ANA HABER BÜLTENLERİNE MEYDAN OKUYAN DİZİ!
Deniz Yıldızı. Arkası yarın tarzındaki dizi Fox TV'de bir yılı geçkin süredir hafta içi her gün ekrana geliyor.
Artık ana haber bültenlerinin dişli bir rakibi var. İsmi Deniz Yıldızı. Arkası yarın tarzındaki dizi Fox TV’de bir yılı geçkin süredir hafta içi her gün ekrana geliyor. Ankara’da çekiliyor, hepsi tiyatro eğitimli gençler oynuyor. Yeni sezonuyla bütün pahalı yapımları geçerek zirveyi zorluyor. İzlenme oranlarında ilk üçe kadar yükseliyor, aynı saatte diğer kanallarda yayınlanan haber bültenlerini acımasızca eziyor.
Deniz Yıldızı bir grup üniversite öğrencisinin aşklarını, sorunlarını ve ailelerinin başından geçen hikayeleri haftaiçi her gün bir saat boyunca ekrana getiriyor. Geçtiğimiz hafta 250. bölümünü çeken dizi, 16-18 yaş grubu gençlerin gözdesi. İnternette oyuncuları adına onlarca fan sitesi var.
Ana haber bültenleriyle aynı saatte yayına giren yapım, haberlerden sıkılanların adeta imdadına yetişiyor. Bu ilgi reytingleri de beraberinde getiriyor. Dizinin perde arkasında daha önce Ferhunde Hanımlar, Bizim Evin Halleri ve Unutma Beni gibi dizilere imza atan Focus Film var.
Deniz Yıldızı günlük yayınlanan bir dizi. Her gün akan bir senaryo yaratmak için 10 kişilik bir senaryo ekibi görev yapıyor. Bütün sezonun hikayesi aylar öncesinden tartışılmaya başlanıyor. Haftanın altı günü sabahtan akşama çekimler yapılıyor. Dizinin bir-iki değil, tam dört yönetmeni var. Yönetmen Altan Yücel, arkası yarın çekmenin zor olduğu kadar riskli bir iş olduğunu da söylüyor: “Çünkü günlük işler çabuk tüketiliyor. Bu yüzden kanalın sizin arkanızda durması şart. Sabretmek çok önemli.”
OYUNCULAR 400 KİŞİ ARASINDAN SEÇİLDİ EN İDDİALI SAATTE YAYINA GİRDİ
Deniz Yıldızı’nın en büyük özelliklerinden biri ağırlıklı olarak genç ve konservatuar eğitimi almış bir oyuncu kadrosuna sahip olması. Zaten bu yüzden de mekan olarak Ankara’yı seçmişler: “Piyasada çalışan birçok oyuncunun çıkış yeri Ankara. 400’e yakın oyuncuyla görüştük. Eskişehir ve Konya’ya bile gittik. Kadromuzu oluşturduk. Sırf ünlü diye birilerini oynatmak yerine yetenekli, eğitimli ve güzel insanlar arasından seçim yaptık. Zaten daha önceden tanınmayan isimlerin oyunculuğu izleyiciyede daha çekici geldi. Doğal bulundu” diyor yönetmen Gülsen Erişdi.
Peki reytinginin sırrı ne? Kimine göre oyuncuları yüzünden, kimine haberlere alternatif olması. Yönetmen Altan Yücel “dizimizin farkı, en güzel ve doğal gençlik dizisi olması” diyor: “Ankara’nın getirdiği sıcaklığın da bu başarıda etkisi büyük. Aynı zamanda yayın saatimiz de çok önemli. Ana haberlerle aynı anda yayındayız. Hem riskli hem iddialı bir saat. Kadro ve senaryomuz da gençleri çekiyor.”
BÜLTEN KIRAN GENÇLİK DİZİSİ
Bir sene önce daha düşük reytinglerle başlayan dizi, her gün yayınlandığı için reytinglerde bir indi bir çıktı. Sezonun en hararetli dönemlerinde ilk 10’a da girdi. Ama bu sefer eylül ayında sezona hızlı başladı. 6 Eylül’de bütün haberleri geride bırakıp tüm izleyicilerde altıncı oldu. 7 Eylül’de tüm izleyicilerde üçüncü gelerek bütün haber bültenlerini ve iddialı yarışma ‘Var mısın Yok musun’u geçti. 8 Eylül’de tüm izleyicilerde dördüncü oldu ve 15 Eylül’de tüm izleyicilerde dokuzuncu olarak sezonun en konuşulan dizilerinden Kapalıçarşı’yı geride bıraktı. Son olarak 15 Eylül’de dokuzuncu olarak yine bütün haberleri geçti.
