''YENİ RADİKAL'DE TEK BİR PARLAK FİKİR GÖREMEDİM!''
"Radikal'in hakikaten bütün ezberleri bozacağı, bambaşka bir gazetecilik yapacağı düşünüldü: Bozmadı, yapamadılar."
Radikal notlar
- Beklenti çıtası öyle yukarıya çekildi, medyada öyle bir hava yaratıldı ki dün ilk sayısı çıkan ’Yeni’ Radikal’in hakikaten bütün ezberleri bozacağı, bambaşka bir gazetecilik yapacağı düşünüldü: Bozmadı, yapamadılar. En azından şimdilik.
- Mehmet Y. Yılmaz yönetiminde Radikal ilk kez bir pazar günü çıkmıştı ve her şeyiyle ama her şeyiyle yeniydi; hakkını verelim. Bu gazetede ’yeni’ tek bir parlak fikir göremedim.
- Köşe yazarlığının bittiğini, sokak yazarlığının yükseldiğini savunan yayın yönetmeni ilk günkü Radikal’in birinci sayfasında toplam yedi köşe yazarı anonsu kullandı. Radikal’in genelinde de köşe yazarları ’sokaktan’ değil, alıştığımız üzere ’masa başından’ yazmıştı.
- Eyüp Can, Hürriyet’teki son yazısını Yahya Kemal Beyatlı’nın ’Artık demir almak günü gelmişse zamandan / Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan’ dizeleriyle noktaladı. Sanırım, bu şiirde ölüm metaforu olduğunu ona kimse söylememiş. Radikal’e merhaba yazısı yerine intihar notu gibi olmuş!
- Yine Eyüp Can bu sefer Radikal’deki ilk yazısında kişisel aşk tarihi üzerinden ’Ben bildiğiniz Müslümanlardan değilim, beni Cemaat’çi sanmayın’ gibi bir mesaj vermiş kendisine tepki duyacak bağnaz Radikal okurlarına: ’Benim Yahudi sevgilim bile vardı.’
- Radikal Hayat iyi. Bayağı iyi. Ana gazeteden daha iyi. Belki de bugüne kadar yapılan en Batılı ek. Futbol da var, sinema da, yemek de. Üstelik okunur, kasmayan yazılarla. Radikal İki ise miadını doldurduktan bir 10 sene sonra hala uzatmaları oynuyor ve ’Daha ne kadar Ortodoks olunur’ konusunda yeni bir rekor kırıyor.
- Binnaz Toprak ’endişeli modernlerin’ sesi olarak başladığı köşe yazarlığında daha ilk günden ’medya dengesi’ öğrenmiş: Evet endişeliyim ama AKP’nin yaptığı güzel işleri de görmezden gelemeyiz.
- ’Okuyacak gazete bulamadığı için Radikal’de yazmaya başlayan’ Koray Çalışkan, anonslarda akademisyen kimliğinin yanı sıra çiftçi olarak da tanıtıldı. Böylece tavuk çiftliği geçmişi olan Hakkı Devrim’den sonra Radikal’de çiftçi yazar sayısı ikiye çıktı. Çalışkan, Devrim’den farklı olarak -yaşça- genç. Hayır fotoğrafa aldanmayın, yakışıklı değil. Akademisyen çiftçi de ezber bozma telaşında. İlk yazısına baktım: Üç yaşındaki kızı Elif’ten bahsediyor. Hoşgeldin Ayşe.
Oray EĞİN / AKŞAM
- Beklenti çıtası öyle yukarıya çekildi, medyada öyle bir hava yaratıldı ki dün ilk sayısı çıkan ’Yeni’ Radikal’in hakikaten bütün ezberleri bozacağı, bambaşka bir gazetecilik yapacağı düşünüldü: Bozmadı, yapamadılar. En azından şimdilik.
- Mehmet Y. Yılmaz yönetiminde Radikal ilk kez bir pazar günü çıkmıştı ve her şeyiyle ama her şeyiyle yeniydi; hakkını verelim. Bu gazetede ’yeni’ tek bir parlak fikir göremedim.
- Köşe yazarlığının bittiğini, sokak yazarlığının yükseldiğini savunan yayın yönetmeni ilk günkü Radikal’in birinci sayfasında toplam yedi köşe yazarı anonsu kullandı. Radikal’in genelinde de köşe yazarları ’sokaktan’ değil, alıştığımız üzere ’masa başından’ yazmıştı.
- Eyüp Can, Hürriyet’teki son yazısını Yahya Kemal Beyatlı’nın ’Artık demir almak günü gelmişse zamandan / Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan’ dizeleriyle noktaladı. Sanırım, bu şiirde ölüm metaforu olduğunu ona kimse söylememiş. Radikal’e merhaba yazısı yerine intihar notu gibi olmuş!
- Yine Eyüp Can bu sefer Radikal’deki ilk yazısında kişisel aşk tarihi üzerinden ’Ben bildiğiniz Müslümanlardan değilim, beni Cemaat’çi sanmayın’ gibi bir mesaj vermiş kendisine tepki duyacak bağnaz Radikal okurlarına: ’Benim Yahudi sevgilim bile vardı.’
- Radikal Hayat iyi. Bayağı iyi. Ana gazeteden daha iyi. Belki de bugüne kadar yapılan en Batılı ek. Futbol da var, sinema da, yemek de. Üstelik okunur, kasmayan yazılarla. Radikal İki ise miadını doldurduktan bir 10 sene sonra hala uzatmaları oynuyor ve ’Daha ne kadar Ortodoks olunur’ konusunda yeni bir rekor kırıyor.
- Binnaz Toprak ’endişeli modernlerin’ sesi olarak başladığı köşe yazarlığında daha ilk günden ’medya dengesi’ öğrenmiş: Evet endişeliyim ama AKP’nin yaptığı güzel işleri de görmezden gelemeyiz.
- ’Okuyacak gazete bulamadığı için Radikal’de yazmaya başlayan’ Koray Çalışkan, anonslarda akademisyen kimliğinin yanı sıra çiftçi olarak da tanıtıldı. Böylece tavuk çiftliği geçmişi olan Hakkı Devrim’den sonra Radikal’de çiftçi yazar sayısı ikiye çıktı. Çalışkan, Devrim’den farklı olarak -yaşça- genç. Hayır fotoğrafa aldanmayın, yakışıklı değil. Akademisyen çiftçi de ezber bozma telaşında. İlk yazısına baktım: Üç yaşındaki kızı Elif’ten bahsediyor. Hoşgeldin Ayşe.
Oray EĞİN / AKŞAM