23 Mar 2014 22:05
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 16:01
Aydan Şener'den dizilere ince gönderme!
Cine5 ekranlarında “İpek Tuzcuoğlu İle Yüzleşme” programının konuğu ekranların beğenilen yüzü, başarılı oyuncu Aydan Şener’di.
Aydan Şener, özel hayatında ve oyunculuk dünyasında yaşadıklarını tüm samimiyetiyle anlattı.
“Çok konuklu programlara çıkmayı sevmiyorum”
İpek Tuzcuoğlu’nun programın adına ithafta bulunarak “Sever misin yüz yüze olmayı yakın olmayı?” sorusu üzerine cevap veren Aydan Şener “Çok severim. İnsanlarla konuşurken gözlerinin içine bakmayı severim. Ben konuşurken de gözlerimin içine bakılmasını isterim. Özellikle programlara bazen bu nedenle çıkmıyorum. Üç beş konuk olduğu zaman pek kendini ifade etme fırsatı bulamayabiliyorsun. Hele ki şarkıcı konuk da varsa, biz şarkıda söylemediğimiz için, program boyunca dinlemek durumunda kalıyorsun.” dedi.
“Annem öldüğünden beri Bursa’ya gidemedim”
Aydan Şener için çocukluğunun geçtiği Bursa’nın hayatındaki yeri ayrı. Duygularını İpek Tuzcuoğlu ile Yüzleşme’de paylaşan Şener bu şehre annesinin ölümünün ardından ayak basamamış. “ Çok küçük yaşta ailemle Bursa’ya geldik, çocukluğum, gençliğim orada geçti. Annemin vefatından sonra Bursa’ya epeydir gidemiyorum. Tiyatro ile bir turnemiz var mecburen gideceğim. Teyzelerim de çağırıyorlar. Neredeyse iki sene oluyor gidemiyorum. Bu konuda çok duygusalım. Bursa benim çocukluğum, gençliğim, ailem, annem demek çocukluk güzelmiş. Herkes yanında, ailenden herkes sağ. Onlar çok güzel mutluluklarmış. diyen Şener Utangaçlık hep var karakterimden gelen bir şey kendimi rahat hissettiğim ortamlarda rahatlayabiliyorum. Utangaç, naif, hüzünlü bir tarafım var. İçimde çocuk bir tarafım var, kimi zaman ağlayan, kimi zaman gülen onu yaşatmaya çalışıyorum.” diyerek bilinmeyenlerini anlattı.
“Osman Seden babam gibiydi”
İpek Tuzcuoğlu’nun “Hayatının en önemli insanlarından biri de Osman Seden, TV dizilerinin babası ve senin de ikinci babandı değil mi ?” sorusu üzerine Aydan Şener “Osman Seden çok önemliydi, çok iyiydi aramız babam gibiydi. Çok sevdiğim bir insandı. Osman Seden’in oyunculuğuma katkısı çok olmuştur. Çalıkuşu’ndan itibaren birçok dizi de çalıştık. Yönetmen-oyuncudan öte başka bir bağımız vardı. Sete gelirdim, girer girmez senin bir şeyin var derdi. Canımı sıkan bir şey varsa hissederdi. Neşelendirmek için elinden geleni yapardı. Setleri çok eğlenceli geçerdi. Hem çalışır, hem de eğlenirdik. Hayatımda ve kariyerimde önemli bir insandı. Hoşgörülü olmayı, güler yüzlü olmayı birçok şeyi ondan öğrendim.” diyerek usta yönetmenin hayatındaki önemini anlattı.
