Ankara katliamını 'Gaziantep Grubu' mu gerçekleştirdi?
ki canlı bombanın Suriye'de bindikleri araçtan Ankara'ya gelene kadar hiç inmedikleri iddia edildi.
Ankara katliamında canlı bomba saldırısını Adıyaman’daki Dokumacılar Grubu’nun değil, bugüne kadar açığa çıkmayan Gaziantep Grubu’nun gerçekleştirdiği iddia edildi. Milliyet’te yer alan habere göre; canlı bomba saldırılarının talimatı Suriye’deki IŞİD karargahında verilerek, canlı bombalara yelekler orada giydirildi.
Yapılan araştırmalar sonucu, 102 kişinin öldüğü, yüzlerce kişinin yaralandığı Ankara katliamını Suruç bombacısı Şeyh Abdurrahman Alagöz'ün ağabeyi Yunus Emre Alagöz ve kimliği bilinmeyen yabancı uyruklu bir IŞİD militanı tarafından yapıldığı saptanmıştı.
Milliyet’in bugün na sayfasında yer alan haber şöyle:
Yargı ve güvenlik birimlerinden yansıyan bilgilere göre, kanlı eylemi sanıldığı gibi Adıyaman’daki Dokumacılar Grubu gerçekleştirmedi. Bu grupta yer alan ve kardeşi de Suruç’taki canlı bomba olan Yunus Emre Alagöz’e eylem talimatı Suriye’deki IŞİD birimlerince verildi. Alagöz ile kimliği belirlenemeyen Suriye uyruklu canlı bombaya görevleri bildirildi ve bu kişilere bombalı yelekler Suriye’de giydirildi.
Polis kontrolü
Canlı bombaların Ankara’ya gidecekleri bildirilen ve bu gidişi organize etmekle görevlendirilen Gaziantep Grubu, H.İ.D. başkanlığında, Gaziantep Şahinbey’deki lüks villada toplantı yaparak, görev bölümünü gerçekleştirdi.
Canlı bombalar, daha sonra bu grup tarafından Suriye sınırından üzerlerinde yelek olduğu halde alındı. 34 DM 8574 marka Ford marka araca H.İ.D. ve iki canlı bomba binerken, yakalanan Yakup Şahin’e de 27 AVH 70 plakalı aracıyla “gözcülük” görevi verildi. İki araç, Pozantı üzerinden Ankara’ya geldi ve başkente 40 km. kala Ahiboz mevkiindeki bir benzincide durdu. Burada Şahin’e, yolda kontrol olup olmadığının anlaşılması için Ankara’ya kadar gidip gelmesi görevi verildi. Şahin, araçla kontrolü gerçekleştirip yeniden benzinciye döndü ve bilgi verdi. Bu sırada iki canlı bomba hiç araçtan inmedi. Canlı bombaların önceki mola yeri olan Pozantı’da da araçtan inmedikleri ve ne istiyorlarsa bunların araçlara getirildiği ifade edildi.
34 dakikada yaptılar
Şahin’e benzincide Gaziantep’e dönmesi talimatı verilirken, H.İ.D. idaresindeki araç, Ankara’ya girdi ve Balgat Demirköprü civarında iki canlı bombayı indirip döndü. İki canlı bomba, 100 metre yürüdükten sonra taksiye binerek Kızılay’a geldi. Buradan da taksiye binen ve Sıhhiye’ye gitmek isteyen canlı bombalar, yolun kapalı olduğunu öğrenince Gar Meydanı’na gitti. 09.30’da Demirköprü’de inen canlı bombalar, 10.01 sıralarında Gar Meydanı’na geldi. Burada yürüyen iki canlı bomba başlarıyla selamlaştıktan sonra ayrıldı. Alagöz, HDP bayraklarını gördüğü yerde kendisini patlatırken, yaklaşık 200 metre ileride de ismi belirlenemeyen Suriye uyruklu olduğu sanılan canlı bomba kendini patlattı. Canlı bombalar, Ankara’ya geldikten 34 dakika sonra eylemlerini yaptı.
Ankara’da irtibat yok
Eylemin Türkiye ayağını organize eden grubun IŞİD’in Ankara ve çevre kentlerdeki hiçbir birimiyle bağlantı kurmadığı, bütünüyle kendi elemanlarını ve imkanlarını kullandığı, böylece son derece kozmik bir süreç yürütüldüğü anlaşıldı.
Patlamanın ardından saldırıyı organize eden ve gerçekleştiren grubun Adıyamanlı Dokumacılar olduğu, Alagöz’ün kendisini patlatmasının da bunu kanıtladığı, eylem talimatının da Gaziantep’te verildiği iddia edilmişti. Ancak talimatın Suriye’den verildiği, Alagöz’ün sadece canlı bomba eylemini yapmakla görevlendirildiği, organizasyonun bugüne kadar açığa çıkmayan Gaziantep Grubu’nca yapıldığı anlaşıldı.
Lüks villalarda cephanelik kurulmuş
Hiçbir maddi sıkıntı yaşamadığı anlaşılan bu grubun dikkat çekmemek için lüks villaları hücreevi olarak kullandıkları, bunların bir bölümüne açığa çıkarılan silahların, patlayıcıların ve canlı bomba yeleklerinin yerleştirildiği, depoya dönüştürülen bu evlerden isteyen örgüt üyesinin gidip istediği silah ve patlayıcıyı alabildiği açığa çıkartıldı. Grubun açığa çıkmamak için telefon, elektronik posta vb. hiçbir yöntemi kullanmadığı, kuryeler aracılığıyla buluşacak kişilere yer ve zamanın bildirildiği, bu kişilerin o yere giderek bekledikleri, muhatap kişi gelmezse 1 saat sonra ayrıldıkları ve genel kuralın bu durumda bir hafta sonra aynı yer ve aynı zamanda buluşmak olduğu da öğrenildi.
Böylece hücre tipi yapılanmayla grubun bugüne kadar hiç açığa çıkmamayı başardığı ifade edildi. Kaçan 9 kişinin bu gruptan olduğu ayrıca yaklaşık 6 grup üyesinin daha bulunduğu değerlendiriliyor. Gruptakilerin önemli bölümünün kamera görüntülerine ulaşıldığı da ifade ediliyor. Gaziantep’te yeni bir grubun açığa çıkması, benzer açığa çıkarılamamış başka gruplar olabileceği sorusunu da akıllara getirdi. Güvenlik güçlerinin elinden son anda kaçan H.İ.D.’nin de bu grubun lideri olduğu anlaşıldı.