"YARGI BU TOPLUMUN ÇİVİSİNİN ÇIKMASINDA ETKEN DEĞİL Mİ?"!..FATİH ALTAYLI,"MAGAZİN HABERCİLİĞİNİ" SANIK SANDALYESİNE OTURTAN SAVCIYI ELEŞTİRDİ!..
Fatih Altaylı,Emret Komutanım dizisinin oyuncuları hakkında hazırladığı iddianamede magazin haberciliğini suçlu gösteren İstanbul Cumhuriyet Savcısının tavrını "fazlaca ileri" buldu.
Medya istemeyen bir savcı
Kokain kullandığı gerekçesiyle yargılanan dizi oyuncuları için savcı müthiş bir iddianame hazırlamış.
Ve iddianamede Türkiye'deki bütün suçların kaynağını belirlemiş: Medya...
Ben de zaman zaman magazin adı altında yapılan bazı programların toplumu negatif etkilediğini söylemiş olmakla beraber Savcı Bey'in tavrını "fazlaca ileri" buldum.
Bakın savcı ne diyor:
"Şiddet olaylarının sebepleri olarak, gelir adaletsizliği, halkın gittikçe yoksullaşması, işsizlik, devlete ve geleceğe olan güvensizliğin artması, kültürel yozlaşma, değerlerimizden uzaklaşma gibi unsurlar gösterilse de, en önemli unsurun görsel ve yazılı basın olduğu açıktır."
Yani savcıya göre, gazete ve televizyonlar kapatılırsa Türkiye'nin hiçbir sorunu kalmayacak.
Şimdi merak ediyorum, Türkiye'nin basın örgütleri ve gazetecileri ne diyecek.
TGS ve TGC susup kalacaklar mı!
Savcıya yanıt
Savcı Bey, Türkiye'nin en temel sorunları ile ilgili olarak suçluyu bulmuş ve hatta hâkimliğe de geçip kararı vermişsiniz.
Peki ben de tam tersini söylesem.
Türkiye'nin temel sorunlarından ve ülkenin bu hale gelmesindeki en önemli unsurlardan birinin toplumun yargıya olan güveninin azalması olduğunu belirtsem, acaba siz mi çok taraftar bulursunuz, ben mi?
Kamu vicdanını tatmin etmeyen yargı kararları, suçun ve suçlunun cezasız kalması, ağır işleyen yargı bu toplumun çivisinin çıkmasında etken değil mi?
Hadi gelin sizin ele aldığınız "magazin" boyutuna, "kokain" boyutuna bakalım.
Kokain âlemlerinde yakalanan "zenginlerin" şimdiye kadar hiç ceza almamış olması, bu işlerin bir şekilde kapatılmış, örtbas edilmiş olması acaba bu meretin kullanımını körükleyici bir rol oynamış mıdır!
Ne dersiniz Savcı Bey...
Kokain kullandığı gerekçesiyle yargılanan dizi oyuncuları için savcı müthiş bir iddianame hazırlamış.
Ve iddianamede Türkiye'deki bütün suçların kaynağını belirlemiş: Medya...
Ben de zaman zaman magazin adı altında yapılan bazı programların toplumu negatif etkilediğini söylemiş olmakla beraber Savcı Bey'in tavrını "fazlaca ileri" buldum.
Bakın savcı ne diyor:
"Şiddet olaylarının sebepleri olarak, gelir adaletsizliği, halkın gittikçe yoksullaşması, işsizlik, devlete ve geleceğe olan güvensizliğin artması, kültürel yozlaşma, değerlerimizden uzaklaşma gibi unsurlar gösterilse de, en önemli unsurun görsel ve yazılı basın olduğu açıktır."
Yani savcıya göre, gazete ve televizyonlar kapatılırsa Türkiye'nin hiçbir sorunu kalmayacak.
Şimdi merak ediyorum, Türkiye'nin basın örgütleri ve gazetecileri ne diyecek.
TGS ve TGC susup kalacaklar mı!
Savcıya yanıt
Savcı Bey, Türkiye'nin en temel sorunları ile ilgili olarak suçluyu bulmuş ve hatta hâkimliğe de geçip kararı vermişsiniz.
Peki ben de tam tersini söylesem.
Türkiye'nin temel sorunlarından ve ülkenin bu hale gelmesindeki en önemli unsurlardan birinin toplumun yargıya olan güveninin azalması olduğunu belirtsem, acaba siz mi çok taraftar bulursunuz, ben mi?
Kamu vicdanını tatmin etmeyen yargı kararları, suçun ve suçlunun cezasız kalması, ağır işleyen yargı bu toplumun çivisinin çıkmasında etken değil mi?
Hadi gelin sizin ele aldığınız "magazin" boyutuna, "kokain" boyutuna bakalım.
Kokain âlemlerinde yakalanan "zenginlerin" şimdiye kadar hiç ceza almamış olması, bu işlerin bir şekilde kapatılmış, örtbas edilmiş olması acaba bu meretin kullanımını körükleyici bir rol oynamış mıdır!
Ne dersiniz Savcı Bey...