EROTİZMİ DOZUNDA KULLANIYORUZ
Deniz Yıldızı’nda seks ve çarpık aşk ilişkileri diğer gençlik dizilerine göre daha az işleniyor. Dizinin yönetmenlerinden Gülsen Erişdi erotizmi dozunda kullandıklarını anlatıyor: “Aynı tarzda birçok dizi var. Yazar arkadaşlarımız cinselliği gerektiği kadar kullanıyor. Herşey kör gözün parmağına olmak zorunda değil. Ayrıca diğer gençlik dizilerinde çok uç noktalarda entrikalar görüyoruz. Bizim dizimizdeki her şey yaşanabilirlik üzerine kurulu, herkesin başına gelebilecek şeyler bunlar.”
NEDEN OYUNCULARIN YAŞI BÜYÜK?
Gençlik dizilerinde her zaman lise ve üniversite öğrencilerini daha 25-30 yaş arası oyuncular canlandırıyor. Deniz Yıldızı’nın yönetmeni Altan Yücel bunun sebenini şöyle açıklıyor: “Çünkü 17-20 yaşındaki oyuncular henüz öğrenci oluyor. Derslerine ara vermeleri ve haftanın altı günü sete gelmeleri imkansız. Bu yüzden okullarından mezun olmuş öğrencileri seçmeye özen gösteriyoruz.”
Tanınmayan oyuncular olmamız insanlara daha inandırıcı geliyor
GÜNEŞ EMİR (25) - DENİZ
İstanbul’luyum. 13 yaşında bir tiyatro kursuna yazıldım ve ilk sahne deneyimimi bu sayede yaşadım. Başlarda oyunculuk benim için bir hobiydi. Ama 16 yaşında bu mesleğe aşık oldum. Konservatuara gitmek istiyordum. Ama ailem önce normal bir üniversiteyi bitirmemi istedi. Ben de İstanbul Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi’ne girdim. Ama pes etmedim. Mezun olana kadar tiyatro konusunda kendimi geliştirdim. Ve sonrasında Ankara Hacettepe Konservatuvarı’nın tiyatro bölümünü kazandım. Deniz Yıldızı’yla televizyonda oyunculuğuna geçtim. Bence bizim dizimizin sırrı tanınmayan oyuncuların olması. Bu insanlara inandırıcı geliyor ve onları daha çok çekiyor. Artık izleyiciler bizi oynadığımız rolle bağdaştırıyor. Canlandırdığım Deniz karakteri Anadolu’da büyüyen bir kız. Ben Anadolu’da yetişmedim ama Deniz gibi dürüst ve iyi niyetliyim. Hayata pozitif bakıyorum. Aşka gelince... Ben de büyük aşkımı buldum. İlişkim hala da devam ediyor. Bundan sonra bir sinema filminde rol almak ve zıt bir karakteri canlandırmak isterim. Kötüyü oynamak güzel olurdu.
Hepimiz bu işin eğitimini aldık
KORAY ERGÖK (24) - MERT
Tiyatro sevdası lisede başladı. Hep klasik bir tiyatrocu kafam oldu. Üniversite için İstanbul’dan Ankara’ya geldim ve Bilkent Üniversitesi’nin tiyatro bölümüne başladım. Bir yandan da müzikle ilgileniyordum. Hala fırsat buldukça barlarda sahne alıyorum.
Bence dizimizin sevilmesindeki en önemli neden oyunculuk. Çünkü hepimiz bu işin eğitimini alıyoruz. Ayrıca haftalık dizilere göre çok daha fazla çalışıyor, çabalıyoruz. Bu yüzden ben diğer gençlik dizilerini izlemiyorum. Açıkçası merak da etmiyorum. Mert’le ortak noktamız ikimizin de gitar çalıyor olması. Onun dışında Mert çok iyi bir adam. Kimsenin onun kadar iyi olamayacağını düşünüyorum. Açıkçası ben o kadar iyi biri değilim. Benim karakterimin sevilme nedenlerine gelirsek, 17 yaşındakiler herhalde benim gibi bir aşık arıyor. Ben de yakışıklı bir adam olduğumu düşünüyorum. Kadınlar en çok gözlerime ve bakışlarıma hayran oluyor. Anneler diziyi izlediklerinde “böyle bir damadımız olsa” diyormuş. Ama ben Mert gibi bir aşık değilim, aşkı gösterme şeklim farklı. İleride bir sinema filminde kötü karakteri canlandırmak isterim. Yakışıklı jönlerden biri olmak gibi bir hayalim yok.
