29 Tem 2012 10:59
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 13:58
BALÇİÇEK İLTER'E 'DUL' ŞOKU; TATİL KAZANDI ANCAK GİDEMEDİ!
Habertürk yazarı ve sunucu Balçiçek İlter, ödül olarak kazandığı tatile neden gidemedi?
Evli olmayana ödül haram
Telefondaki ses "Tatil kazandınız" dedi. "Hadi canım" diye cevap verdim.
"Niye? Nereden?" Hayatımda bırakın çekilişten bir şeyler kazanmayı, piyango bileti almışlığım bile dördü beşi geçmez, o da birilerinin zoruyla.
Pek aram yoktur öyle şans işleriyle. Şanslı olduğuma da inanmam, o tür talihlerin peşinden de koşmam.
Karşımdaki genç kadının sesi ciddiydi.
- Hanımefendi kupon doldurmuşsunuz.
Balçiçek İlter değil mi?
- Evet.
- Tamam, elimde doldurduğunuz kuponunuz var, çekilişte siz 4 gece 5 gün tatil kazandınız.
O anda anladım, hatırladım nerede kupon doldurduğumu... Demirciköy’de şahane bir koy var. Sessiz sedasız bir beach. Uzunya diye harika bir balık lokantası, salaş görünümlü ama tertemiz, kaliteli ve mütevazı. 14 Temmuz Cumartesi günü arkadaşlarımla oraları keşfetmeye gittim. Bayıldım, ertesi gün 15 Temmuz Pazar günü, ikizler, arkadaşlarım ve çocuklarıyla yani tıklım tıkış, deniz keyfi yapmaya gittik. İşte orada kapıda, bir üniversite öğrencisi, yolumuzu kesip, "Tatil kazanmak ister misiniz?" diye sordu. Sadece isim ve soyadınız, cep telefonunuz yeterli diye ekledi. Orada iki gün çifter çifter kupon doldurduk, biraz da eğlencesine... Telefondaki ses ondan bahsediyor olmalıydı.
- Evet hatırladım, doldurmuştum kupon ben. Ne kazandım?
- 4 gece 5 gün ailenizle tatil.
- Valla şahane... Nerede?
- Önce birkaç teyit almam lazım. İsminiz soyadınız, evlisiniz değil mi?
- Hayır bekârım.
Kısa bir sessizlik oldu. Şakayla karışık, "Yoksa vermiyor musunuz bekâra tatil? Hani ev verilmez ya..." diye sordum.
Karşı taraf şaşkın ve soğuktu.
- Yok bu promosyon ailelere...
- Tamam benim de ailem var.
Sevmiyorum o kelimeyi ama dulum aslında, iki çocuğum var.
- Hımmm... Çocuğunuz var, ama evli değilsiniz.
- Evet, bir mahzuru mu var?
- Yok tabii ama şirket politikası gereği ben bunu bir sormak zorundayım.
- Neyi soracaksınız?
- Evli olmayan çocukluya tatili veriyor muyuz diye...
- Şaka mı yapıyorsunuz? Tamam sorun, ben bekliyorum.
Biraz bekledim, bir sonuca varılmadı, "Ertesi gün size döneceğiz" dediler, o gün bugündür kazandığım bedava tatilimi bekliyorum. Anlaşılan o ki bu ülkede bekâra bedava tatil kazanma hakkı bile yok. Üstelik, ancak evlilik cüzdanınız olunca "aile"den sayılıyorsunuz. Çocuğunuz varmış, yokmuş fark etmez! Hayatımda ilk kez çekilişten bir şey kazanıyorum ve alamıyorum. Neden? Çünkü bekârım.
*
Dün evi altüst ettim ve doldurduğum kuponların bende kalan parçalarını aradım, sonunda iki tanesini buldum. (...)
... işin ilginç tarafı, bendeki bölümde ne bir seri numarası var, ne de adımın yazdığı kısım. Yani işin çekiliş kısmının da doğru yapıldığından şüpheliyim. Herhalde biriler ismimi beğendi de bana vermeyi uygun gördüler, ne bilsinler kime çattıklarını... (Ben diyorum size bana bir şey çıkmaz diye...) Verdikleri telefonu defalarca aradım ama cumartesi olduğu için herhalde kimseyi bulamadım.
Uzun lafın kısası, hediye tatil kazanma şansı gibi kandırmacalara itibar etmeden lütfen sorunuz. Bu ülkede çekilişe katılabilmenin de mi belli bir kriteri var?
Evli olacaksın, mümkünse üç çocuk, ev kadını tercih sebebi.
