13 Eyl 2023 14:04 Son Güncelleme: 13 Eyl 2023 14:07

Ayhan Bora Kaplan'ın ifadesi ortaya çıktı: Polisler benden rüşvet istedi

Suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla gözaltına alındıktan sonra tutuklanan Ayhan Bora Kaplan’ın ifadesi ortaya çıktı. Yakalandığı sırada valizindeki ayakkabının içerisine gizlenmiş vaziyette bulunan 50 bin Euro için "Cebime sığmadığı için ayakkabının içine koydum" diyen Kaplan, ifadesinde bazı polislerin kendisinden rüşvet istediğini söyledi.

Eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya yakın olduğu belirtilen ve suç örgütü lideri olduğu iddiasıyla tutuklanan Ayhan Bora Kaplan’ın ifadesine ulaşıldı.

Ankara’da yer altı dünyasında ‘Kaplan Grubu’ olarak bilinen ve 15 Temmuz Darbe Girişimi akşamı uzun namlulu silahlarla TRT binası önüne gidişi ile adından söz ettiren suç örgütüne yönelik sürdürülen soruşturma kapsamında çete lideri olduğu öne sürülen Kaplan dahil 14 şüpheli tutuklandı, 15 şüpheli adli kontrol kararıyla serbest kaldı.

Operasyon kapsamında gözaltına alınan 3. Sınıf Emniyet Müdürü N.A.Ç. ile eski polis U.K. adli kontrol kararıyla serbest bırakılan şüpheliler arasında yer aldı.

137 SAYFALIK İFADE

Çete lideri Kaplan, emniyette 137 sayfa ifade verdi.

İfade işleminde Kaplan’ın avukatı Doç. Dr. Sinan Kocoğlu da hazır bulundu.

Hürriyet'in haberine göre; Kaplan ifadesinde, "Bu olayın bir kurgu olduğunu düşünüyorum. Bunun sebebinin de 15 Temmuz darbe girişimine karşı mücadele aktif rol aldığım için olduğunu düşünüyorum" iddiasında bulundu.

"SANA ÖYLE BİR DOSYA YAPARIM Kİ HAYATINI BİTİRİRİM"

Kaplan, ifadesinde bazı polislerin kendinden rüşvet istediğini belirterek, “2017 yılında A… barın işletmeciliğini yaptığım dönemde ismini A.A. olarak öğrendiğim organize müdürü olarak bildiğim şahısla tanıştım. Yanında ismini öğrendiğim N.Ç. vardı. 2018 yılında G... isimli restoranı işlettiğim zaman, 250 bin dolar rüşvet istedi. Ben bu kadar para vermem dediğimde, ‘Sana öyle bir dosya yaparım ki hayatını bitiririm’ dedi. Ben de bir suç işlemediğimi söyledim. Ancak bir gün mekânı bastılar ve iş yapmamı engellediler. Sonra bize gelip haftalık 30 bin TL vermemiz durumunda asayiş şubenin uygulamaya gelmeyeceğini söylerdi” iddiasında bulundu.

‘EMNİYETTEKİ ADAMLARINIZ’

Müştekilerin verdiği ifadeler hatırlatılarak “Eğlence mekânlarını ele geçirmek için silahlı saldırılar düzenlendiğiniz, adli mercilere yansıyan eylemler olması durumunda ise emniyet camiasında bulunan adamlarınız ile emniyet birimlerine intikal eden eylemleri ileri boyuta gitmesini engellediğiniz (...) E.Y. ile birlikte eğlence mekânlarına karşı yapılan eylemleri planladığınız anlaşılmıştır” şeklindeki soruya da Kaplan “E.Y. büyük oğlumun kirvesidir. Benim ismimi ve ticari unvanımı kullanmıştır” yanıtını verdi.

50 BİN EURO SAVUNMASI

Ayhan Bora Kaplan ifadesinde Almanya’da buldukları restorantın yerine bakmak için yurtdışına çıkmaya çalıştığını ileri sürerek “Salı günü dönecektim” iddiasında bulundu. Yakalandığı sırada valizindeki ayakkabının içerisine gizlenmiş vaziyette bulunan 50 bin Euro için de Kaplan “50 bin Euro dövizi saklamadım. Cebime sığmadığı için ayakkabının içine koydum. Bu parayla belirttiğim gibi restoran yeri alacaktım” dedi. Ele geçirilen dekontlarda bulunan para transferlerine ilişkin soruya da Ayhan Bora Kaplan “Bu paraları yurtdışında casinolarda kazanarak, değişik zamanlarda getirdim. Vergi barışında bankalara yatırdım” diyerek yanıt verdi.

‘SOSYAL MEDYA FENOMENİ’

Kaplan’ın avukatı Doç. Dr. Sinan Kocoğlu savunmasında müvekkilinin bir sosyal medya fenomeni olduğu ileri sürerek “Kaplan 15 Temmuz 2016 günü darbe teşebbüsü esnasında TRT Genel Müdürlüğü’nü basan Fetullahçı askerlere karşı cansiparane mücadele vermiş bir kahramandır” iddiasında bulundu.

Yakalanan şüpheli Uğur Pekşen’in Emniyet’teki sorgu tutanağında çete lideri Kaplan için dikkat çeken şu “açıklama” yer aldı:

“Günümüzde gerek adliye gerekse Emniyet içerisindeki konjonktür değişmelerden sonra Bora Kaplan isimli şüpheli bu kurumlardaki bağlantılarının kaybolduğu ve dolayısı ile etkinliğinin azaldığı düşüncesine kapılması sebebi ile kurmuş olduğu suç örgütünün geçmiş dönemlerde karışmış olduğu suça konu eylemlerinin açığa çıkacağı düşüncesine kapıldığı değerlendirilmiştir.”