“Aydan Şener’den dizilere ince gönderme”
İpek Tuzcuoğlu’nun “Sen Çalıkuşu ve Fatih Harbiye dizisini de yaptın. Fatih Harbiye şimdi de yapılıyor. Çok zor şartlar altında çalışıldı o dönemler.Geçmişle günümüzü mukayese ettiğinde ne görüyorsun şimdi daha mı şanslı görüyorsun yeni yapımları? sorusu üzerine cevap veren Aydan Şener şimdi ki oyuncuların şartlar açısından daha şanslı olduğunu düşünüyor. Şener “Samanyolu dizisinde de ben oynamıştım. Çok uzun sürdüğü için işler bu dönemde oyuncular daha büyük para kazanıyor. Bu bir gerçek. Sürdüğü sürece tabii ki dizi, 70-100 bölüm giden işler var. Bizim en uzun dizimiz 13-16 bölüm idi. Çalıkuşu yedi bölüm, Samanyolu ve Fatih Harbiye dört bölümdür. Her şeyden önce böyle bir avantaj var. Fakat şu da var ki biz üç eseri de, bir tek Kerime Nadir’in Samanyolu’nu güncelleştirmiştik. Ama o da dört bölüm olduğu için günümüzde geçen gene romana çok sadık kalarak güncelleştirilmişti. Çalıkuşu, Fatih Harbiye ise birebir romandan çekilmiştir, hiç dışına çıkmadan." sözü üzerine İpek Tuzcuoğlu "Bölümler uzadıkça mecburen hikayenin dışına çıkılıyor." deyince Aydan Şener "Şimdi ne kadar doğru ne kadar değil, onu ben bilemiyorum. Arada bir fark dersen Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu’sunu biz aynen çektik, Peyami Safa’nın Fatih Harbiye’si de aynı romandaki gibiydi, o zaman da süreleri ancak bu kadar olabiliyordu.” diyen sanatçı dizilere ince bir gönderme yaptı. İpek Tuzcuoğlu “Kırılıyor değil mi insan o kadar özen gösteriyoruz dizilere” deyince Şener “Hepimizin başına geliyor. Biraz da alışıldı bu duruma. Bir oyuncu olarak sektörün böyle bir yönünün olması insanı kıran şeyler. Bekliyorum. Çok iyi bir şey olursa yapacağım, olmazsa yapmayacağım. Çok da dert değil.” diyerek içine sinen bir proje olmazsa sektöre dönmeyi düşünmediğini söyledi.
Sevmediğim huyum geç kalmak”
İpek Tuzcuoğlu’nun “Hiç sevmediğin bir huyun var mı?” sorusuna samimiyetle cevap veren Aydan Şener “Geç kalmak, buna engel olamıyorum maalesef. Sürekli bir heyecanla yetişme, koşma telaşıyla yaşıyorum. Zamanlama kavramım zayıf. Ben kendimi bildim bileli böyleyim. Okula da geç kalırdım, otobüsü kaçırırdım. Kızım Ecem mesela bir yere gidileceği zaman saati erken söylüyor. O öyle bir formül buldu bu işe.” diyerek anlattı.
Yemek yapmak benim için terapi”
İpek Tuzcuoğlu ile Yüzleşme’de hayatını samimiyetle anlatan Aydan Şener evinde en sevdiği, rahat olduğu yerin mutfak olduğunu söyleyerek “Mutfak önemli, yemek yapmayı çok seviyorum. Bir giriyorum üç beş çeşit yapıp çıkıyorum. Bir karar vereceksem orada veriyorum düşünüyorum. Mutfakta çalışmak beni çok rahatlatıyor. Terapi gibi. “dedi.
“Yalnızlığı seviyorum”
Özel hayatında yalnızlığı daha çok sevdiğini İpek Tuzcuoğlu ile Yüzleşme’de anlatan Aydan Şener hayatına girecek kişilere de temkinli yaklaşıyor. “Tabii ki insanın inandığı doğrular değişmemeli, o doğruların peşinde gitmeli. İnsan bazen yanlış insanlara da inanabiliyor. Yaşıyoruz, yaşadık. Ben onun için çok fazla insanla görüşmüyorum. Çok fazla insanı hayatımın içine almıyorum. Yalnızlığı seviyorum, kendime de yetebilen bir insanım. Dostlarım, arkadaşlarım var çıkıyoruz geziyoruz .Onun haricinde evimde kızım hayvanlarımla öyle geçiyor. diyen Şener “Beni en çok sinirlendiren şey başta yalan. Çünkü aptal yerine konulmaktan, haksızlıktan hoşlanmıyorum, biraz fevriyim.” Diyerek duygularını paylaştı.
