Ayşe Arman, Hürriyet Okur Temsilcisi'ne resti çekti: Ben şeffaf, açık kadınım, cart diye koyarım!
Hürriyet yazarı Ayşe Arman, kendisini Instagram'dan 'reklam yapmak'la suçlayan Hürriyet Okur Temsilcisi Faruk Bildirici'ye köşesinden sert çıktı.
Hürriyet Gazetesi Okur Temsilcisi Faruk Bildirici, okurlardan gelen
şikâyetler üzerine Insagtram hesaplarını incelediği Ayşe Arman ve
Sibel Arna'nyı 'reklam yapmak'la suçlamış, iki yazara Doğan Grubu
Yazılı Basın Yayın İlkeleri’ni hatırlatmıştı.
‘Okurların eleştirdiği isimlerden’ Arman’ın Instagram hesabına
baktığında çok sayıda marka övgüsü ve fotoğraf içeren paylaşım
gördüğünü aktaran Bildirici şöyle devam etmişti: “En çok da S.
marka spor ayakkabıları ile ilgili paylaşım yapmıştı. Geçen yıl
eylül ayından itibaren bu marka ayakkabılarla çekilmiş 20’den fazla
fotoğraf geçmişti hesabından. Bir fotoğrafın altında bu marka ile
ilgili olarak ‘Onlar ayakkabı değil S. bir kere dedim. Her şeyin
altına olurlar. Sonsuza kadar yürüyorum, bundan rahatı yok’
yazmıştı. Bir klinikte çalışan altı kadınla birlikte çekilmiş ve
yine aynı marka ayakkabıların gösterildiği fotoğrafı ‘Bugün yine
geldim hahahaha bir de ne göreyim bütün kızlar benim Hindistan’ı
dere tepe dolaştığım ayakkabıları giymiş. Bütün klinik rahat diye
beyaz S.’leri geçirmiş ayağına’ notuyla paylaşmıştı. Arman’ın bu
ayakkabı markası hakkında övgü içeren başka satırları da vardı ve
hatta bu markanın geçen Anneler Günü’nde düzenlediği ‘S. ile rahat
bi’pazar’ etkinliğinin duyurusunu da yapmıştı.”
Hürriyet yazarı Ayşe Arman, kendisini Instagram'dan 'reklam
yapmak'la suçlayan Hürriyet Okur Temsilcisi Faruk Bildirici'ye
köşesinden sert çıktı.
"Ürün yerleştirme bana uymaz" başlığı altında Bildirici'ye cevap
veren Ayşe Arman, "Ben kimseye Instagram'ımla ilgili hesap vermek
zorunda hissetmiyorum kendimi" dedi.
İşte Arman'ın çok konuşulacak o cevabı:
ÜRÜN YERLEŞTİRME BANA UYMAZ
INSTAGRAM hesabım, benim kendime ait bir alan. İnanılmaz
eğlendiğim, geyik yapığım, kafamı boşalttığım, makyajsız
fotoğraflarımı, özel hayatımı paylaştığım, günün her anı insanlarla
iletişimde olduğum bir alan. Orada ben gazeteci filan değilim. Ya
da sadece gazeteci değilim. Anneyim, gezginim, ev kadınıyım,
alıveriş manyağıyım, depresyondayım, umredeyim, Varanasi’deyim,
Mumbai’de ev-otelimdeyim, ergen annesiyim, sevgiliyim, her
pazartesi diyete giren ve bozanım, spor yapanım... Bin türlü halim
var benim. Türkçesi, sadece gazeteci Ayşe Arman değilim. Her
şeyim.
Ve sosyal medya, hepimizin her rengini yansıtıyor. Ben kimseye
Instagram’ımla ilgili hesap vermek zorunda hissetmiyorum kendimi.
Sevdiğim, fayda gördüğüm şeyleri paylaşırım, duyururum, överim,
hoşuma gitmeyen şeyleri de yererim, bunu bir hizmet olarak
addediyorum. Ürün de yerleştirmem, böyle bir numara yapmaya gerek
yok çünkü. Ben şeffaf, açık kadınım, sevdiğim şeyi cart diye
koyarım. Öyle de yapmaya devam edeceğim. Nokta.