Diğer dizilerdeki gibi gençleri hiçbir yerde görmüyorum
BAŞAK AKBAY (23) PELİN
Trabzonluyum. Benim asıl hayalim şarkı söylemekti. Bu yüzden sürekli şarkı söylerdim. Bir gün müzik hocalarımdan biri bu sesle tiyatroda çok iyi oynayacağımı söyledi ve kaderim değişti. O sırada başlayan Trabzon Devlet Tiyatrosu’nun kurslarına girdim. Tiyatroya iyice ısındıktan sonra üniversite sınavına girdiğim ilk sene Hacettepe Üniversitesi Tiyatro bölümüne başladım. İki sene Devlet Tiyatrosu’nda rol aldım. Ardından Deniz Yıldızı için teklif aldım. İlk biraraya geldiğimizde sekiz genç oyuncuyduk. Hepimiz enerjimizi seyirciye geçirme sözü verdik. Bizim en büyük artımız eğitimli oyuncular olmamızın yanısıra haber saatinde yayınlanmamız. Canlandırdığım karakterin en çok dişiliğini seviyorum. Ama bizim dizimizde erotizm içerikli sahneler dozunda. Diğer gençlik dizilerindeki gibi liselileri, zengin gençleri hiçbir yerde görmüyorum. Böylece bizi o saatte aileler ve okuldan gelen çocuklar izlebiliyor. Bu karakter gelecekteki rollerim için beni eğitiyor.
İstediğim hatunu götürdüğüm için seviyorlar
CANTUĞ TURAY (26) MELİH
Ankaralıyım. Konservatuvarı da Ankara’da bitirdim. TRT, Kanal 1, ATV gibi kanallarda çalıştım. Şimdi Deniz Yıldızı’ndayım. Genç bir ülkeyiz ve ülkemizdeki haberler o kadar can sıkıcı bir hal aldı ki insanlar artık haber izlemiyor. Bu yüzden bizi izleyip kafa dağıtıyorlar. Melih karakteri hayatı takmadığı, istediği hatunu götürdüğü için seviliyor. Sanırım bunlar kadınların hoşuna gidiyor. Karakterimle benzer yönlerim var. Bende hayatı yaşamayı seviyorum. Ama haftalık, gecelik aşklar yaşamayı sevmediğime insanları zor ikna ediyorum. Herkes benim dizideki gibi çapkın olduğumu düşünüyor. Zor beğenen bir insanım.
Şişirme haberler yerine bizi izliyorlar
TUAN TUNALI (28) ÖZGÜR
İsmim Orta Asya’daki bir imparatordan geliyor. Belçika doğumluyum. Hayatımın yarısı yurtdışında, yarısı Türkiye’de geçti. Yeditepe Üniversitesi Radyo Televizyon bölümünü bitirdim. Babam Paris Başticaret Müşaviriydi. Ben de master için yanına gittim. Türkiye dönüşü Uğurkan Erez’in yanında modellik yapmaya başladım. ‘Basının En Çok Beğendiği Model’ seçildim. Askerlik sonrası ‘Bizim Evin Halleri’ dizisinde yönetmen yardımcılığı yaptım. Focus Yapım’da çalışırken “Fiziğin iyi, oyunculuk düşünür müsün?” dediler ve başladım. Beni izleyiciler en çok Clark Kent’e benzetti. Çok yakışıklıyım diye etrafta dolaşmıyorum ama kendimin de farkındayım. Canlandırdığım Özgür gibi iyi niyetliyim ama onun aksine çok sosyalim. Evde durmayı değil evin dışına taşmayı seviyorum. Çok hızlı yaşadığım dönemler oldu ama artık düzgün aşkı arıyorum. Set içinde de aşklar yaşandığı oluyor (Gülüyor). Örneğin ben dizide daha önceden oynayan Gözde karakteriyle birlikteyim.
