YAVUZ SEMERCİ: "ERTUĞRUL ÖZKÖK'E HERKESİN BİR TEŞEKKÜR BORCU VAR!.." İŞTE NEDENİ...
Yavuz Semerci, Gazeport'taki yazısında "Turkcell'in başındaki en büyük felaket Karamehmet'tir" diye yazan Ertuğrul Özkök'ü ti'ye aldı.
Doğan, Turkcell'i kurtarmaya karar verdi!
Ertuğrul Özkök'e göre Turkcell'i "küçücük" hissesiyle yöneten Mehmet Emin Karamehmet, Doğan Grubu'na ilan verilmesini engelleyerek ciddi bir suç işliyormuş!..
***
Suçun nerede tariflendiğini bilmiyorum.
Bildiğim şu: Turkcell 3 yıldır Doğan Grubu'na ilan vermemesine rağmen pazar payını kaybetmedi. Ve reklamverenler açısından ilginç bir örnek oluşturdu.
Aynı zamanda Doğan'a bağlı gazeteler, yüzde 33'lük pazar payına (tirajlardan) rağmen reklam pastasından (gazetelere verilen) yüzde 60 pay alabiliyor. Bu Doğan'ın büyük başarısıdır. (Televizyonlarda reytingilere göre daha orantılı bir reklam paylaşımı söz konusu...)
****
Sezar'ın hakkı Sezar'a diyerek devam edelim.
Doğan Grubu'nun sicili incelendiğinde, özellikle kendi rakiplerine yönelik acımasız bir tutum içinde olduğu göze çarpar.
Son 10 yılda Cem Uzan, Dinç Bilgin, Turgay Ciner ve Mehmet Emin Karamehmet'e yönelik haberlerin dozu, bir rakipten kurtulma iştahıyla harmanlanmıştır. Ve bu iştah haberlerin içine büyük bir ustalıkla serpiştirilmiştir.
****
KARAMEHMET BİR FELAKET!
Ben, Ertuğrul Özkök'ün bir lafına takıldım.
Diyor ki;
"Turkcell´in başındaki en büyük felaket, elinde kalmış küçücük hisseyle, koskoca şirketi babasının malı gibi kullanan kişidir. Yani Mehmet Emin Karamehmet´tir."
'Turkcell'in kurucusu Mehmet Emin Karamehmet neden Turkcell için bir felakettir' sorusunun yanıtını vermiyor Özkök. Yazısında, Turkcell'in Doğan Grubu medyasına reklam vermemesi olabileceğini anlıyoruz. Özkök'ün mantığına göre, Doğan'a reklam vermeyen pazar payını artıramıyor ve reklam vermeyen şirketler halka açık ise yatırımcılar zarar ediyor!
Belli ki Özkök, "küçücük hisse" ile Turkcell'i Çukurova Grubu'nun (kendilerinin en büyük rakibi) yönetmesinden hoşlanmıyor...
KARAMEHMET'İN HİSSESİ İLE DOĞAN'IN HİSSESİNİ KARŞILAŞTIRINCA
Özkök'e bir sonraki yazısında kullanabileceğine (sanmıyorum ama) inandığım bir kaç veriyi aktarmak istiyorum.
1) Aydın Doğan'a ait olan ve borsada işlem gören Doğan Holding, Hürriyet, Doğan Yayıncılık, Doğan Gazetecilik ve Petrol Ofisi'nin toplum piyasa değeri 4.5 milyar YTL.
2) Bu şirketlerde Doğan Grubu'nun elinde tuttuğu hisselerin piyasa değeri 2.4 milyar YTL'dir....
3) Bu beş şirket toplam 856 milyon YTL kar elde etmiş. Karın 500 milyon YTL'si POAŞ'tan geliyor.
4) Mehmet Emin Karamehmet'in yönettiği Turkcell'in piyasa değeri 16.7 milyar YTL.
5) Turkcell'in Karamehmet'in payına düşen doğrudan ve dolaylı hisselerin (o küçücük denilen) hisselerin borsa değeri 2.3 milyar YTL civarındadır.
6) Turkcell'in elde ettiği kar ise 2 milyar YTL'nin üzerinde. Yani Mehmet Emin Karamehmet'in yarattığı şirketin küçük yatırımcılar açısından anlamı çok büyük. Dağıttığı kar küçük yatırımcılar için anlamlı.
7) Bu açıdan bakıldığında Karamehmet'in hissesini hafife almak, "gözünün üzerinde kaş var" eleştirisinin ötesine geçmiyor.
***
Özkök bu kadar basit bir karşılaştırmayı yapsaydı, Karamehmet'in Turkcell'deki varlığını bir felaket olarak değerlendirmezdi. Doğan'ın 5 şirkette üretemediği kardan fazlasını Karamehmet tek bir şirketle üretiyor. Daha büyük piyasa değeri yaratıyor. O hafife alınmaya çalışılan küçük hissesinin piyasa değeri, Doğan'ın 5 şirketteki kendi payına düşen hisselerinin toplam piyasa değerine eşit.
***
ÖZKÖK'E BİR TEŞEKKÜR BORÇLUYUZ
Ancak felaketlik kriteri H