“İlhan Şeşen enteresan bir adam”
İpek Tuzcuoğlu’nun “Türkiye’nin en karizmatik adamları ile çalıştın İlhan Şeşen, Kenan Işık desem ne dersin?” sorusu üzerine Aydan Şener “İlhan Şeşen enteresan bir adam, çok ilginç, nevi şahsına münhasır denir ya gerçekten öyle bir insan. Hayatı, aşkı çözmüş bir insan. Onunla sohbet etmek her zaman hoşuma giden bir şey. Çok kaliteli, düzgün, ağırbaşlı, iyi kalpli, çok iyi bir insan. Onun için onu çok seviyorum. Kenan Işık’la da Fikrimin İnce Gülü dizisinde birlikte çalışmıştık. Benim aramın bozuk olduğu hiçbir rol arkadaşım olmamıştır. Jönler, diğer bayan arkadaşlardan olsun. Kimseyle sorun yaşamadım. Belki benden kaynaklanıyor olabilir, hepsiyle hala görüşürüm, sarılır, konuşuruz.” diye cevap verdi.
“Kızım Ecem sebeb-i hayatım”
Kendisi gibi oyuncu olmayı seçen kızıyla ilgili İpek Tuzcuoğlu’yla duygularını paylaşan Aydan Şener “Hayat ve Ecem. Hayatım zaten o benim. Sebebi hayatım diye seviyorum. Her şey onun istediği gibi olsun.Hayat onun hayatı kararlar onun kararları. Ben her zaman onun arkasında destekçisiyim. Çok mutlu iyi bir hayatı olsun istiyorum her anne gibi.” dedi.
“Annem söz konusu olunca dayanamıyorum”
İpek Tuzcuoğlu ile Yüzleşme’de annesi ile ilgili konuşurken duygulanan Aydan Şener, annesinin hatıra defterine yazdığı satırları dinlerken gözyaşlarını tutamadı. “Bunu benim hatıra defterime yazmış. Söz konusu annem olunca her ortamda böyle, dayanamıyorum ağlıyorum çok zor.” diyerek annesinin yokluğunun hissettirdiği acıyı paylaştı.
“Çok konuklu programlara çıkmayı sevmiyorum”
İpek Tuzcuoğlu’nun programın adına ithafta bulunarak “Sever misin yüz yüze olmayı yakın olmayı?” sorusu üzerine cevap veren Aydan Şener “Çok severim. İnsanlarla konuşurken gözlerinin içine bakmayı severim. Ben konuşurken de gözlerimin içine bakılmasını isterim. Özellikle programlara bazen bu nedenle çıkmıyorum. Üç beş konuk olduğu zaman pek kendini ifade etme fırsatı bulamayabiliyorsun. Hele ki şarkıcı konuk da varsa, biz şarkıda söylemediğimiz için, program boyunca dinlemek durumunda kalıyorsun.” dedi.
“Annem öldüğünden beri Bursa’ya gidemedim”
Aydan Şener için çocukluğunun geçtiği Bursa’nın hayatındaki yeri ayrı. Duygularını İpek Tuzcuoğlu ile Yüzleşme’de paylaşan Şener bu şehre annesinin ölümünün ardından ayak basamamış. “ Çok küçük yaşta ailemle Bursa’ya geldik, çocukluğum, gençliğim orada geçti. Annemin vefatından sonra Bursa’ya epeydir gidemiyorum. Tiyatro ile bir turnemiz var mecburen gideceğim. Teyzelerim de çağırıyorlar. Neredeyse iki sene oluyor gidemiyorum. Bu konuda çok duygusalım. Bursa benim çocukluğum, gençliğim, ailem, annem demek çocukluk güzelmiş. Herkes yanında, ailenden herkes sağ. Onlar çok güzel mutluluklarmış. diyen Şener Utangaçlık hep var karakterimden gelen bir şey kendimi rahat hissettiğim ortamlarda rahatlayabiliyorum. Utangaç, naif, hüzünlü bir tarafım var. İçimde çocuk bir tarafım var, kimi zaman ağlayan, kimi zaman gülen onu yaşatmaya çalışıyorum.” diyerek bilinmeyenlerini anlattı.
