YAŞAR KEMAL'DEN AÇLIK GREVLERİ ÇAĞRISI!

Yaşar Kemal, bayramın ilk günü, yüzlerce insanı ölüm orucunda olan Türkiye'ye böyle seslendi: Ölümü izlemek insanlığa yakışmaz.

Bayrampaşa ve Ümraniye başta olmak üzere birçok cezaevinde 13 yıl önce yapılan ölüm orucu eylemlerinin sona ermesi için mahkûmlarla devlet arasında arabuluculuk yapan yazar Yaşar Kemal PKK’lı tutuklu ve hükümlülerin yürüttüğü açlık grevi eylemleri için de devreye giriyor.

45. gününe giren açlık grevlerinin sonlandırılması için aydın, sanatçı ve sivil toplum kuruluşlarıyla görüşmeler yapan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir, bu kapsamda Yaşar Kemal’i dün İstanbul’daki evinde ziyaret etti. Bir saatlik görüşmenin ardından yazılı bir açıklama yapan Yaşar Kemal, bir kişinin açlık grevinde ölmesini izlemenin acıların en büyüğü olduğunu söyledi.

“Vebali hepimizin olacaktır”
Ünlü yazar açıklamasında şunları dile getirdi: “Bu, insanlığa hiçbir zaman yakışmaz. Bugün insanların ölüm pahasına talep ettikleri, demokrasilerde insan haklarının içindedir. Çözümü mümkünken ölümler engellenemezse vebali iktidarın, muhalefetin, medyanın ve hepimizin olacaktır. Barış bu ülkede herkesin özlemi ve hakkıdır. Barışın önüne yeni engeller konulmasına karşı çıkmak, barışın önünü açmak hepimizin işi olmalıdır. Bunun için içtenlikle uğraşan herkese şükran duyarım. Bugün ziyaretime gelen Osman Baydemir’le bu görüşlerimizi paylaştık.”

Baydemir, görüşmeyi anlattı
Görüşmenin ardından Taraf ’ın sorularını yanıtlayan Osman Baydemir de, Yaşar Kemal’in hem Kürtlerin hem Türklerin, bu coğrafyada yaşayan bütün kültürlerin, dillerin ortak vicdanı olduğunu vurgulayarak, “Kendisiyle hem görüş alışverişinde bulunduk hem de dertleştik. Biliyorum ki kendisi bundan sonraki zaman dilimind de etkin bir çabanın içinde olacak” dedi.

Aydınlara, sanatçılara çağrı
Osman Baydemir, “Açlık grevlerinde tek bir insanın yaşamını yitirmemesi, taleplerin kabulü ve müzakerelerin başlaması için herkesin çaba sarf etmesi gerekiyor. Yaşar Kemal’in yazılı beyanında da bu var” diye konuştu.

Türkiye toplumunun bütün aydınlarını, sanatçılarını açlık grevlerinin selametle sonlandırılması için çaba göstermeye çağıran Baydemir, sözlerine şöyle devam etti:

“Kaygım o ki cezaevlerinde açlık grevlerinde bir insan yaşamını yitirirse bu, aynı zamanda Türkiye toplumunun geleceğinin ölmesi demektir. Birlikte yaşam isteğinin ölmesi demektir. Cezaevinde açlık grevinde insanların bedeninin zarar görmesi demek, kalıcı hasarlara yol açması demek, yine birlikte yaşam isteğinin kalıcı hasar alması demektir. Bu itibarla bedenini açlığa yatıran insanların talepleri 73 milyon insanın geleceğini ilgilendiren taleplerdir. Bu taleplerin karşılanması demek, müzakerelerin başlaması demek, ellerin tetikten çekilmesi demektir. Dolayısıyla insanlarımızın ölmemesi ve kaynaklarımızın ekonomik ve sosyal kalkınmaya ayrılması demektir. Ben umut ediyorum ki bu vicdani çıkış, bu vicdani hareket görülür ve yine vicdanla, akılla ve adaletle yanıt verilir.”

“Herkesin kapısını çalacağız”
Açlık grevlerinin sonlanması için fikrine inancına bakmadan, tüm kapıları çalacağını söyleyen Osman Baydemir, “Bu, mutlaka bir kapı çalmayı da gerektirmez. Bu çağrımdır. Aklınıza gelebilecek herkese ulaşmak istiyorum. Herkesin mutlaka bulunduğu zeminden yapabileceği bir şey vardır. Bütün bu çabalar birlikte yaşamak isteğinin çabasıdır diye görüyorum” diye konuştu.

Taraf