Babalar toplantısına katılan son isim öldü
İstanbul’daki otellerinin yanı sıra Gaziantep’te ve Bulgaristan’da yatırımları bulunan, MİT raporlarında ismi 1980’deki “Babalar Toplantısı”na katılanlardan biri olarak geçen Hikmet Sevcan hayatını kaybetti.
MİT raporlarında ismi 1980’deki “Babalar Toplantısı”na katılanların arasında geçen Hikmet Sevcan öldü.
81 yaşında hayatını kaybeden Sevcan’ın cenazesi yarın öğle namazı sonrası İstanbul Ataköy’deki aile mezarlığında defnedilecek.
Türkiye'nin yanı sıra birçok Avrupa ülkelerinde tanınan Hikmet Sevcan, eğitim hayatına Gaziantep Kozanlı’da İsmet Kaya İlkokulu’nda başlamıştı. İlkokulu Gaziantep’te bitiren, çocukluk yıllarında İstanbul’a yerleşen Sevcan, ortaokul ve liseyi İstanbul’da tamamladıktan sonra İstanbul'da Kapalıçarşı’da iş hayatına başlamıştı. 5 yıldızlı oteller zinciri olan Sevcan memleketi Gaziantep’e de yatırımlar yaptı.
15 BABADAN BİRİ OLDUĞU İDDİASI
1943 Gaziantep-Kilis doğumlu Hikmet Sevcan’ın adı 1980’de düzenlenen ve MİT raporlarında geçen “Babalar Toplantısı”na katılan yeraltı dünyasındaki 15 isimden biri olarak geçmişti. Sevcan, 2016’da yani 8 yıl önce yerel bir internet sitesine verdiği röportajda “Çocukluğumdan beri hiçbir sabıkam yoktur, savcılıktan da aldım noterden de mühürlettim. Benim çocukluğumdan bu yana hiçbir sabıka kaydım yok. Polis her gazetenin yazdığını varan1, varan2 bu yatak ihalelerine girdiğim için gazete de çıkan her hadiseyi GBT’ye yazmış. Benim uyuşturucuyla da olsun başka yüz kızartacak bir olayla da olsun en ufak bir sabıkam yok” demişti.
“EN KARŞI ÇIKTIĞIM ŞEY UYUŞTURUCU”
Gaziantep’te bir hastanesi de olan Sevcan, “Mafya babası, karanlık işlere karışma bunların hepsi 12 Eylül’ün eseri” derken “En çok karşı olduğum şey uyuşturucu. Polis çıkarsın bir gün bu uyuşturucu işini yapmışsın desin ben tekrar içeriye girmeye hazırım” diye konuşmuştu.
“MAFYA BABASIYIM DİYE YARDIM İSTEYENLER OLUYOR”
Sevcan, “Mafya babası olarak biliniyorsunuz. Sizden destek, yardım isteyen oldu mu?” sorusuna ise şöyle yanıt vermişti:
“Evet. Zaman zaman oluyor. İstanbul’da daha çok oluyor. Kapı gibi bir adam geliyor. Adam titriyor içeriye girince. Senin iki gözün, bir ağzın var. Bende de var niye titriyorsun diyorum. Ben heyecanlanıyorum, çok yaman söylediler. Oturtuyorum, sakinleştiriyorum, çay söylüyorum. Benim bir fabrikam var. Numaradan senet yapmışlar, borçlandırmışlar. Bana dediler ki Hikmet Sevcan’a git. Hikmet Sevcan halleder. Ne yapmam lazım, nasıl yardımcı olurum dedim. Bir telefon açsan yeter diyor. Açıyoruz telefonu adam öyle değil diyor, bize mal verecekti kapora aldı. Kaporayı da gününde ödemediği için fark istiyoruz. Bende ricada bulunuyorum. Bu parayı al bundan farkını alma. Böyle buna benzer şeyler. Bir de ayrıca mafya işlerinde benim ismimi kullananlar var. Halbuki hiç tanımıyorum, alakam yok. Belki beni görmüştür, yanımda çalışmıştır, 10 sene 20 sene önce ayrılmıştır. Bu gibi hadiseleri duyuyorum buna da çok üzülüyorum.”