“Osman Seden babam gibiydi”
İpek Tuzcuoğlu’nun “Hayatının en önemli insanlarından biri de Osman Seden, TV dizilerinin babası ve senin de ikinci babandı değil mi ?” sorusu üzerine Aydan Şener “Osman Seden çok önemliydi, çok iyiydi aramız babam gibiydi. Çok sevdiğim bir insandı. Osman Seden’in oyunculuğuma katkısı çok olmuştur. Çalıkuşu’ndan itibaren birçok dizi de çalıştık. Yönetmen-oyuncudan öte başka bir bağımız vardı. Sete gelirdim, girer girmez senin bir şeyin var derdi. Canımı sıkan bir şey varsa hissederdi. Neşelendirmek için elinden geleni yapardı. Setleri çok eğlenceli geçerdi. Hem çalışır, hem de eğlenirdik. Hayatımda ve kariyerimde önemli bir insandı. Hoşgörülü olmayı, güler yüzlü olmayı birçok şeyi ondan öğrendim.” diyerek usta yönetmenin hayatındaki önemini anlattı.
“Aydan Şener’den dizilere ince gönderme”
İpek Tuzcuoğlu’nun “Sen Çalıkuşu ve Fatih Harbiye dizisini de yaptın. Fatih Harbiye şimdi de yapılıyor. Çok zor şartlar altında çalışıldı o dönemler.Geçmişle günümüzü mukayese ettiğinde ne görüyorsun şimdi daha mı şanslı görüyorsun yeni yapımları? sorusu üzerine cevap veren Aydan Şener şimdi ki oyuncuların şartlar açısından daha şanslı olduğunu düşünüyor. Şener “Samanyolu dizisinde de ben oynamıştım. Çok uzun sürdüğü için işler bu dönemde oyuncular daha büyük para kazanıyor. Bu bir gerçek. Sürdüğü sürece tabii ki dizi, 70-100 bölüm giden işler var. Bizim en uzun dizimiz 13-16 bölüm idi. Çalıkuşu yedi bölüm, Samanyolu ve Fatih Harbiye dört bölümdür. Her şeyden önce böyle bir avantaj var. Fakat şu da var ki biz üç eseri de, bir tek Kerime Nadir’in Samanyolu’nu güncelleştirmiştik. Ama o da dört bölüm olduğu için günümüzde geçen gene romana çok sadık kalarak güncelleştirilmişti. Çalıkuşu, Fatih Harbiye ise birebir romandan çekilmiştir, hiç dışına çıkmadan." sözü üzerine İpek Tuzcuoğlu "Bölümler uzadıkça mecburen hikayenin dışına çıkılıyor." deyince Aydan Şener "Şimdi ne kadar doğru ne kadar değil, onu ben bilemiyorum. Arada bir fark dersen Reşat Nuri Güntekin’in Çalıkuşu’sunu biz aynen çektik, Peyami Safa’nın Fatih Harbiye’si de aynı romandaki gibiydi, o zaman da süreleri ancak bu kadar olabiliyordu.” diyen sanatçı dizilere ince bir gönderme yaptı. İpek Tuzcuoğlu “Kırılıyor değil mi insan o kadar özen gösteriyoruz dizilere” deyince Şener “Hepimizin başına geliyor. Biraz da alışıldı bu duruma. Bir oyuncu olarak sektörün böyle bir yönünün olması insanı kıran şeyler. Bekliyorum. Çok iyi bir şey olursa yapacağım, olmazsa yapmayacağım. Çok da dert değil.” diyerek içine sinen bir proje olmazsa sektöre dönmeyi düşünmediğini söyledi.
