Yenidoğan Çetesi savcısı ile ilgili haberlere gözaltı! Yazı işleri müdürü de dahil 3 kişi...
Yenidoğan Çetesi'ne yönelik soruşturmayı yürüten savcının "dosyadan el çektirildiği" iddia edilmiş, iddia Adalet Bakanı Yılmaz Tunç tarafından yalanlanmıştı. O iddiayı gündeme getirenler hakkında başlatılan soruşturma kapsamında 3 ismin gözaltına alındığı öğrenildi.
Bazı internet haber siteleri ve sosyal medyada "Yenidoğan çetesini çökerten kahraman savcıya dosyadan el çektirildi" şeklindeki paylaşımların, toplumda adalet duygusunu zedelemeyi amaçladığı, yargı ve devletin diğer kurumlarının basın yayın yoluyla aşağılandığı, haber ve paylaşımların "yanıltıcı bilgiyi alenen yayma", "yargı organlarında görev yapan kamu görevlilerine karşı hakaret" ve "iftira" suçlarını oluşturduğu gerekçesiyle Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı resen soruşturma başlattı.
Söz konusu haberi ilk yayımlayan halktv.com.tr Haber Müdürü Dinçer Gökçe başta olmak üzere avukat İrem Çiçek ile gazetepencere.com Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Nilay Can gözaltına alındı.
Öte yandan soruşturma kapsamında 23 haber sitesi ile 13 sosyal medya hesabının incelendiği öğrenildi.
TGC ÇAĞRI YAPTI: ADALET DUYGUSUNU ZEDELEMEKTEN VAZGEÇİN
Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Yönetim Kurulu, Yenidoğan Çetesi’ne yönelik soruşturmayı yürüten savcının dosyadan el çektirildiği iddiasına yönelik haberler nedeniyle gazetecilerin gözaltına alınması hakkında açıklama yaptı. Yapılan açıklamada, "Adalet Bakanlığı’nın haberleri tekzip etmesi yeterliyken gözaltı kararı, haksız ve hukuksuzdur. Bu olayın gazetecileri gözaltına almak için yeni bir fırsat olarak kullanıldığı izlenimini doğmuştur" denildi. "Gazetecilik suç değildir. Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğüne yönelik müdahalelerden vazgeçilmelidir" denilen açıklamada, gözaltına alınan gazetecilerin serbest bırakılması çağrısında bulunuldu.
Gazetecilerin serbest bırakılması istenen açıklama şöyle:
“İstanbul'da, 112 Acil Çağrı Merkezi'nde çalışan kişilerle ortak hareket ederek, bebek acil hastalarını önceden anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan ünitelerine sevk edip ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç sağladıkları öne sürülen 22'si tutuklu 47 sanık hakkında dava açılmıştı. Soruşturmayla birlikte aralarında eski Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’nun hastanesinin de yer aldığı 10 hastane kapatılmıştı. İlk duruşması 18 Kasım 2024’de yapılacak olan bu konuyla ilgili olarak Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’in görevden alındığı iddiası haber olmuştu.
AA’nın haberine göre bu iddialar nedeniyle Halktv.com.tr Yazı İşleri Müdürü Dinçer Gökçe’nin de aralarında bulunduğu bazı haber sitelerinin sorumlu yazı işleri müdürleri gözaltına alındı. Savcılık haberle ilgili paylaşımların ‘toplumda adalet duygusunu zedelemeyi amaçladığını, yargı ve devletin diğer kurumlarını basın yayın yoluyla aşağıladığını’ iddia etti.
Türkiye Gazetecileri Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne göre, ‘Gazeteci, önce halka ve gerçeğe karşı sorumludur. Bu sorumluluk kamu otoriteleri ve işverenine olan sorumluluklarından önce gelir. Gazeteci, mağdurun, güçsüzün, yoksulun, ötekileştirilenin ve sesini duyuramayanların sesi olmakla yükümlüdür.’
Gazetecilerin böyle bir nedenle gözaltına alınmasını doğru bulmuyoruz. Gazeteciler olmasa kamu vicdanını zedeleyen yenidoğan çetesinin yaptıkları bu boyutuyla kamuoyuna yansımayacaktı.
Her fırsatta gazetecilerle yönelik haksız gözaltı kararlarıyla aslında toplumda adalet duygusu zedelenmektedir. Bu iddiayla ilgili olarak Adalet Bakanlığı’nın savcının görevden alınmadığına yönelik açıklaması internet sitelerinde yer almıştır.
Adalet Bakanlığı’nın haberleri tekzip etmesi yeterliyken gözaltı kararı, haksız ve hukuksuzdur. Bu olayın gazetecileri gözaltına almak için yeni bir fırsat olarak kullanıldığı izlenimini doğmuştur. Meslektaşlarımız bir an önce serbest bırakılmalıdır. Gazetecilik suç değildir. Basın ve düşünceyi ifade özgürlüğüne yönelik müdahalelerden vazgeçilmelidir.”
BAKAN YALANLAMIŞTI
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, söz konusu iddiayı şu açıklama ile yalanlamıştı:
Kamuoyunda “Yenidoğan Çetesi” olarak bilinen soruşturma dosyasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Yavuz Engin’in görevden alındığına yönelik yapılan haberler gerçek dışıdır.
Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmada hazırlanan fezleke, suçun Ağır Ceza Mahkemesi’nin görev alanına girmesi nedeniyle bağlı olduğu Ağır Ceza Mahkemesinin bulunduğu Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderilmiştir. Şüpheliler hakkında da Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi’ne kamu davası açılmıştır.
Cumhuriyet Savcımızın görevden alınması söz konusu olmayıp Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’ndaki görevine devam etmektedir.
Ayrıca Büyükçekmece Cumhuriyet Savcısı’nın tehdit edilmesi ile ilgili olarak ve yine aynı konuda diğer şüpheliler bakımından soruşturma Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı’nda titizlikle yürütülmektedir. Doğruluğunu teyit etmeden, sosyal medyada yargıyı yıpratmaya yönelik dezenformasyon içeren bir yalan haberi ana muhalefet partisinin sözcüsünün paylaşıyor olması da büyük sorumsuzluktur.
NE OLMUŞTU?
İstanbul'da gerek olmadığı halde özel hastanedeki yoğun bakım ünitesine yatırılan 12 bebeğin ihmalden öldüğü iddiasına ilişkin olarak Büyükçekmece Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı soruşturma başlatılmış, soruşturmayı yürüten savcı Y.E. ise makamında tehdit edilmişti. Olayın ortaya çıkması kamuoyunda infial yaratırken, 22'si tutuklu, 47 şüpheli hakkında Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından iddianame hazırlandı.
İDDİANAMEDE NELER VAR?
İddianamede şüpheliler için "kasten öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi", "nitelikli dolandırıcılık", "suç işlemek amacıyla örgüt kurma" ve "resmi belgede sahtecilik" suçlarından toplamda 177 yıl 6 aydan 589 yıl 9 aya kadar hapis cezası istendi.
İddianamede, ölen 10 bebeğin "maktul", 5 kişinin "müşteki", Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) İstanbul İl Müdürlüğünün "suçtan zarar gören", 19 hastane ve sağlık şirketi "malen sorumlu", 47 kişi de "şüpheli" olarak yer aldı.