Zaman yazarına göre demokrasiyi kurtaracak isim kim?
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı otoriterlikle suçlayan Zaman yazarı Şahin, Gül'den yana taşıdığı umudu yazdı.
Erdoğan'ın Çankaya'ya çıkmasıyla brlikte AK Parti'de Gül denklem dışında kaldı. Kabinede ve AK Parti'deki görev değişimlerini Gül'ün tasyifesi olarak görenler bile var. Peki bundan sonra ne olacak?
Uzun bir süredir hükümete ve Erdoğan'ın şahsına sert eleştiriler yönelten Zaman yazarı Şahin Alpay, umutları köşke kısa süre önce veda eden Gül'e bağlamış durumda.
İktidarı demokrasi rayına oturtabilecek ismin Gül olduğunu düşünen yazar, "Gül, Türk demokrasisini kurtarabilir mi?" başlıklı yazısında şunları yazdı:
GÜL TÜRK DEMOKRASİSİNİ KURTARABİLİR Mİ?
"Gül, “Türk usulü başkanlık” sistemine karşı olduğunu, tüm kurum ve kurallarıyla parlamenter sisteme inandığını her vesileyle belirtiyor.
Veda mesajında “Kuvvetler ayrılığı ilkesinin, denge – fren sisteminin demokrasimiz için önemini sık sık vurguladım” diyerek demokrasinin seçimden ibaret olmadığını bir kez daha hatırlattı.
SARKOZY'İ ÖRNEK GÖSTERDİ, 17 ARALIĞA GÖNDERME YAPTI
Veda mesajından hemen sonra Erbakan döneminden kalma “kayıp trilyon” davasında ifade vereceğini açıkladı ve yargılanmakta olan Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’yi örnek göstererek, “Hukuk devleti budur, kimse imtiyazlı değildir. Herkes gider ifade verir. Suç var mı, yok mu diye karar verme yetkisi yargıya aittir…” dedi.
Bu sözleriyle 17 – 25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının muhataplarına gönderme yaptığı konusunda en ufak bir şüphe yok.
SİYASETE DÖNÜŞ VAADİ
Besbelli ki Gül yönetimde keyfileşme, otoriterleşme ve yozlaşmaya dur demek için siyasete ve partiye döneceğini vaad ediyor. Gül’e saygım var; demokrasiyi yeniden rayına oturtma konusunda bir rol üstleneceğine dair ümidimi kesmedim. “Yüce Önder Erdoğan”ın ülkenin kaderine el koyabileceğine dair karamsarlığa kapılmayışımın bir dizi nedeninden biri de bu. Ama Gül bu rolü nasıl oynayacak? Herhalde bekleyip göreceğiz.
BENİM HAKLI OLDUĞUMU ZAMAN GÖSTERDİ
Kişilerin tarihte oynadığı role inanırım. 2007’de Sayın Gül’ün cumhurbaşkanı olmasına, bunun bir yetenek israfı olacağı gerekçesiyle karşı çıktım. Haklı olduğumu zaman gösterdi.
Gül hükümette kalmaya devam etseydi, eminim Erdoğan’ın güç kirlenmesine uğramasına engel olabilirdi. 2007’de Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olmasına da karşı çıkmıştım. Reformların sürmesi için onun hükümette olmasının önemli olduğuna inanıyordum. Bugün bu konuda çok fena halde yanıldığımı düşünüyorum. Erdoğan 2007’de cumhurbaşkanı seçilseydi, belki güçten başı dönmez, üçüncü döneminde saptığı keyfi, otoriter ve yozlaşmış yönetim yolu açılmazdı.
Uzun bir süredir hükümete ve Erdoğan'ın şahsına sert eleştiriler yönelten Zaman yazarı Şahin Alpay, umutları köşke kısa süre önce veda eden Gül'e bağlamış durumda.
İktidarı demokrasi rayına oturtabilecek ismin Gül olduğunu düşünen yazar, "Gül, Türk demokrasisini kurtarabilir mi?" başlıklı yazısında şunları yazdı:
GÜL TÜRK DEMOKRASİSİNİ KURTARABİLİR Mİ?
"Gül, “Türk usulü başkanlık” sistemine karşı olduğunu, tüm kurum ve kurallarıyla parlamenter sisteme inandığını her vesileyle belirtiyor.
Veda mesajında “Kuvvetler ayrılığı ilkesinin, denge – fren sisteminin demokrasimiz için önemini sık sık vurguladım” diyerek demokrasinin seçimden ibaret olmadığını bir kez daha hatırlattı.
SARKOZY'İ ÖRNEK GÖSTERDİ, 17 ARALIĞA GÖNDERME YAPTI
Veda mesajından hemen sonra Erbakan döneminden kalma “kayıp trilyon” davasında ifade vereceğini açıkladı ve yargılanmakta olan Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy’yi örnek göstererek, “Hukuk devleti budur, kimse imtiyazlı değildir. Herkes gider ifade verir. Suç var mı, yok mu diye karar verme yetkisi yargıya aittir…” dedi.
Bu sözleriyle 17 – 25 Aralık rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının muhataplarına gönderme yaptığı konusunda en ufak bir şüphe yok.
SİYASETE DÖNÜŞ VAADİ
Besbelli ki Gül yönetimde keyfileşme, otoriterleşme ve yozlaşmaya dur demek için siyasete ve partiye döneceğini vaad ediyor. Gül’e saygım var; demokrasiyi yeniden rayına oturtma konusunda bir rol üstleneceğine dair ümidimi kesmedim. “Yüce Önder Erdoğan”ın ülkenin kaderine el koyabileceğine dair karamsarlığa kapılmayışımın bir dizi nedeninden biri de bu. Ama Gül bu rolü nasıl oynayacak? Herhalde bekleyip göreceğiz.
BENİM HAKLI OLDUĞUMU ZAMAN GÖSTERDİ
Kişilerin tarihte oynadığı role inanırım. 2007’de Sayın Gül’ün cumhurbaşkanı olmasına, bunun bir yetenek israfı olacağı gerekçesiyle karşı çıktım. Haklı olduğumu zaman gösterdi.
Gül hükümette kalmaya devam etseydi, eminim Erdoğan’ın güç kirlenmesine uğramasına engel olabilirdi. 2007’de Erdoğan’ın cumhurbaşkanı olmasına da karşı çıkmıştım. Reformların sürmesi için onun hükümette olmasının önemli olduğuna inanıyordum. Bugün bu konuda çok fena halde yanıldığımı düşünüyorum. Erdoğan 2007’de cumhurbaşkanı seçilseydi, belki güçten başı dönmez, üçüncü döneminde saptığı keyfi, otoriter ve yozlaşmış yönetim yolu açılmazdı.