Asil Nadir'in eşi isyan etti! Artık eşime inanmıyorum!
İngiltere’de dolandırıcılık suçundan hapis yatan Asil Nadir’in eşi Nur Nadir, eşine sert eleştirilerde bulundu. Nadir, “Artık eşimi tanımakta güçlük çekiyorum. Benim için büyük bir hayal kırıklığı ve hayat dersi oldu” dedi.
Uzun zamandır medyaya geniş açıklamalar yapmaktan kaçındığını
anlatan Kıbrıslı Türk işadamı Asil Nadir’in eşi Nur Nadir, Ada’nın
turizm şehri Girne’de Milliyet’in sorularını yanıtladı. Nadir,
İngiltere’de dolandırıcılık suçundan hapis yatan Asil Nadir
tarafından kullanıldığını düşünüyor...
Kendi adına banka hesaplarının açıldığını, milyonlarca TL’lik
aktarımların yapıldığını ifade eden Nadir, “Üzerimde çok oyunlar
oynanmış” dedi. Asil Nadir’in tutuklanmasından sonra ciddi
sorunlarla karşı karşıya kaldıklarını anlatan Nur Hanım, “Eşinin
ailesi tarafından yalnız bırakıldığını” öne sürdü.
‘Üzerimden oyunlar oynanmış’
Eşini yaylım ateşine tutan Nadir şunları söyledi: “Bu kararı
(boşanma) aslında ben almadım. Almam için her türlü baskı ve
işkenceyi görmeme rağmen evliliğe olan inancımdan dolayı almadım.
İyi günde kötü günde birbirimizin yanında durmaya söz vermiştik.
Fakat aylarca bırakın verilmiş sözlerin tutulmasını, her gün nasıl
kullanıldığımı ispat eden deliller ve kanıtlar elime geçmeye
başladı. Asil Bey Londra’ya gitmeden önce müflis olduğundan dolayı
benim adımda hesapların açılmasını rica etmişti. Benim haberimin
dışında ismim kullanılarak birçok ödeme ve transferler yapılmış.
Hiçbirinden haberim olmamasına rağmen haberim varmış gibi
gösterilip İngiltere’deki mahkemelere sunuldu. Detaylı bilgileri
istediğimde ise bana bu bilgileri verilmesini istemediler ve izin
vermediler. Kısacası üzerimden oyunlar oynanmış. Bütün bu
olanlardan yeni haberdar olmaya başladım. Hâlâ eşimin haberi
olmadığına inanmam güç.
‘Kanını emenleri kucakladı’
Güven sarsıcı birçok olay daha yaşandı. Üzücü olan şu ki sadece
geçmişte değil halen daha onun kanını emen tüm insanlar şu anda
kaymağı yerken, ona desteğini ve emeğini samimiyetle göstermiş
insanlar dışarıda kaldı. Kendisine şunu söyledim: Hayat seçimlerden
ibaret. Dilerim bu seçimleri onu içinden çıkamayacağı yeni
çöküşlere doğru sürüklemez onu.
‘Tanımakta güçlük çekiyorum’
Artık eşimi tanımakta güçlük çekiyorum. Benim tanıdığım Asil,
yüksek değerlere sahip, vicdan sahibi, sözünün eri bir insandı. Ben
onun önce insanlığını, sonra eş olarak sevmiştim. Keşke maddi çıkar
ve menfaatleri uğruna bir ömür sevip korumaya söz ve yemin ettiği
eşinin onurunu çiğnemelerine izin vermeseydi. Unutulmamalı ki,
kadının onuru kocasının onurudur. Benim için büyük bir hâyâl
kırıklığı ve hayat dersi oldu. Keşke işindeki başarıyı özel
hayatında da sergileyebilseydi.