Şakası bir yana, logoları çekiliş kuponunun üzerinde duran TÜRSAB ve Deniz Ticaret Odası’nı acilen göreve davet ediyorum, bu ayrımcılığa bir dur demek lazım..
Balçiçek İLTER / HABERTÜRK
Telefondaki ses "Tatil kazandınız" dedi. "Hadi canım" diye cevap verdim.
"Niye? Nereden?" Hayatımda bırakın çekilişten bir şeyler kazanmayı, piyango bileti almışlığım bile dördü beşi geçmez, o da birilerinin zoruyla.
Pek aram yoktur öyle şans işleriyle. Şanslı olduğuma da inanmam, o tür talihlerin peşinden de koşmam.
Karşımdaki genç kadının sesi ciddiydi.
- Hanımefendi kupon doldurmuşsunuz.
Balçiçek İlter değil mi?
- Evet.
- Tamam, elimde doldurduğunuz kuponunuz var, çekilişte siz 4 gece 5 gün tatil kazandınız.
O anda anladım, hatırladım nerede kupon doldurduğumu... Demirciköy’de şahane bir koy var. Sessiz sedasız bir beach. Uzunya diye harika bir balık lokantası, salaş görünümlü ama tertemiz, kaliteli ve mütevazı. 14 Temmuz Cumartesi günü arkadaşlarımla oraları keşfetmeye gittim. Bayıldım, ertesi gün 15 Temmuz Pazar günü, ikizler, arkadaşlarım ve çocuklarıyla yani tıklım tıkış, deniz keyfi yapmaya gittik. İşte orada kapıda, bir üniversite öğrencisi, yolumuzu kesip, "Tatil kazanmak ister misiniz?" diye sordu. Sadece isim ve soyadınız, cep telefonunuz yeterli diye ekledi. Orada iki gün çifter çifter kupon doldurduk, biraz da eğlencesine... Telefondaki ses ondan bahsediyor olmalıydı.
- Evet hatırladım, doldurmuştum kupon ben. Ne kazandım?
- 4 gece 5 gün ailenizle tatil.
- Valla şahane... Nerede?
- Önce birkaç teyit almam lazım. İsminiz soyadınız, evlisiniz değil mi?
- Hayır bekârım.
Kısa bir sessizlik oldu. Şakayla karışık, "Yoksa vermiyor musunuz bekâra tatil? Hani ev verilmez ya..." diye sordum.
Karşı taraf şaşkın ve soğuktu.
- Yok bu promosyon ailelere...
- Tamam benim de ailem var.
Sevmiyorum o kelimeyi ama dulum aslında, iki çocuğum var.
- Hımmm... Çocuğunuz var, ama evli değilsiniz.
- Evet, bir mahzuru mu var?
- Yok tabii ama şirket politikası gereği ben bunu bir sormak zorundayım.
- Neyi soracaksınız?
- Evli olmayan çocukluya tatili veriyor muyuz diye...
- Şaka mı yapıyorsunuz? Tamam sorun, ben bekliyorum.
Biraz bekledim, bir sonuca varılmadı, "Ertesi gün size döneceğiz" dediler, o gün bugündür kazandığım bedava tatilimi bekliyorum. Anlaşılan o ki bu ülkede bekâra bedava tatil kazanma hakkı bile yok. Üstelik, ancak evlilik cüzdanınız olunca "aile"den sayılıyorsunuz. Çocuğunuz varmış, yokmuş fark etmez! Hayatımda ilk kez çekilişten bir şey kazanıyorum ve alamıyorum. Neden? Çünkü bekârım.
*
Dün evi altüst ettim ve doldurduğum kuponların bende kalan parçalarını aradım, sonunda iki tanesini buldum. (...)
... işin ilginç tarafı, bendeki bölümde ne bir seri numarası var, ne de adımın yazdığı kısım. Yani işin çekiliş kısmının da doğru yapıldığından şüpheliyim. Herhalde biriler ismimi beğendi de bana vermeyi uygun gördüler, ne bilsinler kime çattıklarını... (Ben diyorum size bana bir şey çıkmaz diye...) Verdikleri telefonu defalarca aradım ama cumartesi olduğu için herhalde kimseyi bulamadım.
Uzun lafın kısası, hediye tatil kazanma şansı gibi kandırmacalara itibar etmeden lütfen sorunuz. Bu ülkede çekilişe katılabilmenin de mi belli bir kriteri var?
Evli olacaksın, mümkünse üç çocuk, ev kadını tercih sebebi.
Şakası bir yana, logoları çekiliş kuponunun üzerinde duran TÜRSAB ve Deniz Ticaret Odası’nı acilen göreve davet ediyorum, bu ayrımcılığa bir dur demek lazım..
Balçiçek İLTER / HABERTÜRK