ZARARLI PROGRAMLAR İÇİN AİLE BAKANLIĞI HAREKETE GEÇTİ!
Aile değerlerine zarar veren programlara gelen tepkiler Aile Bakanlığı'nı harekete geçirdi.
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, Sivil Toplum Kuruluşları'ndan (STK) oluşturulacak kurulun sınıflandırma yapacağı bir sistemin model alındığını belirtiyor. Şahin, planladıkları projede ekibin, TV programlarının aile yapısına uygunluğuna göre renklerle sınıflandırma yapacağını söylüyor.
Modern ve çağdaş ülkelerde uygulanan bu sistemle halkta sivil bir inisiyatif oluşturulduğunu dile getiren bakan, yapılan sınıflandırmayla aile yapısına zarar veren ve şiddeti normalleştiren yayınların çeşitli ağlarla halka duyurulduğunu kaydediyor.
Zaman gazetesinin haberine göre, TV programlarında sınıflandırmanın dünyada da birçok örneği bulunuyor. Türkiye'de 4 sınıfa ayrılan yayınlar, Avustralya'da 8'e kadar çıkıyor. Ayrıca dünya genelinde her geçen gün TV izleme yaşı düşüyor. Buna göre Türkiye'de program sınıflandırılmasında belirlenen 7 yaş alt sınırı; Ermenistan'da 3, Kanada'da 2'ye kadar iniyor.
En detaylı sınıflandırmayı Avustralya yaparken, Brezilya çizgi filmleri çocuklar için kategorize ediyor. Örneğin 'Caillou' adlı çizgi filmi izleyecek yaştaki çocuk, 'Sponge Bob'u izleyemiyor. 'The Simpsons' isimli çizgi filmi izleyebilmesi için ise 12 yaşına gelmesi gerekiyor. Yine bu ülkelerde aile yapısına uygun ve çocukların izleyebileceği yayınlar için saat aralığı uygulaması yapılıyor.
İngiltere'de bu işi yapan OSCOM adlı kuruluş, aile değerlerinden akıllı telefonların çocuklara verdiği zarara kadar birçok konuda denetim yaparak halkı bilgilendiriyor. Almanya'da ise denetleme kurulunda sivil toplum kuruluşları aktif bir şekilde rol alıyor. Amerika'da da 'Ebeveyn İzleme Kurulu' adıyla görev yapan ekip, yine programların aileye etkisini ve uygunluğunu denetliyor. Bu kurulun uygun görmediği kanallar, hiçbir şekilde reklam alamıyor.
Modern ve çağdaş ülkelerde uygulanan bu sistemle halkta sivil bir inisiyatif oluşturulduğunu dile getiren bakan, yapılan sınıflandırmayla aile yapısına zarar veren ve şiddeti normalleştiren yayınların çeşitli ağlarla halka duyurulduğunu kaydediyor.
Zaman gazetesinin haberine göre, TV programlarında sınıflandırmanın dünyada da birçok örneği bulunuyor. Türkiye'de 4 sınıfa ayrılan yayınlar, Avustralya'da 8'e kadar çıkıyor. Ayrıca dünya genelinde her geçen gün TV izleme yaşı düşüyor. Buna göre Türkiye'de program sınıflandırılmasında belirlenen 7 yaş alt sınırı; Ermenistan'da 3, Kanada'da 2'ye kadar iniyor.
En detaylı sınıflandırmayı Avustralya yaparken, Brezilya çizgi filmleri çocuklar için kategorize ediyor. Örneğin 'Caillou' adlı çizgi filmi izleyecek yaştaki çocuk, 'Sponge Bob'u izleyemiyor. 'The Simpsons' isimli çizgi filmi izleyebilmesi için ise 12 yaşına gelmesi gerekiyor. Yine bu ülkelerde aile yapısına uygun ve çocukların izleyebileceği yayınlar için saat aralığı uygulaması yapılıyor.
İngiltere'de bu işi yapan OSCOM adlı kuruluş, aile değerlerinden akıllı telefonların çocuklara verdiği zarara kadar birçok konuda denetim yaparak halkı bilgilendiriyor. Almanya'da ise denetleme kurulunda sivil toplum kuruluşları aktif bir şekilde rol alıyor. Amerika'da da 'Ebeveyn İzleme Kurulu' adıyla görev yapan ekip, yine programların aileye etkisini ve uygunluğunu denetliyor. Bu kurulun uygun görmediği kanallar, hiçbir şekilde reklam alamıyor.