asan dayı kim?” diye. Kimse bilmiyor. Dayı ve amca kısmı mühim, tanımadan akraba etmişiz. Davete gerek görmeden aylardır o balkondayız, kenarda plastik bir beyaz sandalye, üzerinde bir çift terlik. Terlik kısmı da mühim; bir misafir geldiğinde “Dur şimdi sen ayağını taşa basma” denir, bir de balkon yıkarken lazım olur yedek terlik. Bir balkonda olması gerekenler listesi gibi bir fotoğraf: Bir dayı, bir sandalye, bir de ekstradan Türk bayrağı. Artık Cem Yılmaz bile başaramıyor bizi birleştirmeyi, kaldı ki son kullanma tarihi gibi son beraber sevinme tarihlerimiz 2002 ve 2003, birinde Dünya Kupası üçüncüsü olmuşuz, birinde Eurovision birincisi. Şimdi kupa dediğimiz evdeki kahve kupaları, Eurovision’u da seyredene meczup gözüyle bakılıyor. Birlik ve beraberliğe belki de artık ihtiyaç duymasak da bir kişi direniyor, balkondaki o dayı, hepimizin dayısı!

313
'Balkona bayrak asan dayı' ilk kez konuştu - Sayfa 4

ÜÇ YILLIK FOTOĞRAF Hikâyenin başına dönelim: 16 Haziran 2013. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan İstanbul’da Kazlıçeşme’deki “Milli İradeye Saygı” mitinginde pencerelere Türk bayrağı asma kampanyasının başlatılmasını istiyor. “İstanbul duy sesimi” dediği halde sesi 1 Kasım seçimlerinde AK Parti’ye bağlılığını yüzde 78 oy oranıyla netleştiren Balıkesir’in Dursunbey İlçesi’nden duyuluyor. Kim nereden bilsin o ilçede bir balkon, balkonda duran çizgili tişörtlü bey, hatta kenarda duran beyaz plastik sandalye üç sene sonra mutlu anlarımızın aksesuvarı olacak.

413
'Balkona bayrak asan dayı' ilk kez konuştu - Sayfa 5

Hikâyenin başında elde var iki fotoğraf, nereden nereye. Neler görmedi ki o balkon? Aziz Sancar Nobel Ödülü’nü aldığında görüldü balkonda! , Leonardo Di Caprio Oscar’ı kucakladığında filmdeki ayı oradaydı. Ve hatta Jon Snow, Game of Thrones’a hacılarla hocalarla geri döndüğünde, LGBTİ bireyler ve şiddet gören kadınlar desteğe ihtiyaç duyduğunda, Euro 2016’ya kaldığımızda, Emre Mor golün asistini verince hep o balkonda bulduk kendimizi. Amerikalı savcı Preet Bharara bile Reza Zarrab’ın davasına atanınca New York’lardan kalkıp Dursunbey’deki balkona geldi. Telefondaki ses kaydı: “Dursunbey Belediyesi’ne hoş geldiniz. Başkanlık için 1, Beyaz Masa için 2, Zabıta için 3...” 2’ye basayım. Beyaz Masa’nın her şeyi bildiğini varsayıyorum, Nadire Hanım’ın keçisi nereye kaçmış, çeşmenin suyu bugün akar mıymış, balkona bayrak asan dayı sizin orada mı yaşıyor? Beyaz Masa’dan Ayşe Hanım tüm nezaketiyle ve herkesin birbirini tanıdığı yerlere has bir alışkanlıkla dört haneli bir rakam söylüyor. “1234’ü arayın, evdedir, ismi Salih, Salih Tahtalıoğlu.”

513