Bu dizide yedi farklı karakterin olması ve herkesin kendinden bir şeyler bulmaları bence izleyenlere güzel geldi. Ayrıca haberlerin 15 dakikadan sonrasının şişirme olduğunu düşünüyorum. Seyirciler fikir sahibi olmak için ilk üç haberi izliyor sonra bize dönüyorlar.
İstanbul dizilerindeki gençlerin kıyafetleri güzel
BEGÜM TOPÇU (25) BANU
Ankaralıyım. Tiyatroya lisedeki bir tiyatro topluluğuyla başladım. Hacettepe Üniversitesi’nin tiyatro bölümünü kazandım. Okurken bir yandan da özel bir kanalda çocuk programı sundum. Bir programın skeçlerinde oynadım ve ardından Deniz Yıldızı geldi.
Ben diğer gençlik dizilerini de izliyor, İstanbul’da bu işler nasıl ilerliyor takip ediyorum. Oradaki işler beni çok heyecanlandırıyor. Özellikle kıyafetleri iyi. Acaba bu kıyafetler bana nasıl olur? diye düşünüyorum. Biz tabii haftalık diziler kadar detaylı çalışamıyoruz. Banu karakteriyle fazla ortak yönüm yok. Ben o kadar kötü değilim. Hatta bazen bir insan nasıl bu kadar kötü olabilir diyorum. Ayrıca ben Banu gibi çıkar düşüncesiyle hiçbir ilişkiye başlamadım. Ama Banu’nun olduğu gibi büyük bir aşk başıma geldi.
Set içi aşklardan tek nasibini alamayan benim
EMRE İĞDEMİR (27) OZAN
Ankaralıyım. Yeditepe Üniversitesi’nin tiyatro bölümünü bitirdim. Okulum bittikten sonra diziyle tekrar memleketime döndüm. Ben korkutucu şekilde Ozan karakterine benziyorum. Benim de ani çıkışlarım var. Son derece espriliyim, aşkım için her şeyi yaparım. Hatta bazen o kadar aşırıya kaçarım ki sevgililerim kaçabiliyor. Ama bizim set içi aşklarımızdan nasibini tek alamayan benim herhalde. Uç karakterlere kendimi yakın hissediyorum. Normların dışındaki hikayeleri canlandırmaya daha yatkınım diyebiliriz. Kendimi beğeniyorum. En büyük isteğim Jack Nicholson’ı ölmeden görmek.
Dişi bir karakter olmak istiyorum
ARTEMİS KARAMAN (25) MEHVEŞ
Ankaralıyım. İlkokuldan sonra Bilkent Üniversitesi’nin konservatuvarına girdim ve keman çaldım. Ardından tiyatro eğitimi almaya başladım. Yüksek bir hayat enerjim var. Aşka gelirsek Melih karakterini canlandıran Cantuğ Turay’la bir süredir birlikteyiz. Zaten konservatuardan arkadaştık. Birlikteliğimiz hala devam ediyor. Bence bizim sırrımız iyi bir ekip oluşturmamız. Bu elektrik de ekrana yansıyor. Televizyonda göründüğümden daha zayıfım. Bundan sonra dişi karakterleri canlandırmayı istiyorum.
Farkımız tempomuz
ÇAĞDAŞ SERTER (32) SUNA
İzmirliyim. Ankara’ya geldim ve Bilkent Üniversitesi’nde oyunculuk okumaya başladım. Suna karakteriyle çok da birbirimize benzemiyoruz. Ama ben de onun gibi ev işlerinden anlıyorum ve sevgilim yok! Masum görünümlü olduğum için hep bu tip rol teklifleri alıyorum. Artık farklı roller de denemek istiyorum. Bence dizimizi diğer dizilere göre hızla ilerlemesi ve temposu farklı kılıyor.
Biz halka daha yakınız
ÖZGÜN ÇOBAN (25) YİĞİT
Hacettepe Üniversitesi’nin konservatuarını bitirdim. İstanbul’da çeşitli oyunlarda oynadım ve bu dizi için Ankara’ya geri döndüm. Canlandırdığım karakter gibi uçlardaki rolleri seviyorum. Bundan sonra da bu tip rollerde oynamak istiyorum. Sevimli ve aşık adam rolleri çok bana uygun değil. Diğer gençlik dizilerindeki karakterlerden halka daha yakın olduğumuzu düşünüyorum.
Hakan GENCE / HÜRRİYET