"BABAMIN AYNASINDA TEDAVİ OLUYORUM"!..NECATİ ŞAŞMAZ,NURİYE AKMAN'A KONUŞTU!..
'Benim tedavimi babam yapar' diyen Necati Şaşmaz, aldığı öğütleri Nuriye Akman'a anlattı: "Kimseyi hor görme. Seni göklere çıkaranla aşağılayan aynıdır oğlum aldanma."
Aslolanla hayali ayrıştırmak yerine, gerilim vaat eden Necati-Polat ikileminde derinleşeyim bari dedim. Necati, Polat olmadan önceki dünyasına yaslanarak gerilimi iyi yönetti. Magazin kuyusuna düşmeden, kurt ulumasından da, kuzu melemesinden de ötelerde bir yerde lafı bağladık. Şaşmaz'ın meramını anlatırken kullandığı kadın teşbihleri tartışmaya değer bir soru olarak havada asılı kaldı: Söyleyin bakalım kadın nedir? Katı mıdır, sıvı mı? Helva mıdır, su mu?
Polat, Necati'nin rol modeli mi?
Polat ailesinden, sevdiği her şeyden vazgeçip bu görevi yaptı. O noktada evet rol modelim. Ama ben bunu yapabilir miydim bilmiyorum.
İçinizdeki gizli kurtarıcı olma arzusunu mu hayata geçirdiniz Polat ile?
Kurtarıcı olma yönüyle değil de, sevilen olma yönüyle evet.
Sevilmeye o kadar mı hasrettiniz?
Sevilmeye alışkınım aslında. Polat bunu pekiştirdi.
Ama aynı zamanda da çok nefret edilen biri. Bu zıtlığı nasıl yönetiyorsunuz?
Polat'tan nefret eden, bu milletin ahlaki değerlerini omuzlamış bir insandan nefret ediyor. Ayrıca sevilmenin getirdiği sıkıntılar da olabiliyor.
Ama siz sevilmiyorsunuz ki, Polat seviliyor. Dolayısıyla o sahte sevgi...
Yoo. Polat'a duydukları sevgiye karşılık verdiğim için Necati de seviliyor.
Bazı gazeteciler Polat için "Abdullah Çatlı ile Rambo kırması dandik bir kahraman" diye yazmışlardı. Ve siz onları mahkemeye vermiştiniz. Demek ki Necati, Polat'la tamamen özdeşleşmiş durumda.
Öyle bir karışıklıktan bahsediyoruz ki mahkeme bile bu işin içinden çıkamadı. Ben sadece bir karakter ile tanındım. O da Polat. Benim resmimi koyup Polat Alemdar diye istediğiniz hakareti yapamazsınız. Ki Polat bizim markamız, şirket olarak ona zarar gelmesini istemeyiz.
Bu arada çatışmanın kralını yaşarsınız.
Neden?
Çünkü Polat'ın marka değerini koruyan Necati, şiirlerinde "Deniz olmuş akşamlar. Ne susar ne konuşur" diye yazabiliyor. Bir sufinin gece hayatını mı anlatıyor bu dizeler?
(Gülüyor) Sufinin gece hayatı derken yanlış anlaşılma olmasın.
Sufinin gece hayatında, aşk denizine dalıp, dilsiz ve dudaksız konuşmak yok mudur?
Ve gökteki ay gibi ayaksız yürümek... Ama işte gece hayatı denince...
Korkmayın o kadar canım. Gece ikiden sonra başlayıp, gün ağarana kadar geçen süre işte...
Evet. Şiirlerimin çoğunu o saatlerde yazmıştım. 16-20 yaşları arasında yazdım onları. Artık yazamıyorum.
Çünkü o "gece hayatınız" bitti, başka bir gece hayatı başladı.
Evet. Geceleri çekim yapıyoruz, gündüz yatıyoruz.
Merak etmeyin, gecenin çekimden sonraki kısmını sormayacağım. Şov dünyasına gelinceye kadar baba ve dede evinde bambaşka bir hava solumuşsunuz. Polat olduktan sonraki referans noktanız artık reyting mi?
Hayır. Referansım, geldiğim ata evi, dizide Ömer babada vücut buluyor.
Ama o sözler Polat'ın eylemleriyle örtüşmüyor ki.
Ama Polat sufi değil ki.
Ya Necati?
Necati bir muhib. Ben Allah'ı unutmadım. Kendime sufi diyebilmek çok büyük bir iddia olur. Aşılacak çok merhale var.
Şundan dolayı mı? Sufi, nefsinin perdelediği hakiki benliğini bulmak için kendisini soyar durmadan. Ama b