‘Artık inandırıcı gelmiyor’
Her seferinde, bana yapılan baskıdan haberi olmadığını, kesinlikle
onaylamadığını çıkınca da (hapisten) gereken cezayı vereceğinden
bahsediyor. İlk günlerde bu sözlere inanmış olsam da şu an pek
inandırıcı gelmiyor. Çünkü olduğu yerden bile herkes ile iletişim
halinde ve her şeyi kontrol ediyor. Durum böyleyken yanında sıfatı
belli olmayan bir çalışanın (Kıbrıs gazetesinde çalışan bir kadın)
bile patronun eşine saygısızlaşma cüretini nerden bulduğu
düşündürücü. Zimmetine para geçirecek kadar ve Asil’e kocasıymış
gibi davranıp onun adına konuşma küstahlığını göstermiş birinin ne
sıfatla böyle davranabileceğini hayretler içerisinde
seyrediyorum.
‘Şaşkınım, kırgınım, üzgünüm’
Bakalım bundan sonra daha nelere şahit olacağız. Bütün olanlar çok
seviyesiz ve üzücü. Koskoca Asil Nadir’in eşi iş azlığı nedeniyle
sahibi olduğu şirketten çıkarılıyor ve Asil Nadir gibi dünyayı
sallamış bir adam kendi menfaatleri için susuyor ve eşinden de
aynısını yapmasını rica ediyor. Bu yapılanlar ancak kişilerin
seviyelerini sergiler. Herkes kendine yakıştığı gibi davranıyor.
Bütün bu yaşanılanlar, beni şaşırtmıyor. Ama 9 yıldır birlikte
olduğum, Allah ve peygamberden sonra en değer verdiğim insanın yani
eşim Asil Nadir’in tutumları karşısında şaşkınım, üzgünüm ve de
kırgınım. Asil çok zeki bir insan. Her konuda tedbirini almış bir
insanın karısını bu kadar çirkin ve kötü ruhların arasına bırakması
marifet değildir.
‘Kadın için mertlik şart’
Kadınını, karısını ve onurunu koruyabilecek mertlikte olmasını
beklerdim. Her ay milyonlarca lira kazancı olan işletmeler zararda
gösteriliyor. Bize ait konutun (Asil Nadir’in konutu) faturaları
dahi ödenmiyor. Eşi aylarca tek basına maddi ve manevi ayakta
durmak zorunda bırakılıyor. En basit olan kocalık vazifelerini dahi
bir adam yerine getiremeyecekse o zaman emanet olan soyadını
almakla mükelleftir.”
‘Asil Nadir’le artık dostuz’
Ayrılacaklarının sinyalini veren Nur Hanım, artık Asil Bey çok iyi
dost olduklarını belirtiyor. “Onunla tanıştığım ilk günden bu yana
birçok sorunun ve krizin üstesinden geldik” diyen Nur Nadir, “Asker
arkadaşı değil ama hayat arkadaşıyız” diye konuşuyor ve sözlerine
şunları ekliyor: “Ortada dolu dolu yaşanmış 9 yıllık bir
birliktelik var. Bugünkü karakterimde iyi kötü etkisi ve emeği
mevcuttur. Tüm güzelliklerin onun olmasını, başına her güzel şeyin
gelmesi için hep duacıyım hep de olmaya devam edeceğim.” Asil
Nadir’in annesi, Safiye Hanım’a çok değer verdiğini söyleyen Nur
Nadir, “Asil bana hep ‘annem ve sen benim ailem ve dünyamsınız’
derdi” diye konuştu.
‘Yeni hayata yelken açtım’
Asil Nadir ile yaşadıkları sıkıntılardan sonra yeni bir hayat
kurması gerektiğini anladığına dikkat çeken Nur Nadir, yeni bir
hayata yelken açtığını anlatıyor ve devam ediyor, “Yeni yılı
heyecan ile bekliyorum. Aslında uzun bir süredir yurt dışında
kendime bir düzen kurmak ile meşguldüm. Şimdi o düzenimi kurdum ve
yeni bir hayata yelken açtım. Hayat sürprizlerle dolu, bütün dünya
için huzur, mutluluk barış ve bereket diliyorum.” Asil Bey’in
Londra’da yargılandığı süresince yalnız bırakıldığını, cezaevine
girdikten sonra da yalnızlığa itildiğini ileri süren Nur Hanım,
eşinin kız kardeşlerini vefasızlık yapmakla suçladı. Nadir, “Asil,
mahkemede yargılanırken Londra’da yaşayan ablası bir kere bile
mahkemeye gelmedi. Sadece bir kere restoranda görüştük” dedi.