Sevmediğim huyum geç kalmak”
İpek Tuzcuoğlu’nun “Hiç sevmediğin bir huyun var mı?” sorusuna samimiyetle cevap veren Aydan Şener “Geç kalmak, buna engel olamıyorum maalesef. Sürekli bir heyecanla yetişme, koşma telaşıyla yaşıyorum. Zamanlama kavramım zayıf. Ben kendimi bildim bileli böyleyim. Okula da geç kalırdım, otobüsü kaçırırdım. Kızım Ecem mesela bir yere gidileceği zaman saati erken söylüyor. O öyle bir formül buldu bu işe.” diyerek anlattı.
Yemek yapmak benim için terapi”
İpek Tuzcuoğlu ile Yüzleşme’de hayatını samimiyetle anlatan Aydan Şener evinde en sevdiği, rahat olduğu yerin mutfak olduğunu söyleyerek “Mutfak önemli, yemek yapmayı çok seviyorum. Bir giriyorum üç beş çeşit yapıp çıkıyorum. Bir karar vereceksem orada veriyorum düşünüyorum. Mutfakta çalışmak beni çok rahatlatıyor. Terapi gibi. “dedi.
“Yalnızlığı seviyorum”
Özel hayatında yalnızlığı daha çok sevdiğini İpek Tuzcuoğlu ile Yüzleşme’de anlatan Aydan Şener hayatına girecek kişilere de temkinli yaklaşıyor. “Tabii ki insanın inandığı doğrular değişmemeli, o doğruların peşinde gitmeli. İnsan bazen yanlış insanlara da inanabiliyor. Yaşıyoruz, yaşadık. Ben onun için çok fazla insanla görüşmüyorum. Çok fazla insanı hayatımın içine almıyorum. Yalnızlığı seviyorum, kendime de yetebilen bir insanım. Dostlarım, arkadaşlarım var çıkıyoruz geziyoruz .Onun haricinde evimde kızım hayvanlarımla öyle geçiyor. diyen Şener “Beni en çok sinirlendiren şey başta yalan. Çünkü aptal yerine konulmaktan, haksızlıktan hoşlanmıyorum, biraz fevriyim.” Diyerek duygularını paylaştı.
“İlhan Şeşen enteresan bir adam”
İpek Tuzcuoğlu’nun “Türkiye’nin en karizmatik adamları ile çalıştın İlhan Şeşen, Kenan Işık desem ne dersin?” sorusu üzerine Aydan Şener “İlhan Şeşen enteresan bir adam, çok ilginç, nevi şahsına münhasır denir ya gerçekten öyle bir insan. Hayatı, aşkı çözmüş bir insan. Onunla sohbet etmek her zaman hoşuma giden bir şey. Çok kaliteli, düzgün, ağırbaşlı, iyi kalpli, çok iyi bir insan. Onun için onu çok seviyorum. Kenan Işık’la da Fikrimin İnce Gülü dizisinde birlikte çalışmıştık. Benim aramın bozuk olduğu hiçbir rol arkadaşım olmamıştır. Jönler, diğer bayan arkadaşlardan olsun. Kimseyle sorun yaşamadım. Belki benden kaynaklanıyor olabilir, hepsiyle hala görüşürüm, sarılır, konuşuruz.” diye cevap verdi.
“Kızım Ecem sebeb-i hayatım”
Kendisi gibi oyuncu olmayı seçen kızıyla ilgili İpek Tuzcuoğlu’yla duygularını paylaşan Aydan Şener “Hayat ve Ecem. Hayatım zaten o benim. Sebebi hayatım diye seviyorum. Her şey onun istediği gibi olsun.Hayat onun hayatı kararlar onun kararları. Ben her zaman onun arkasında destekçisiyim. Çok mutlu iyi bir hayatı olsun istiyorum her anne gibi.” dedi.
“Annem söz konusu olunca dayanamıyorum”
İpek Tuzcuoğlu ile Yüzleşme’de annesi ile ilgili konuşurken duygulanan Aydan Şener, annesinin hatıra defterine yazdığı satırları dinlerken gözyaşlarını tutamadı. “Bunu benim hatıra defterime yazmış. Söz konusu annem olunca her ortamda böyle, dayanamıyorum ağlıyorum çok zor.” diyerek annesinin yokluğunun hissettirdiği acıyı paylaştı.