Aziz Yıldırım’dan flaş seçim ve 3 Temmuz açıklaması: "Eğer seçilirsem..."
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Habertürk TV'de katıldığı programda sarı lacivertli kulüpteki geleceği ve geçmişiyle ilgili konuştu.
Fenerbahçe Başkanı Aziz Yıldırım, Habertürk TV'de yayınlanan
"Sevilay Soruyor" programında Sevilay Yılman'ın sorularını
yanıtladı.
Yıldırım; 3 Temmuz süreci, Alex De Souza'nın gönderilişi ve Ali
Koç'la yarışacağı başkanlık seçime dair birbirinden önemli
açıklamalar yaptı. İşte Yıldırım'ın açıklamaları:
"Ben bıraktım, Fenerbahçeliler beni bırakmadı"
"Diyorlar ki 'Daha önce bırakacak dedi, bırakmadı'. Ben bıraktım,
Fenerbahçeliler beni bırakmadı. Bu sefer kararlı söylüyorum: Son
defa seçime giriyorum, son defa adayım. 3 yıl daha kalıp, bir daha
başkanlık yapmayacağım."
"Başkanlık zor iş. 'Bunu tavsiye ediyorum, şu başkan olsun' diye
birini tavsiye edemem. Biz kulübü halka açtık. 7-8 başkan adayı
çıkmalı, kimin projesi iyiyse başkan olmalı."
"Seçimi kaybetsem bile..."
"Seçimi kaybetsem bile sıradan bir Fenerbahçeli gibi
davranabilirim. Benim yorulduğumu söylüyorlar ama bu doğru değil.
Bizi yoran bu süreçte yaşadıklarımız.
Manevi anlamdaki kayıpları karşılayamazsınız. Ancak maddi kayıplar
karşılanabilir ve bunu ancak biz yapabiliriz. Benim devletle falan
işim yok. Bizim hedefimiz gelecek sezon futbolda şampiyon olmak ve
basketbolda da var olan başarımızı sürdürmek.
Seçimde sandıklar stadımızda olacak. Çimin üzerinin yarısı veya
tamamı kapatılacak. Basın mensupları ve kongre üyeleri de statta
olacak."
"Fenerbahçe için yattım"
"Benim arzum ve istediğim Yargıtay kararı belli olana dek
Fenerbahçe başkanı olarak kalmak. Ben Fenerbahçe'nin başında
olduğum için hapis yattım. Yoksa böyle bir şey olmayacaktı.
Benim 3 Temmuz'da yaptığım mücadele ortada. Biz o mücadeleyi
yapmasaydık ve başkanlığı bıraksaydık bugün Fenerbahçe bu noktada
olmazdı. Ancak mücadelemiz devam edecek hem bizim aklanmamız hem de
Fenerbahçe camiası için.
Bu sürecin getirdiği manevi anlamdaki kayıpları elbette
karşılayamazsınız. Ancak maddi kayıplar karşılanabilir ve bunu
ancak biz yapabiliriz. Benim devletle falan işim yok. Bizim
hedefimiz gelecek sezon futbolda şampiyon olmak ve basketbolda da
var olan başarımızı sürdürmek."
"15 Temmuz'a ilham verdik"
"2 Temmuz Cumartesi'ye kadar 3 Temmuz operasyonunu duymamıştım.
Fakat o gün Şekip Mosturoğlu beni aradı. Bir olay olduğunu fakat
bizimle ilgisi olmadığını söyledi. Ertesi gün polisler evrak uzattı
ve suçlama nedeniyle beni karakola götüreceklerini söylediler.
Daha sonra evimde çekimler yaptılar. Bizi mafya mensubu gibi
göstermeye çalıştılar. Bu FETÖ, öyle bir örgüt ki sadece Türkiye'de
değil, 160 ülkede aynı yapılanmaya sahip.
Fenerbahçe'nin direnişi, 15 Temmuz'da halka inanç verdi. Biz 3
Temmuz direnişini gösterince halk, darbe gecesi sokağa inecek
cesareti kendinde buldu."
"FETÖ'nün aracıları hapisteyken geldi"
"Arkamdan yazılanlara şaşırmadım. Çünkü önce suçlamayı yapıp
arkasından algı operasyonuna girişeceklerdi. Konunun şike
olmadığını biliyordum. Bu operasyon bana karşıydı. Herkesin
çıkacaktı ama en son çıkan ben olacaktım. Bana daha birinci günden
itibaren FETÖ'nün aracıları 'Başkanlığı bırak, 2 ay sonra
çıkarsın.' dediler.
Metris'teyken pek çok kişi bana mektup yazdı. O mektuplar, evimde
hâlâ duruyor ve benim en büyük dostlarım. Metris'ten çıktıktan
sonra beni ilk arayan ise rahmetli Süleyman Demirel'di."
Alex neden gönderildi?
"Alex'in sorunu benimle değil, teknik direktörleydi. Biz de alacağı
neyse verip gönderdik. Kendisine kal deseydik Aykut Kocaman istifa
edecekti. Bugün de olsa aynı şeyi yaparım. Sadece Alex için değil,
her futbolcu için konuşuyorum."