''ATATÜRK OLMASA SEN BURADA OLMAZDIN!'' CANLI YAYINDA BİRBİRİNE GİRDİLER!
Habertürk'te yayınlanan Kime Göre Neye Göre programında Cemil İpekçi ve Esra Elönü birbirine girdi.
Moderatör Ceren Akdağ Şahin "O çok önem verdiğimiz bayramları ne
zaman tatil planlarına, şehirden, işten, aile büyüklerine
ziyaretten, kaçmaya dönüştürdük? Bayramın uzun tatillere
dönüşmesinden, muhafazakar ve geniş aileler, eğitim sistemimiz ve
iş hayatımız nasıl etkileniyor? Ne zaman bayramların içeriğini ve
maneviyatını konuşmaktan vazgeçip, süresini konuşur hale geldik?
Kalabalık aile hayatlarımızdan vazgeçiyor muyuz? Tek kişilik mi
yaşamaya başladık? Bu yaşam tarzına geçiş, özgürlük mü yoksa
yalnızlık mı? Yasakların ve kuralların eski önemi kaldı mı?
Yasaklar toplumsal düzenin devamı için gerekli mi, bireysel
özgürlüklerin önünde engel mi?" diye sordu; Cem Mumcu, Cemil
İpekçi, Günseli Kato, Esra Elönü ve Pelin Batu tartıştı.
BATU: HİÇBİR ZAMAN BAYRAM KUTLAMADIK
KATO: BAYRAMLAR AYNI KALIRSA İLERLEMİYORUZ DEMEKTİR
ELÖNÜ: BAYRAMLARI TATİL OLARAK GÖRÜYORUM
"Bayramları nasıl yaşadınız?" sorusuyla başlayan
programda Pelin Batu "Bizim evde hiçbir zaman kutlanmazdı, babam
"Gel elimi öp" diye esprisini yapardı. Küçümsenmezdi de ama "Ah
nerede o eski bayramlar!"da demezdik." yanıtını verdi, Günseli Kato
da eski bayramların aranmasının yanlış olduğunu düşündüğünü ifade
ederek "Dünya değişiyor, bayramlar da değişecek. Bayramlar aynı
kalırsa ilerlemiyoruz demektir, insanlar tabii ki bayramlarda
tatile çıkacak" dedi.
Cemil İpekçi ise Ramazan Bayramlarında ikiyüzlülük yaşandığını ve
buna çok güldüğünü söyledi: "Bütün Ramazan içki içmeyip bayramda
içki sofrasından kalkmıyorlar"
Esra Elönü de "Eski bayramlar yok diye dert etmiyorum, bayramlar
benim için çok bir şey ifade etmiyor. İşim varsa yapıyporum, yoksa
tatile gidiyorum. Manevi bayramların içi boşaldı, ben de
yaşayamıyorum. Artık sahurlar, iftarlar karnaval halinde yaşanıyor.
İnsanların bayram yapmak gibi hassasiyeti kalmadı, tamamıyla tatil
olarak görüyorum."
Uzun tatiller konusunda Cemil İpekçi kahvehanelerin işsizlerle dolu
olduğunu ve insanların iş olduğu halde çalışmadıklarını söyledi:
"Bayramlara tatil olarak bakıyoruz. Ben bu milletin bu kadar tatil
yapacak kadar çalıştığını zannetmiyorum."
Cem Mumcu ise "O kadar çalışıyorlar bırakın tatil yapsınlar"
diyerek karşı çıktı.
ELÖNÜ: ÇOCUĞUMU KURAN KURSUNA GÖNDERMEM
İPEKÇİ: İMAMLAR DA RUHBAN SINIFINDAN
ELÖNÜ: İMAMLIĞIN MESLEK OLMASI ÇOK SAÇMA
Tatillerin eğitim sistemine etkisi konusunda ise Pelin
Batu kendisinden örnek verdi: "Annem bizi boş kalmayalım diye iki
okula yollardı. Bir okul bitince diğer okula gider, doğru dürüst
tatil yapamazdık ama bunun hiç sorun olduğunu düşünmedim."
Esra Elönü ise çocuklarını yazın Kuran kursuna yollayan aileleri
eleştirdi: "Kuran kurslarında yenilenmeye ihtiyaç var. Sadece dini
eğitim veriliyor ama sosyal aktiviteler de olmalı. Ben de Kuran
kursuna gittim ve kaçtım. Çünkü organize işlere gelemiyorum. Yatılı
kuran kursları kapatılmalı, kızlar ve erkeklerin bu kadar uzun süre
aynı yerde kalmaları taraftarı değilim. Sonuçlarını çok iyi
biliyorsunuz. Benim duyduğum şeyler oluyor. Kendi çocuğumu da Kuran
kursuna göndermem, eğitim verecek kadar dini bilgim olduğunu
düşünüyorum. İmamlık yapıp para almak da, imamlığın meslek olması
da çok saçma geliyor. Kuran öğretip para almak da ayıp,
vicdansızlık!"
"Benim için imamlık da hocalık da ruhban sınıfıdır ve bu sınıfı
kabul etmiyorum" deyince Günseli Kato "İmamlıkla ruhban sınıfını
aynı kefeye koyamazsın, kabul etmiyorum" diyerek karşı çıktı.
ELÖNÜ: ATATÜRKÇÜLERİN ATATÜRK’ÜNÜ SEVMİYORUM!
İPEKÇİ: ATATÜRK OLMASAYDI SEN BURADA OLAMAZDIN!
