ANKA HABER AJANSI'NDAKİ OLAY BİLGİ HIRSIZLIĞIDIR,ÇOK ÖNEMLİ BİR İSTİHBARAT OPERASYONUDUR!..
Akşam yazarı Güler Kömürcü, ANKA'nın İstanbul ofisinden Hrant Dink cinayeti ile ilgili hard disklerin çalınması olayının, profesyonel bir ekip tarafından yapılmış bir bilgi hırsızlığı olduğunu iddia etti.
ÇOK ÖNEMLİ BİR İSTİHBARAT OPERASYONU
Toplum mühendisi abilerimizin bize tartışın dedikleri sipariş haberleri takip etmeye ara verip, satır arasına sıkıştırılmış önemli bir ayrıntıya odaklanacağız şimdi. Aslında bu ayrıntı gibi gözüken olay DİNK suikastının arka planındaki -tehlikeli- açılımları da içeren bir önemli istihbarat operasyonu... Önce malum haberi gazetelerde çıkan rutin haliyle okuyalım;
'ANKA Haber Ajansı'nın İstanbul Temsilciliği'ne dün gece (Geçtiğimiz çarşamba günü) kimliği belirsiz kişi veya kişilerce mutfak kapısından girildiği saptandı. ANKA çalışanlarının belirlemelerine göre, odalarda bulunan bilgisayar kasalarının salondaki büyük masaya taşınarak tek tek söküldüğü ve içlerindeki hard disklerin alındığı görüldü. Bilgisayar ve çelik kasa dışında hiçbir şeye dokunulmadığı ve aynı bina ya da sokaktaki başka bir daireye girilmediği belirlendi. Büroda inceleme yapan Beyoğlu Emniyet Müdürü Tuğrul Pek 'Olay adi bir hırsızlığa benzemiyor' dedi. Şu ana kadar yapılan incelemelerde büroda bulunan 4 adet bilgisayar diskinin ve muhabirlerden Aram Duran'a ait bir dizüstü bilgisayarın çalındığı belirlendi. ANKA İstanbul Temsilcisi Pekcan, olayın ardından yapılan yorumlarla 'hırsızlığın muhbir Erhan Tuncel hakkında yapılan haberlerle bağlantılı olabileceğine dikkat çekildiğini' hatırlattı.
Evet, haberi medya böyle duyurdu. Bendeniz mayın eşeği ruhumla (mayın eşeği güdüsel yetenekle mayını bulur ve mayının tam üzerinde, uzmanların gelip mayını imha etmesini bekler) bu haberi araştırmaya başladım ve bu son birkaç gün yeni bilgi akışı olmasını bekledim, fakat gördüm ki ANKA dosyası da faili meçhule dönüyor. Dün, konuyu birinci ağızdan dinlemek üzere ANKA'nın Genel Müdürü Sayın Veli ÖZDEMİR'i aradım. Sayın ÖZDEMİR'in anlattıklarını okuyunca 'yazımın başlığının' da altını doldurmuş olacağız. Sayın ÖZDEMİR'den çok özel açıklamalar;
'Bu hırsızlık vakası kesinlikle sıradan-adi bir vaka değildir. Son derece profesyonelce tasarlanıp-profesyonel bir ekip tarafından gerçekleştirilmiştir ki bu tespiti sadece biz değil konuyu araştıran Emniyet Müdürü de bizzat yapmıştır. Ofisimize giriliyor, jeneratör kesiliyor (kamera olduğu varsayılmış olabilir) ve bilgisayarlarımızın bilgi depoları yani hard disklerimizin tamamı ustaca çıkarılıp, alınıyor ayrıca muhabirlerimizin tel rehberleri de götürülüyor. Kısacası birileri ANKA'da BİLGİ HIRSIZLIĞI yapıyor. Peki kim-kimler bizim bilgisayarlarımız ve telefon rehberlerimizdeki kaynaklarımızın-özel bilgilerimizin peşinde olabilir ya da o bilgiler kimleri rahatsız etmiş olabilir? Cevabı net olarak vermemiz elbette mümkün değil, ancak hırsızlık vakası gerçekleşmeden önceki son 24 saatimize bakarak belki ipuçları bulabiliriz;
Biz bir gün önce DİNK suikastının kilit isimlerinden olan 'ABİ ERHAN TUNCEL'in sadece polis-Emniyet adına değil aynı zamanda Jandarma adına da muhbirlik yaptığının belirlendiğini, bu tespiti de yani Erhan Tuncel'in jandarmaya da muhbirlik yaptığı iddiasının da Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanı Ramazan Akyürek'in, Mülkiye Müfettişleri'ne verdiği ifadede yer aldığını duyurduk.
Bu aşamada Emniyet'ten bize; 'Erhan Tuncel'in jandarmaya da çalıştığı bilgisini veren Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Akyürek'tir' bölümünü - Akyürek'in adını kullanmayın ricasında bulundular, tekzip yapmamızı istediler. Biz de -haberimizin arkasındayız, bu bilgiyi Sayın Akyürek bizzat Mülkiye Müfe