CHP Kurultayı’ndan sonra gündeme iki isim geldi: Birincisi Kemal Kılıçdaroğlu’na “Ben izin vermiyorum. Adaylıktan çekilemezsin” diye bağıran İmam Bakır Üküş, ikincisi de TV 100’de daimi konuk olduğu programda Özgür Özel’in seçilemeyeceğini söyleyen ve “Seçilirse mesleği bırakırım” diyen Barış Yarkadaş…
İmam Bakır, İstanbul Gerçeği isimli bir internet sitesinin sahibi…
“Gazeteciliği” bu siteden ibaret! Ulusal bir gazetede ya da kanalda çalıştığını bilen, gören yok…
Eski solcu ve Kemal Bey’in hemşerisi kimliğiyle yıllardır CHP’li belediyelerin kapısını çalıyor.
Bazen haber yapıyor, bazen reklam istiyor, bazen de o belediyeler adına paneller, konferanslar düzenliyor.
Sonuçta yaptığı ya da yapmayı vaat ettiği işler karşılığında hatırı sayılır miktarda para alıyor.
Alıyor ki; yıllardır bu işi yapmaya devam ediyor.
İşte; belki de bu yüzden Kemal Bey’siz bir CHP düşünemiyor!
Kemal Bey’in gitmesi, İmam Bey’in bitmesi anlamına geliyor çünkü!
*
Ne yazık ki CHP’nin Kemal Bey yönetimindeki son on üç yılına bu tür adamlar damgalarını vurdu.
Kimisi danışman yapıldı, kimisi resmi olarak yönetime alındı.
Hatta Genel Başkan Yardımcılığı’na kadar yükseltildi.
Eren Erdem örneğin…
Arkasında kim var; hangi olağanüstü yeteneğiyle, yada bilgisiyle, uzmanlığıyla sivrildi bilinmez ama…
Sadece 37 yaşındaki bu arkadaş, şu son on yıla aralarında milletvekilliği de olmak üzere CHP’yle ilgili bir dolu görev sığdırdı.
Son olarak Medyadan Sorumlu Genel Başkan Yardımcılığı da yaptı. Daha görevinin ilk haftasında züccaciye dükkanına giren fil misali ortalığı dağıttı.
Kemal Bey’in ılımlı politikasının aksine başta Halk TV olmak üzere ekranlarını Kemal Bey’in muhaliflerine açan televizyonlara resmen savaş ilan etti.
Ve bana göre…
Kemal Bey’e Genel Başkanlığı kaybettirdi.
Çünkü Eren Erdem’in medyaya çektiği operasyondan sonra, seçimden zaten yıpranmış bir şekilde çıkan Kemal Kılıçdaroğlu’nun hiç bir şansı kalmadı!
*
Saydığım bu isimlere FETÖ’den içeri atılan ya da Atatürk’e hakaret eden danışmanları da katın…
“Ben değiştiğim için CHP’ye gelmedim. CHP’yi değiştirmek için geldim” diyerek CHP tabanına meydan okuyan ve Genel Başkan Yardımcısı dahi yapılan Mehmet Bekaroğlu’nu…
CHP’den cumhurbaşkanı adayı yapılan Ekmeleddin İhsanoğlu’nu hatırlayın…
CHP, Kemal Bey’in yönetimindeki on üç yılda kimilerinin dediği gibi sağa falan savrulmadı…
Ben kendi adıma bunu bile kabul edebilirdim!
Ama…
Atatürk’ün partisi bu dönemde kimliksiz ve kişiliksiz bırakıldı.
Vitrine kabadayılar, kerameti kendinden menkul kifayetsiz muhterisler, hatta küstahlar dolduruldu.
*
CHP Genel Başkanı Özgür Özel ve ekibi bilmeli ki; CHP kadroları halen bunlarla dolu…
Daha nice İmam Bakır Üküşler, nice Eren Erdemler, nice CHP’li görünümlü yobazlar var!
Bunlar görünenler… Görünmeyenler de CHP’li belediyelerde “asansör işi” takip ediyor, ihale kovalıyor, parayla adaylık teklifi bile yapıyor.
Bu kadrolar tamamen etkisizleştirilmeden ve yetkisizleştirilmeden, Özgür Özel ve arkadaşlarının başarıya ulaşması bana göre mümkün görünmüyor.