Programın en hararetli anlarından biri Esra Elönü ve Cemil İpekçi
arasında yaşanan tartışmaydı. Tartışmanın ardından "Cemil İpekçi",
"Esra Elönü" ve programın hashtag’i olan "#DündenBugüne
Twitter’da trending topics listesine girdi.
Esra Elönü’nün milli bayramların çok fazla kutsandığını söylemesi
ve Cemil İpekçi’nin "Atatürk olmasaydı bugün sen burada değildin"
cevabıyla başlayan tartışma gergin anlar yaşanmasına neden
oldu.
Esra Elönü: "Cumhuriyet kutlamalarını Atatürkçülük
şakşakçılığı olarak görüyorum. Başörtülü olduğum için bana sürekli
Atatürk ile gelinmesinden sıkıldım."
Cemil İpekçi: "Kurtuluş Savaşı verilmeseydi burada
olmazdın."
Esra Elönü: "Kurtuluş savaşında sadece Atatürk
yoktu. Sırf başımda örtü var diye "Atatürk’ü seviyor musun?"diye
sorup duruyorlar. Seviyor da olabilirim, sevmiyor da olabilirim.
Söylemek zorunda değilim. Ben başörtülüleri temsil etmiyorum, ben
Esra’yım. Milli değerlerin bu kadar abartılması ve iki kutubun
savaşı haline dönmesinden karşıyım. Cumhuriyet mitinglerindeki
insanların, maneviyatını yaşayan insanları nasıl aşağıladığını
gördüm."
Cemil İpekçi: "Milletin saygı duyduğu bir insana
senin çıkıp laf söylemeye ne hakkın var? Bunu bilhassa belli bir
kesim söylüyor."
Esra Elönü: "Milli bayramlardan haz almak zorunda
değilim. Nasıl bir etnik kimlik bana bir şey ifade etmiyorsa bu
bayramlar da öyle. Eğer konu Atatürkçülüğe gelecekse ben Türkiye’de
Atatürkçülerin oluşturduğu, Atatürkçülerin manipüle ettiği
Atatürk’ü sevmiyorum. Ben liderlik etmiş, ülkeyi kurtaran Atatürk’ü
seviyorum. Bunların üzerinden nemalanan Kemalist zümreyi
sevmiyorum. Başörtülü insanların sürekli "O olmasa sen burada
olmazdın" diyerek itham edilmesini kabul etmiyorum, sıkıldım!"
Cemil İpekçi: "Ben de tüm sakallıların,
türbanlıların "Namaz kılıyor musun? Oruç tutuyor musun?" diye
sormalarından sıkıldım!"
MUMCU: KORNA ÇALMAYI YASAKLARDIM
KATO: ESMERLER SARIŞIN OLMASIN!
ELÖNÜ: KÖTÜ MÜEZZİNLER TOPLATILSIN!
İPEKÇİ: ÜNİVERSİTE OKUMAYANLAR VEKİL OLAMASIN!
"Yasaklar hayatımızı nasıl yönlendiriyor?" konusunda
Ceren Akdağ Şahin yorumculara "Bir yasak getirseydiniz o ne
olurdu?" diye sordu, cevaplar birbirinden renkliydi:
Cem Mumcu: "Körü körüne inanmayı yasaklardım.
Kornayı yasaklardım."
Günseli Kato: "Esmerlerin saçlarını sarıya
boyamalarını yasaklardım."
Pelin Batu: "Hükümetlerin insanların en temel
haklarını hoyratça kullanmalarını, insanların geleceğini riske
etmesini yasaklardım."
Esra Elönü: "Kötü ezan okuyan müezzinlerin hızla
toplatılmasını istiyorum. Küçük Emrah ağzıyla ilahi okuyan
toplulukların toplatılmasını istiyorum. Erkeklere araba kullanma
yasağı istiyorum. Çok eşliliğin suç sayılmasını istiyorum. Yaşam
koçları ve kişisel gelişimciler "içindeki devi uyandır" diye rant
peşinde koşanların da müezzinler gibi toplatılmasını
istiyorum."
Cem Mumcu: "Seksist bir adam değilim ama
yasaklanacaksa sanki bu erkekler için olmamalı! Araba kullanmayla
ilgili kadınlarda bir problematik var"
Cemil İpekçi: "Bu yasağın içinde en rahat benim
çünkü her iki türlü de araba kullanma hakkına sahibim, hem kadın
hem erkek olarak. Bu yasağı koyarsan sen düşün Cem!"
ELÖNÜ: BAŞÖRTÜSÜ DİNDARLIK TEMSİLİ DEĞİL, SINIFSAL
SİMGE
İPEKÇİ: YASAK KALKINCA NE OLACAK MERAK EDİYORUM
Yasaklarda sıra başörtüsü yasağına gelince İpekçi ve Elönü
arasındaki tartışma devam etti:
Esra Elönü: "Başörtüsünün cinselliği örtücü bir
şey olduğunu düşünmüyorum. Başörtü tarzımda oynamayı düşünmüyorum.
Başörtüsünün artık dindarlık temsili olduğunu düşünmüyorum.
Başörtüsünü artık sınıfsal bir simge olarak görüyorum.
Başörtülüleri esaret, başörtüsüzleri çağdaş olarak görüyorlar."
Günseli Kato: "Başörtüsü her zümrede var,
başörtülü Cumhuriyet kadınları da var"
Cemil İpekçi: "Ne olur, Allah rızası için
başörtüsü yasağını kamu dahil olmak üzere kaldırın, sonra ne olacak
çok merak ediyorum. Meclise girsin, kamuda çalışsınlar, bakalım
arkasından ne çıkacak çok merak ediyorum"
Haberturk.com