06 Nis 2010 10:04
Son Güncelleme: 23 Kas 2018 11:12
"ASLINDA KABAHAT ONDA DEĞİL, GENEL YAYIN YÖNETMENİNDEDİR!"
Mehmet Barlas, hakkında suçlamalarda bulunan Oray Eğin konusunda gazete yönetimini suçladı.
Yanlışı kabul etmek yerine ayıbı tırmandırmak mı?
YAZIK VE AYIP
Bir gazete yazarı yanlış bilgilere dayalı olarak bir meslektaşı hakkında suçlamalarla dolu bir yazı yazarsa...
O meslektaşı da işin gerçeğini kendi köşesinde anlatırsa...
Yanlış bilgilere dayalı olarak meslektaşını suçlayan gazeteci ya susar, ya da özür diler.
Akşamda geçen hafta Oray Eğin yedi yıl önce kısa süre TRTde yayınlanan ve karşılığında para almadığım bir programı (Sinerji) yaparak haksız kazanç elde ettiğimi ileri sürdü.
Ben de işin doğrusunu yazdım ertesi gün.
TRTde program yapsam da bundan bir eziklik duymayacağımı yazmadım.
Çünkü o TRTnin Haber Dairesini yönettim geçmişte. Sayısız açık oturumlar ve aktüaliteye ilişkin programlar yaptım. 90lı yıllarda da, 2000lerde de yaptım...
Örneğin 1984 yerel seçim kampanyası döneminde Turgut Özal, Turgut Sunalp ve Necdet Calpın tartıştıkları açık oturumu da ben yönetmiştim.
Bunun gibi ilk "Televizyon yorumcusu" olarak Starda bu alanda yolu ben açmıştım.
Ama bu kişi dün beni hedef alan ve daha ağır hatalarla ve ayıplı ifadelerle dolu bir başka yazıyla, yanlışını tırmandırmıştı.
Aslında kabahat onda değil, bu tür bir üslubu hoş gören genel yayın yönetmenlerindedir..
Ecvet Güresinin Cumhuriyette, Abdi İpekçinin Milliyette bu çeşit yazı ve haberlere karşı gösterdikleri tepkiyi hâlâ hatırlıyorum.
Ben de bu üslubu benimseseydim, rahmetli Bedia Muvahhitin bir tartışmada ileri giden ağzı bozuk karşıtına "Ağzını açma kurander yapıyor" dediğini hatırlatırdım.
Ama buna gerek yok.
Neticede bazılarının istikbal olarak bile göremedikleri mesleki aşamalar benim için mazidir.
NOT: "Kurander" Fransızcadaki "Courant dair" kavramını ifade eder. Açık iki pencere ya da kapı arasındaki hava akımı için biz de "Cereyan" deriz ya...