06 Tem 2009 09:11 Son Güncelleme: 19 Kas 2018 13:48

AV MERAKLISI GAZETECİNİN MACERALARI!...

Av meraklısı bir gazeteci ile tanışınca, ben de vaktiyle iki sene kadar ava çıkmış ve epey kibrit kutusu vurmuş biri olarak, anlattığı avcılık hikâyelerine ilgisiz kalmadım.

Yanlış otopsi

Av meraklısı bir gazeteci ile tanışınca, ben de vaktiyle iki sene kadar ava çıkmış ve epey kibrit kutusu vurmuş biri olarak, anlattığı avcılık hikâyelerine ilgisiz kalmadım.

Karşılıklı av hatıraları anlattık.

Avcılık nasıl ciddi ve disiplin gerektiren bir iş ise (yoksa spor mu desek) av maceralarını anlatmak ve dinlemek de o derecede önemlidir.

* * *

Sözün bir yerinde kendime ait hatıralar tükendi.

Sohbeti devam ettirmek için, nakle başlamak şart oldu.

Başka bir avcıdan dinlediğim acıklı hikâyeden bahsettim.

* * *

Avcılığı amatörlükten çıkarmış ve artık bir hayat tarzı haline getirmiş bir başka avcıdan dinlemiştim.

Edirne'den Bursa'ya, Ankara'dan Antalya'ya kadar ülkenin dört bir tarafına, günler süren av partileri düzenleyen bir grup avcı, yeni bir program yapmışlar.

Silahlarını, mermilerini, köpeklerini almışlar, nevalelerini hazırlamışlar, yola çıkmışlar.

Yolda giderken...

Minibüsün arkasında duran beş köpek...

Camdan vuran güneş yüzünden, sessiz sedasız can vermiş.

* * *

Dinlediğimde çok üzülmüştüm.

Aktardığım gazeteci arkadaş, yılların avcısı olduğu için, sonucu tahmin etti.

Daha "Minibüsün arkasında duran" dediğim sırada, "Köpekler ölmüş mü?" diye sordu.

Demek ki rastlanan bir durum.

"O ne ki!" dedi gazeteci-avcı arkadaş; "Kapalı bagaja kilitleyip yola çıkanlar var. Sonra da ölüsüyle karşılaşıyorlar çok sevdikleri köpeğin."

* * *

İşte ben bu nakil hikâyeyi anlattığım sırada, Ankara'da çok değerli polis köpekleri, ihmal yüzünden aynı şekilde ölmüşler.

Kimi uyuşturucu uzmanı, kimi bomba...

Her biri çok değerli.

O değerli köpeklerden sorumlu olan polisler, kebap yemek için ayrılmışlar.

Kahraman köpekleri arabaya kilitlemişler.

* * *

Başında biri bekleyememiş.

Klimayı çalıştırmak akıllarına gelmemiş.

Hayvancıklar sıcaktan ve havasızlıktan arabanın içinde boğulmuş.

O sorumlulara ne demek yaraşır? Aferin desek yeter mi?

* * *

Yediğiniz yemek boğazınızdan geçti mi?

Üstüne tatlı da söylediniz mi?

Siz orada tıkınırken, "Şu bizim yavrular arabada ne yapıyordur?" diye düşünmek gelmedi mi hiç?

Bravo!

* * *

Bir de köpeklere otopsi yapmışlar.

Acaba araba içinde havasızlıktan değil de zehirlenme yüzünden vs ölmüş olabilirler mi diye.

Otopsiyi köpeklere değil, onları arabaya kilitleyip gidenlere yapmak gerek.

Ne kadar beyin olduğunu görmek için.

MEHMET ŞEKER / YENİ ŞAFAK