Yönetmen Ezel Akay'ın soruşturma isyanı: Tutuklasınlar hepimizi de bitsin bu saçmalık!
Yapımcı ve yönetmen Ezel Akay hakkında soruşturma açılmasına "Tutuklasınlar hepimizi de bitsin bu saçmalık" diyerek yanıt verdi.
Yönetmen Ezel Akay, ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriye destek vermek için 433 sinemacının imza kampanyası başlatması üzerine soruşturma açılmasına “Tutuklasınlar hepimizi de bitsin bu saçmalık” diye tepki gösterdi.
1128 akademisyenin hazırladığı ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriye ‘Barış İçin Sinemacılar‘ oluşumuyla destek veren 433 sinemacı hakkında ‘suçu ve suçluyu övmek’ suçlamasıyla soruşturma başlatılmıştı.
Sputnik’ten Yavuz Oğhan’a konuşan Akay, konuyla ilgili kendilerine soruşturma tebligatı iletilmediğini ancak bağlı bulunduğu meslek örgütüne gelen bir tebligatla durumdan haberdar olduklarını belirterek, “Biz sadece barış olsun ve şiddet dursun dedik. Devletin elinde şiddettin dışında araçlar olduğunu ve bunları kullanmasını talep ettik” dedi.
‘Sıra artık hikaye anlatıcılarına geldi’
İmzaladıkları metinde yazanların suç unsuru olmadığını kaydeden Akay, “Giderek saçma bir hale dönüşen bu durumdan kurtulmak için bazen diyorum ki, girelim 150 bin kişi içeri, tutuklasınlar hepimizi de bitsin bu saçmalık” diye konuştu.
Son dönemde korku ikliminin yayıldığını ve insanların seslerini çıkaramaz hale geldiğini belirten Akat, şöyle devam etti: “Osmanlı’da bir isyan başladığında hikaye anlatıcılarını alıp bir bağ evine kapatırlarmış. Olanların hikayesini anlatamasınlar diye. Demek ki bugün de sıra artık hikaye anlatıcılarına geldi.”
‘Vekilleri tutuklamak, çalışmalarına engel olmaktır’
Akay, eş başkanlar Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu 12 HDP’li vekilin tutuklanmasını da şöyle değerlendirdi: “6 milyon insanın kendisini temsil etsin diye Meclis’e gönderdiği milletvekillerini tutuklamak, çalışmalarına engel olmak demektir. Bir siyasetçiyi sözlerinden ötürü tutuklayamazsınız. Eğer bir suç varsa gıyabında yargılarsınız.”
1128 akademisyenin hazırladığı ‘Bu suça ortak olmayacağız’ başlıklı bildiriye ‘Barış İçin Sinemacılar‘ oluşumuyla destek veren 433 sinemacı hakkında ‘suçu ve suçluyu övmek’ suçlamasıyla soruşturma başlatılmıştı.
Sputnik’ten Yavuz Oğhan’a konuşan Akay, konuyla ilgili kendilerine soruşturma tebligatı iletilmediğini ancak bağlı bulunduğu meslek örgütüne gelen bir tebligatla durumdan haberdar olduklarını belirterek, “Biz sadece barış olsun ve şiddet dursun dedik. Devletin elinde şiddettin dışında araçlar olduğunu ve bunları kullanmasını talep ettik” dedi.
‘Sıra artık hikaye anlatıcılarına geldi’
İmzaladıkları metinde yazanların suç unsuru olmadığını kaydeden Akay, “Giderek saçma bir hale dönüşen bu durumdan kurtulmak için bazen diyorum ki, girelim 150 bin kişi içeri, tutuklasınlar hepimizi de bitsin bu saçmalık” diye konuştu.
Son dönemde korku ikliminin yayıldığını ve insanların seslerini çıkaramaz hale geldiğini belirten Akat, şöyle devam etti: “Osmanlı’da bir isyan başladığında hikaye anlatıcılarını alıp bir bağ evine kapatırlarmış. Olanların hikayesini anlatamasınlar diye. Demek ki bugün de sıra artık hikaye anlatıcılarına geldi.”
‘Vekilleri tutuklamak, çalışmalarına engel olmaktır’
Akay, eş başkanlar Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında bulunduğu 12 HDP’li vekilin tutuklanmasını da şöyle değerlendirdi: “6 milyon insanın kendisini temsil etsin diye Meclis’e gönderdiği milletvekillerini tutuklamak, çalışmalarına engel olmak demektir. Bir siyasetçiyi sözlerinden ötürü tutuklayamazsınız. Eğer bir suç varsa gıyabında yargılarsınız.”