Yargıtay’ın Kaftancıoğlu kararı tartışma çıkardı! “Geriye dönük” soruşturma gündemde...
Eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Eminağaoğlu: Silinmiş paylaşımlarda zamanaşımı var, isterse 20 yıl önce tweet atmış olsun, yayın sürdükçe suç devam ediyor demek
CHP İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’nun 2012’deki sosyal medya paylaşımlarına hapis cezası verilmesi tartışma yarattı. Bu kararın, “geriye dönük paylaşımlar” açısından “örnek oluşturacağı” yorumları yapılırken özellikle iktidara yakın isimlerin FETÖ paylaşımları da gündeme geldi. Eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu, silinmiş paylaşımlarda zamanaşımı bulunduğunu belirtti; “Sekiz yıl geriye doğru herkes hakkında araştırma yapabilirler. İsterse 20 yıl önce tweet atmış olsun, yayın sürdükçe suç devam ediyor demek. Atıldığı tarihin önemi yok” dedi.
Cumhuriyet’ten Sefa Uyar’ın haberine göre, Kaftancıoğlu’na mahkûmiyet verilirken, iktidara yakın isimlerin paylaşımları için süreç işletilmediğini anımsatan Eminağaoğlu, “İşte yargının ikiyüzlülüğü” dedi. İktidarın, FETÖ konusunda 17-25 Aralık’ı “milat” olarak belirlediğini ve bu tarihten önce FETÖ’nün “terör örgütü olmadığının” iddia edildiğini vurgulayan Eminağaoğlu, “Bu onların kabulü. Siyasi iktidarın dayatması sonucu Fethullahçı yapılanma, iktidar ile çatışması sonrası terör örgütü sayılmaya başlandı. Halbuki çatışma öncesinde de terör örgütüydü” ifadesini kullandı.
“ERDOĞAN’IN MİLAT SÖYLEMİ YARGI TARAFINDAN YIKILABİLİR”
Eminağaoğlu, şunları kaydetti:
“Yarın yargı bağımsızlığının öne çıktığı, iktidarın değiştiği dönemde Fethullah’ı övücü bütün yorumlar, paylaşımlar da yargıda soruşturma konusu edilebilecektir, edilmelidir. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın milat söylemi yargı tarafından yıkılabilir. Ama şu an yargı bu iradeyi sergilemekten uzak duruyor.”
“PARA CEZASI NEDEN VERİLMEDİ, HAPİS CEZASI NEDEN VERİLDİ VE NEDEN CEZA ARTIRILDI?”
Yargıtay 18. Ceza Dairesi Onursal Başkanı Hamdi Yaver Aktan, Kaftancıoğlu’nun onanan üç cezasından birinin “kamu görevlisine hakaret” olduğuna işaret ederek “Öncelikle verilmesi gereken ceza, para cezasıdır. Para cezası neden verilmedi, hapis cezası neden verildi ve neden ceza artırıldı? Bu konuların gerekçelendirilmesi lazımdı. Kararı, bu yönüyle eksik görüyorum. Bana göre karar, bu yönüyle bozulmalıydı” dedi. Aktan, diğer suçlamaların da ifade özgürlüğü açısından değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.