ZAMAN MUHABİRLERİ BERAAT ETTİ!

Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesi'nde görevli 2 hakimi 'terör örgütlerine hedef gösterdikleri' suçlamasıyla yargılanan 3 gazeteci, suçun yasal unsurları oluşmadığı gerekçesiyle beraat etti.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuksuz sanıklardan Hanım Büşra Erdal katıldı. Diğer sanıklar Metin Arslan ve Hayri Beşer ile şikayetçi hakimler Yılmaz Alp ve Tuncay Aslan'ın avukatları da duruşmaya gelmedi.

Duruşmayı, Boğaziçi Avukatlar Derneği Başkanı Abdulkadir Şeker de sanıklara destek olmak amacıyla izledi. Mahkeme Heyeti Başkanı Şeref Akçay'ın davadan çekilmesiyle heyet başkanlığını üye hakimlerden Metin Özçelik'in yaptığı duruşmada, daha önceki ara kararlarda istenilen Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ''hakaret'', ''gizliliğin ihlali'' ve ''adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs'' suçlamalarına konu dava dosyalarının mahkemeye gönderildiği tutanağa yazdırıldı. Görüşü sorulan Cumhuriyet Savcısı Celal Kara, 27 Nisan 2011 tarihli mütalaasını tekrar ettiğini söyledi. Duruşmada mahkemeye 2 sayfalık savunma dilekçesi sunan sanık Hanım Büşra Erdal, hakkında beraat kararı verilmesini talep etti. Duruşmaya katılan tüm sanıkların avukatı Hasan Günaydın da daha önceki savunmalarını tekrar ettiklerini belirterek, suçun unsurlarının oluşmaması sebebiyle savcılık mütalaası doğrultusunda sanıkların beraatına karar verilmesini istedi. Dosyayı karara bağlayan mahkeme heyeti, ''kişileri terör örgütüne hedef göstermek'' suçundan haklarında kamu davası açılan sanıklar Hayri Beşer, Metin Arslan ve Hanım Büşra Erdal'ın, ''atılı suçun yasal unsurları oluşmadığı'' gerekçesiyle beraatlerine karar verdi.

İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliğince hazırlanan iddianamede, Hayri Beşer'in Sorumlu Yazıişleri Müdürü olduğu Zaman Gazetesinin 2 Nisan 2010 tarihli sayısında yayımlanan Hanım Büşra Erdal imzalı bir haber ile aynı gazetenin internet sayfasında 3 Nisan 2010'da yayımlanan Metin Arslan imzalı haberlerde, Beşiktaş'taki İstanbul Adliyesinde görevli hakimlerin adının hedef olacak şekilde yer aldığı iddia edilmiş ve sanıkların, ''terörle mücadelede görev almış kamu görevlilerinin hüviyetini açıklamak, yayımlamak ve bu yolla kişileri hedef göstermek'' suçundan 1 yıl 6'şar aydan 4 yıl 6'şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları istenmişti.