Atilla Taş ve 11 gazeteci yeniden tutuklandı!
Aralarında Atilla Taş ve Gökçe Fırat Çulhaoğlu'nun da aralarında bulunduğu 13 şüpheliden 12'si tutuklandı.
“FETÖ'nün medya yapılanması” davasında 31 Mart’ta tahliyelerine
karar verildikten sonra cezaevi çıkışında "darbe girişimi"
soruşturması kapsamında yeniden gözaltına alınan aralarında 13
şüpheliden 12'si çıkarıldıkları mahkemece tutuklandı. Gazeteci Ali
Akkuş, tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
14 gündür gözaltında tutuklan aralarında Atilla Taş ve Gökçe Fırat
Çulhaoğlu'nun da bulunduğu 13 şüpheli, "anayasal düzeni ortadan
kaldırmaya teşebbüs" ve "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan
kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" ile
suçlamalarıyla tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilmişti.
Tutuklanan 13 şüpheli: şarkıcı Atilla Taş, gazeteciler Abdullah
Kılıç, Bünyamin Köseli, Cihan Acar, Erkan Acar, Gökçe Fırat
Çulhaoğlu, Hüseyin Aydın, Murat Aksoy, Oğuz Usluer, Seyit Kılıç,
Yetkin Yıldız, Yakup Çetin.
"Darbe girişimi eyleminin etki ajanlığını
yaptılar"
Şüpheliler hakkındaki sevk yazısında, 15 Temmuz darbe girişiminde
bulunan FETÖ/PDY şüphelilerinin, “darbe girişimi esnasında, sonrası
ve öncesinde örgütsel kamuoyu oluşturmak maksadıyla örgütün medya
yapılanmasında yer aldıkları” öne sürüldü.
Yazıda, şüphelilerin "ByLock" kullandıkları, örgütün üst düzey
yöneticileri ile yoğun irtibatlarının bulunduğu, örgütsel hiyerarşi
içerisinde hareket ettikleri, örgüte müzahir sendikalara üye
oldukları” savunuldu.
“Şüphelilerin örgüte ait basın yayın kuruluşlarında aktif görev
aldıkları, darbe girişimini gerçekleştiren ve halen tutuklu
yargılanan FETÖ/PDY silahlı kanadıyla eylem ve fikir birliği
içerisinde hareket ettikleri, darbe girişimi eyleminin etki
ajanlığı görevini ifa ettikleri anlatılan sevk yazısında, FETÖ'nün
15 Temmuz darbe girişiminde yoğun katkıları bulunduğu” öne
sürüldü.
Atilla Taş'ın ifadesi
“FETÖ medya yapılanması” davasından tahliyesine karar verilen
ardından ''darbe girişimi soruşturması'' kapsamında tekrar
gözaltına alınan Atilla Taş'ın, ifadesinde ''fuatavni'' hesabının
kurucusu olduğu belirtilen Said Sefa ile olan ilişkisini anlattığı
öğrenildi.
Taş'ın, ''Sefa isimli şahıs yaklaşık 2 yıl önce beni arayarak
haberdar medya isimli sitenin sahibi olduğunu, Twitter adresinden
beni takip ettiğini ve yazılarını sitesinde paylaşmak istediğini
söyledi. Ben de kendisine herhangi bir sakınca olmadığını, zaten
piyasadaki yazılar olduğunu söyledim. Bunun haricinde kendisiyle
yüz yüze 2-3 kez görüşmüşlüğüm olmuştur.'' dediği kaydedildi.
Said Sefa'nın kendisini 2-3 kere ofisine çiğ köfte yapmak için
çağırdığını ancak müsait olmadığından bunlardan sadece birine
gittiğini dile getiren Taş, Sefa ile aralarında geçenleri şu
şekilde anlattı:
''Ofisine gittiğimde toplamda 5-6 kişi bulunuyordu. Bunlardan
ekranlardan tanıdığım Erhan Akkuş ve Ahmet Memiş vardı. Bunun
haricinde birkaç kişi daha vardı fakat şu aşamada isimlerini
bilmiyorum ya da hatırlamıyorum. Kendisinin 'fuatavni' adı ile
hesabı olduğunu da bilmiyorum. Said Sefa'nın düzenlenmiş olduğu çiğ
köfte davetinde Ahmet Memiş'i tanıdım. Memiş ile ilk olarak burada
tanıştım. Kendisi bana 'bizim gazetede yaz' gibi tekliflerde
bulunuyordu. O zamanlar Twitter'da popüler olmamdan dolayı
yaklaştıklarını düşünüyorum. Önceden kendi Twitter adresimde yazmış
olduğum yazıları benden yayınlamak için istiyorlardı. Ben de bunda
bir sakınca olmadığını söylememe rağmen kendileri sanırım telif
hakkı için bana para teklif etti.
Ben ilk etapta gerek olmadığını zaten benim kendi hesabım
tarafından yayımlandığını söylemem rağmen kendi Twitter adresimde
yayınlanan 4 tane yazıya bin TL para vererek kendilerine ait sitede
yayınladığını biliyorum. Ancak şunu belirtmek isterim ki Said Sefa
ve Ahmet Memiş 3-5 kere beni arayarak bana 'bizim yazılarımızı
retweet eder misin, sitemizin yazılarını reklam yapar mısın?'
teklifinde bulundular. Ben de bundan dolayı sıkıldım, bunaldım ve
kendilerinden soğudum. Kibarca kendilerine 'Twitter adresim benim
özel profilim, burası reklam yeri değil, dediklerini yapamam beni
bu konuda sıkıştırmayın' dedim. Bunun üzerine Said Sefa kendi adına
kayıtlı hesabından beni takipten çıkardı. Bu şekilde bana tepki
gösterdiğini düşünüyorum. Onun dediklerini yapmayınca beni de bir
daha aramadı. Bu şekilde münasebetimiz son buldu.''