Yusuf Kaplan: Yiğit Bulut, ordu tarafından dayatıldı, Erdoğan'ın bileğini büktü!
Dış politika ve AK Parti’ye yakın bazı isimlere yönelttiği sert eleştirilerle gündemden düşmeyen Yusuf Kaplan, RS FM’de Yavuz Oğhan’dan bidebunudinle programına katıldı.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın başdanışmanı Yiğit Bulut'a ve AKP'nin dış politikalarına yönelik sert eleştirileri ile gündeme gelen Yeni Şafak yazarı Yusuf Kaplan, Yiğit Bulut için "Asker dayatması ile getirildi. Cumhurbaşkanı'nın bileğini büktü" dedi. RS FM'de Yavuz Oğhan'ın hazırlayıp sunduğu 'bidebunudinle' programında konuşan Yusuf Kaplan, kendisine yöneltilen eleştirilere yanıt verdi.
TRT Diyanet TV'de katıldığı bir programda Cumhurbaşkanı'nın başdanışmanı Yiğit Bulut'u kastederek "Jölelilerle batırdılar bu ülkeyi" diyen Kaplan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na ve AKP'nin politikalarına yönelik sert eleştirilerinin ardından yandaşların hedefi olmuştu.
Kendisine hükümete yakın bir isimden de destek geldiğini belirten Kaplan, "İsmini söylemek istemem ama hükümet tarafından da bir o kadar nitelikli destek geldi" dedi ve şöyle devam etti:
"Yeni dünyada trol zihniyeti hakim. Bu tam bir haysiyet cellatlığı. Hem ismini gizliyor, hem kişiliğini gizliyor. Reaksiyon, aksiyon şeklinde gidiyor. Bunlar paçoz tipler. Buna karşılık çok daha fazla destek geldi. Hem de hükümet kanadında."
BU TOPLUMU JÖLELİLERDEN KORUMAK GEREK
Yiğit Bulut ile ilgili eleştirilerini daha da artıran Yusuf Kaplan, Bulut'un ordu desteği ile geldiğini ileri sürdü.
Kaplan, "Ülkeden çok kendi çıkarlarını ve pozisyonlarını düşünenler var. Bu dönemlerde bunlar çok arttı. Liderleri doğru karar veremeyecek şekilde yönlendiriyorlar. Bunlar aynı zamanda dayatılmış tipler. Söz konusu kişi ordu tarafından dayatılmış kişidir. Gerekçesi kendi yazdıkları ve ilişkileridir. Tayyip Bey'in eli büküldü. Bu toplumu herkesten özellikle jölelilerden korumak gerek" diye konuştu.
'SURİYE'DE TUZAĞA DÜŞTÜK'
Dış politikayı da sert ifadelerle eleştiren Kaplan, Türkiye'nin Ortadoğu'da yalnız bırakıldığını ifade ederek "Türkiye'nin Suriye konusunda süreci değiştirme kapasitesi kalmadı. Türkiye'nin uzun vadeli kalıcı ve çok seçenekli politika üretmesi gerekirdi. Türkiye'nin muhalifler üzerinden oraya müdahil olma biçimi problemli. Muhalifler kimler, güçlerin ne olduğunu ne kadar etkili bilmiyoruz. Suriye'de bir diktatörlüğün devrilmesi için bunun devrilmesi için koşullar hazırdı. 54 ülke Esad'ın resmen gitmesi için toplandı. Ortak karar aldı. Bu bir tuzaktı. Biz bu tuzağa düştük. Aslında Türkiye burada stratejik hata yaptı. Uluslararası dengeler gözetilmeliydi. Şimdi taktiklerle ilerlemek zorunda kaldık" dedi.
TRT Diyanet TV'de katıldığı bir programda Cumhurbaşkanı'nın başdanışmanı Yiğit Bulut'u kastederek "Jölelilerle batırdılar bu ülkeyi" diyen Kaplan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'a, Başbakan Ahmet Davutoğlu'na ve AKP'nin politikalarına yönelik sert eleştirilerinin ardından yandaşların hedefi olmuştu.
Kendisine hükümete yakın bir isimden de destek geldiğini belirten Kaplan, "İsmini söylemek istemem ama hükümet tarafından da bir o kadar nitelikli destek geldi" dedi ve şöyle devam etti:
"Yeni dünyada trol zihniyeti hakim. Bu tam bir haysiyet cellatlığı. Hem ismini gizliyor, hem kişiliğini gizliyor. Reaksiyon, aksiyon şeklinde gidiyor. Bunlar paçoz tipler. Buna karşılık çok daha fazla destek geldi. Hem de hükümet kanadında."
BU TOPLUMU JÖLELİLERDEN KORUMAK GEREK
Yiğit Bulut ile ilgili eleştirilerini daha da artıran Yusuf Kaplan, Bulut'un ordu desteği ile geldiğini ileri sürdü.
Kaplan, "Ülkeden çok kendi çıkarlarını ve pozisyonlarını düşünenler var. Bu dönemlerde bunlar çok arttı. Liderleri doğru karar veremeyecek şekilde yönlendiriyorlar. Bunlar aynı zamanda dayatılmış tipler. Söz konusu kişi ordu tarafından dayatılmış kişidir. Gerekçesi kendi yazdıkları ve ilişkileridir. Tayyip Bey'in eli büküldü. Bu toplumu herkesten özellikle jölelilerden korumak gerek" diye konuştu.
'SURİYE'DE TUZAĞA DÜŞTÜK'
Dış politikayı da sert ifadelerle eleştiren Kaplan, Türkiye'nin Ortadoğu'da yalnız bırakıldığını ifade ederek "Türkiye'nin Suriye konusunda süreci değiştirme kapasitesi kalmadı. Türkiye'nin uzun vadeli kalıcı ve çok seçenekli politika üretmesi gerekirdi. Türkiye'nin muhalifler üzerinden oraya müdahil olma biçimi problemli. Muhalifler kimler, güçlerin ne olduğunu ne kadar etkili bilmiyoruz. Suriye'de bir diktatörlüğün devrilmesi için bunun devrilmesi için koşullar hazırdı. 54 ülke Esad'ın resmen gitmesi için toplandı. Ortak karar aldı. Bu bir tuzaktı. Biz bu tuzağa düştük. Aslında Türkiye burada stratejik hata yaptı. Uluslararası dengeler gözetilmeliydi. Şimdi taktiklerle ilerlemek zorunda kaldık" dedi.