Yargı, Seren Serengil ile ilgili kararını verdi
Sunucu Özlem Yıldız'ın bir televizyon programında kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle şikayetçi olduğu Seren Serengil hakkında savcılık takipsizlik kararı verdi.
Sunucu Özlem Yıldız’ın bir televizyon programında kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle şikayetçi olduğu Seren Serengil hakkında savcılık takipsizlik kararı verdi.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Umut Tepe tarafından verilen takipsizlik kararında, Seren Serengil’in 1 Ekim 2014 tarihinde “Kim ne derse desin” adlı televizyon programının sunucularından biri olduğu anlatıldı. Magazin haberlerine yönelik yapılan programda, Serengil’in diğer sunucu arkadaşıyla birlikte çıkan haberlere ilişkin yorumlar yaptıkları, bu kişilerin ise sanat camiasından oldukları ifade edildi. Serengil’in, şikayetçi Özlem Yıldız hakkında üç iddia dile getirdiği belirtilen kararda, Serengil’in savcılık ifadesi de yer aldı.
“REKLAM AMAÇLI ŞİKAYET ETTİ”
Serengil’in, ifadesinde, Özlem Yıldız’ın kamuoyu tarafından tanınan bir insan olduğunu, kendisi hakkında yapılan eleştirilere karşı duyarlı olması gerektiğini söylediği belirtildi. Seren Serengil, ifade özgürlüğü çerçevesinde, hakaret kastı olmadan söz konusu beyanlarda bulunduğunu ve Özlem Yıldız’ın “reklam amaçlı” olarak kendisini şikayet ettiğini düşündüğünü belirterek, suçlamayı reddettiğine de yer verildi.
“HAKARET İÇEREN YAKIŞTIRMA YOK”
Takipsizlik kararında, programda yapılan eleştiriler karşısında şikayetçiye de söz hakkı verildiğine dikkat çekilerek, şikayetçiye karşı hakaret suçunun unsurlarını içeren herhangi bir yakıştırmada bulunulmadığı ve düşünce açıklama niteliğinde olduğu belirtildi.
Söz konusu ifadelerin küçük düşürücü ve değer yargısı içermediği, kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunmadığı anlatılarak, suç unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verildiği vurgulandı.
ÖZLEM YILDIZ ŞİKAYETTE BULUNMUŞTU
Şarkıcı Seren Serengil’in 1 Ekim 2014 tarihinde bir televizyon programında söylediği “Özlem evliyken eski erkek arkadaşımla Facebook’tan yazıştı” sözleri üzerine Özlem Yıldız şikayette bulunmuştu. Hakkında soruşturma başlatılan Özlem Yıldız ise savcılık ifadesinde, Seren Serengil’in programda kendisiyle ilgili onur ve şerefini zedeleyici, çirkin ve aşağılayıcı nitelikte beyanlarda bulunduğunu öne sürmüştü.
İstanbul Cumhuriyet Savcısı Umut Tepe tarafından verilen takipsizlik kararında, Seren Serengil’in 1 Ekim 2014 tarihinde “Kim ne derse desin” adlı televizyon programının sunucularından biri olduğu anlatıldı. Magazin haberlerine yönelik yapılan programda, Serengil’in diğer sunucu arkadaşıyla birlikte çıkan haberlere ilişkin yorumlar yaptıkları, bu kişilerin ise sanat camiasından oldukları ifade edildi. Serengil’in, şikayetçi Özlem Yıldız hakkında üç iddia dile getirdiği belirtilen kararda, Serengil’in savcılık ifadesi de yer aldı.
“REKLAM AMAÇLI ŞİKAYET ETTİ”
Serengil’in, ifadesinde, Özlem Yıldız’ın kamuoyu tarafından tanınan bir insan olduğunu, kendisi hakkında yapılan eleştirilere karşı duyarlı olması gerektiğini söylediği belirtildi. Seren Serengil, ifade özgürlüğü çerçevesinde, hakaret kastı olmadan söz konusu beyanlarda bulunduğunu ve Özlem Yıldız’ın “reklam amaçlı” olarak kendisini şikayet ettiğini düşündüğünü belirterek, suçlamayı reddettiğine de yer verildi.
“HAKARET İÇEREN YAKIŞTIRMA YOK”
Takipsizlik kararında, programda yapılan eleştiriler karşısında şikayetçiye de söz hakkı verildiğine dikkat çekilerek, şikayetçiye karşı hakaret suçunun unsurlarını içeren herhangi bir yakıştırmada bulunulmadığı ve düşünce açıklama niteliğinde olduğu belirtildi.
Söz konusu ifadelerin küçük düşürücü ve değer yargısı içermediği, kişilik haklarına saldırı niteliğinde bulunmadığı anlatılarak, suç unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle takipsizlik kararı verildiği vurgulandı.
ÖZLEM YILDIZ ŞİKAYETTE BULUNMUŞTU
Şarkıcı Seren Serengil’in 1 Ekim 2014 tarihinde bir televizyon programında söylediği “Özlem evliyken eski erkek arkadaşımla Facebook’tan yazıştı” sözleri üzerine Özlem Yıldız şikayette bulunmuştu. Hakkında soruşturma başlatılan Özlem Yıldız ise savcılık ifadesinde, Seren Serengil’in programda kendisiyle ilgili onur ve şerefini zedeleyici, çirkin ve aşağılayıcı nitelikte beyanlarda bulunduğunu öne sürmüştü.